Yağız'ın ağzından;Nefeslerim kesilmeye başladığımda sağ gözümden bir damla süzüldü. Albayın perişan hali gözüme gelirken hemen arkasından askerlerin acıyan bakışlarını hatırladım. Kendimin bile duymadığı bir sesle " Hayır! " dedim. Kafamı sağa sola salladım. Göz yaşlarım hiç durmadan süzülürken hıçkırığım duyulmasın diye sol elimle ağzımı kapattım. Kıpırdayamıyordum. Eve giremiyordum. Geri dönemiyordum.
Kalbimdeki ağrı ile ortada dikiliyordum sadece. Evden koşarak " Baba! " diye bağırıp bana doğru gelen Aslan ile hızla arkamı dönüş gözümü sildim. Olabildiğinde kendimi toparlayıp geri döndüm arkama.
Aslan yanıma geldiğinde onun boyuna inip " Efendim babam. " dedim. Aslan'ın dolu gözleriyle bana bakıp " Annemi istiyorum baba. Annen şehit oldu dediler. Yalan di mi? " dediğinde gözlerim doldu. Onu göğsüme çektiğimde kollarını boynuma doladı. Kafasını boynuma gömdüğünde boynum ıslanmaya başlamıştı. Sessiz göz yaşları döküyordu oğlum.
Elimden hiçbir şey gelmiyordu. Karşısında güçlü durup ağlamamak için kendimi kastım. Ama benimde gözlerimden sessizce göz yaşları dökülüyordu. Kalbim parçalanıyordu. Göğsüm sıkışıyor nefes almam zorlaşıyordu. İnanmak istemiyordum. Aysima'ydı o. Gece'nin kızıydı. Gölge'ydi. O ölmezdi ki. O şehit olamazdı. O bizi bırakmazdı.
EHEHEHEHEHHEHE
ÇOK EĞLENİYORUM...
Sizce 24. Bölümü bitirmeden neredeyse finali yazan yazar hangisi?
( MEEEEE )