33. Bölüm ( 2. Sezon 3. Bölüm )

402 30 35
                                    


Oy sınırı: 20
Yorum sınırı: 100

Kelime sayısı: 2063 kelime

Perdenin Arkasındaki Oyun

     Özcan Başkanın Aysima'yı çağırdığı gün...

     Özcan başkanın beni çağırmasıyla hızla bir çocuk parkına gittim . Yanına oturup etrafı kolaçan ederken Özcan başkana hitaben " Başkanım beni buraya çağırdığınıza göre çok önemli bir şey olmalı . " dedim . Gergindim . İçimde bilmediğim bir gerginlik geziyordu .

     Kafasını aşağı yukarı sallayarak onayladı . Bir süre düşündükten sonra " Aysima bir görev var . İkimize. " dedikten sonra sustu . Onun bile bu kadar duraksaması beni iyice gererken sakinleşmek adına derin bir nefes aldım .

     O da şu anda karşılık vermeyeceğimi anlamış olacakki konuşmaya devam etti . " Sen her an gelip gidebileceğiniz bir operasyondan elde ettiğimiz flashı alıcaksın . Ve bir ele başına teslim edeceksin . Tabi biz ne olur ne olmaz diye kopyalayacağız flashı . İçerde bir adamımız var . Seni sanki uzun süredir onlar için bilgi sızdırıyormuş gibi içeri sızdırıcak . " dediğinde hafifçe kafamı salladım . Eksik yerler vardı . Mesela Özcan başkanın görevi ne ?

     Özcan başkana dönerek " Başkanım sizin göreviniz ne ? " diye sordum . Bu görev kolay gibiydi.

     O da bu sorum ile bana dönüp " Benim görevim ölmek . " dediğinde buz kestiğimi hissettim . Açıklaması için ona bakarken o da anlayarak devam etti . " Beni sen öldürmüşsün gibi göstericeğiz . Klasik hareket . Çelik yelek giyicem . Üstünede ince ince kan torbaları yapıştırıcağız . Ayrıca nabzımın durması için ayarladığımız ambulansta hastaneye yaklaşınca bir şey enjekte edecekler . Ve ölü olucam . " dediğinde gözlerimi kapattım . Böyle bir şey yapmak istemiyordum . Ama ben yapmasamda benim yerime başkaları yapacaktı . Zaten bu benim görevimdi .

     Kabul etmek için ne zaman eğdiğimi bilmediğim başımı kaldırarak ağzımı açtım ama Özcan başkan benden önce lafımı keserek " Aysima yapmak zorunda değilsin . Daha öncede böyle şeyler yaptın ama resmi olarak hain gözükmedin . Senin hain olmadığını bir ben bir de MİT müsteşarı bilecek . Ha tabi bir de bizim ekip . Ama şöyle bir sıkıntı var . Resmiyette dosyada böyle bir görev olmayacak . Ben veya MİT müsteşarına bir şey olursa ya da hain çıkarsa sen hain olarak kalırsın Aysima . Bu çok büyük bir risk . Almak istemezsen anlarım . " dediğinde kafamı eğerek derin bir nefes aldım . Sanki aldığım nefesler yetmiyordu . Kalbim ağrıyordu .

     Kafamı kaldırıp sırtımı dikleştirerek kendimden emin ve sert sesimle " Görevin amacı ne başkanım ? " dediğimde yüzünde bir gülümseme oldu .

      Gülümseyerek " Onların en başına ulaşmak . Amaçlarını öğrenip baltalamak . Patronlarını , sahiplerini almadıkça habire karşımıza bir köpeğini atıcak . " dediğinde kafamı salladım .

     Yenilmiş bir sesle " Ne kadar zamanımız var ? Görev ne zaman başlayacak başkanım ? " diye sordum .

     Kafasını hafif sallayarak " Belli değil . Ben sana kırmızı kod gönderdiğim an başlaman lazım . O yüzden hep hazırlıklı olmalısın. " dedi.

Kafamı hafifçe eğdim. Hay ben şansımı... Bana inanırlar mıydı? Yoksa hain olduğumu mu düşünürlerdi?

Aklıma bin tane ihtimal gelirken yutkundum. Özcan başkana hafif döndüğümde bana döndü. Bakışlarımı görünce komple bana döndü. Bakışlarımın sebebini ister gibi baktığında " Korkuyorum. " diye mırıldandım.

Kurşunların DansıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin