Oy sınırı: 23
Yorum sınırı: 100
Kelime sayısı: 4664 kelime
Yeni bölümü atalı 5 gün oldu ama yeni bölümle geldim. Asla akıllanmam.
Yarım Kalan İntikam
Karargaha geldiğimizde herkes işine dönmüştü. Beren ise Özcan başkanı odasına götürüp pansuman yapıyordu.
Aydın, Beliz abla ve Sedat abi bombacımızın çırağını izlemeye gitmişlerdi. Bizde istihbaharatçılara haber vermiştik kod için.
Ben ise biraz dinlenmek için kendimi yatağa atmıştım. Gözlerim yorgunlukla kapanırken yerimde iyice yerleşip bir bacağımı ve elimi havayla temas etmesi için pikenin altından çıkardım ve kendimi uykuya bıraktım.
5 gün sonra...
Çalan telefonumla gözlerimi zar zor araladım. Elime telefonumu alıp kim olduğunu bakmadan açtım. " Evet? " dediğimde karşıdan bir süre ses gelmedi.
Sonra Küboş'un " Aysima? Uyuyor muydun? " diye sordu.
Gözlerimi açmadan tek kolumu gözlerimi kapatacak şekilde yüzüme bırakırken " Evet. " diye cevapladım.
Küboş uykumun açılmasını sağlayacak derecede cırlayarak " SEN NASIL UYURSUN? BABAANNENLER GÜNLERDİR SENİ BEKLERKEN NASIL? " diye bağırdı.
Anlamaz bir şekilde " Neyi bekliyorlar? Kim bekliyor? Niye bekliyor? BENİM NİYE HABERİM YOK? " dedikten sonra " Altı üstü dinlenmek istemiştim. " diye mırıldandım.
Halam bu sefer daha sakin bir sesle " Aysima hani bayramdı ya? Hatırladın mı? Babaanneneleri annenleri aramadın ya hani? " dediğinde hızla telefonumun ana ekranına baktığımda 14 Mayıs olduğunu gördüm. Yüzümü buruşturarak anlıma vurdum. Çıkan ses ile birlikte benim inlemem aynanda olmuştu. Ben kafamın yarıldığını unutmuştum.
Bu 5 günde bombacımız ile ilgili bilgi almak için bir kaç yerden dosya ödünç almıştık. Ama yinede bir bilgi bulamamıştık.
Halamın endişeli sesiyle ona konsantre oldum. " Aysima iyi misin? Ne oldu? " dediğinde " Yok bir şey hala. Birden kafama sert vurdum. Ayrıca kusuruma bakmasınlar. Operasyondan operasyona koşturuyorduk. Ben bayram olduğunu bile unuttum. " dedim. Halam da anlayışla karşılayarak onlara ileteceğini söylemişti. Küboş ile biraz daha konuştuktan sonra kapatmıştık telefonu. Kafam kazan gibiydi.
Odamdan çıkıp ortak alana ilerlediğimde kapıdan girenler ile oraya baktım. Aydın, Beliz abla ve Sedat abi gelmişti. Aydın'ın " Aysima gel çıkarımlarımı söyleyeceğim. " demesiyle arkalarından gitmeye başladık.
Ortak alana gittiğimde kimseyi görmememle " Herkes nerede? " diye kendi kendime sordum.
Yanıma gelen Özcan başkan esneyerek " Hani gece saat 3 ya Aysima. Uyuyoruz. " dediğinde yeniden telefona baktım. Saat harbi 3'tü. Uyku mahmuruydum zaten hâla. Hiçbir boka dikkat etmemiştim. Neredeyse 7 saat uyumuştum. Ama hâla uykum olduğu için uykum açılamamıştı.
Özcan başkanın çekiştirmesiyle bir koltuğa oturup başımı Özcan başkanın omzuna yasladım.
Herkesin garip pijamalarıyla salona gelmesiyle üstlerini inceledim. Metin abi gri eşofman ve beyaz tişört ile gelmişti. Muhtemelen böyle yatıyordu. Nehir'in üstünde beyaz düz bir pijama takımı vardı. Beren'in üstünde ise bende arakladığı bir krem renji düz bir şortlu pijama takımı vardı.
Kaşlarımı çatarak " Bu benim değil mi lan? Ben kaç gün aradım bunu biliyor musun? " diye sorduğumda Beliz abla " Kaç? " dedi.
Sırıtarak " 3 dakika filan. Neyse konumuza dönelim. " diyerek Aydın'a döndüm. Sonra demin umursamadığım kişiye yani Giray'a hızla dönerek şaşkınlıkla " Muzlu pijamamı o? " diye sordum.
