41. Bölüm ( 2. Sezon 11. Bölüm )

393 29 110
                                    




Oy : 25
Yorum: 100

Arkadaşlar sınır geçildikçe bölüm atıyorum ve atmaya da devam edeceğim o yüzden bence sınırları geçmek için oy vermelisiniz.

Böylece en azından size karşı sorumluluğumu daha iyi yerine getirmiş olurum. Sınır geçildikten hemen sonra 1 hafta içinde bölüm gelecek.

40. Bölümün sınırı 22 Ekim Pazar günü geçildi. Bölüm ise bugün yani 3 Kasım Cuma geldi. Çünkü sınav haftamdayım. Küçük aralarda yazmak zorunda kaldım.

Bölüm kısa ama umuyorum ki bir sonraki bölüm daha uzun olur.

Keyifli okumalar...

    Aysima'dan...

3 ay 1 hafta sonra...

Elimdeki poşetlerle bir yere büyük ve kalabalık bir mağazaya girerken sırıttım. Birkaç kıyafet alıp kabine girerek kıyafetlerimi değiştirerek hızla sıyrılmıştım arka kapıdan.

Buraya yakın mekanlardan birine ilerledim. Belirlenen yer burasıydı.

Mekanın önündeki oturma yerlerinde gördüğüm kişiler ile dudaklarım kıvrıldı. Başıma kapüşonumu geçirdim.

Onlar kendi aralarında konuşurlarken arkalarından yaklaştım. İkisininde silahını alırken koşmaya başladım.

1 dakika kadar sonra onlarda arkamda belirmişti. Onları bildiğim bir ara sokağa çekerken sokakta duvara bakarak sırıttım. Silahları belime koyarak duvara basmış ve zıplayarak duvarın üstüne atmıştım kendime.

Duvarın üstüne oturarak onları bekledim. Sokağa girip yaklaştıklarında duvardan atladım. 

Keyifle sırıtırken kapüşonumu açmıştım. Keyifle sırıtmama rağmen bedenime nükseden ağrıyı hissedebiliyordum. En kötüsü göğsümü sıkıştıran ağrıydı.

" Neden? " dedi Peri bıkkınlıkla. Yanında Metin abi vardı.

" Çünkü çok sıkıldım. " Ofladım. Peri'nin silahını ona geri verdim. " Seninki bende kalsın Metin abi. Vermiyorlar orada bana silah. " dedim oflayarak.

Metin abi bir şey demezken sıkıca bana sarıldı. " İyisin... "

Gülümsedim. " İyiyim... " Kollarımı bende ona doladım. Boynumu kapatan bir kazak giyinmiştim.

Geri çekildi. " Sana bir şey oldu sandık. " dedi rahatlayarak.

" Bana kim ne yapabilir? " dedim büyük bir egoyla.

Güldü. " Kimse. "

Başımı salladım. " Bana güvenmiyorlar. Güvenlerini bir nebze kazansamda bana tam anlamıyla güvenmiyorlar. Korumayla geldim. Beni takipe diyorlardı ama kalabalık bir mağazada atlattım. "

" Ne yapacaksın? Değiştirelim mi buluşma gününü ve saatini? " diye sordu.

" Hayır. Ben bir yolunu bulurum. Özcan başkana şimdilik her şeyin yolunda olduğunu söyle. "

" Tamam. Peki- "

" Gitmem lazım şimdi abi. " Gülümseyerek hızla adımladım. Ama adımlarım kesilmişti istemsizce. " Yağız... " Yutkundum. " Nasıl? "

" İyi. İyi oluyor. "

Gülümsedim burukça. " Biliyorlar mı? Söylendi mi? "

" Hayır. Sadece biz. Ama yakındır. Sen gerekli belgeyi bulduğun gibi ortak operasyon olacak. Süleyman Albay ve Özcan Başkan yönetecek operasyonu. "

Kurşunların DansıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin