16.Bölüm

230 28 3
                                    

Ayna Devam...



     "Planın ilk adımını anlatmadan önce size sormam gereken birkaç şey var." dedi Arç soğuk sesiyle "doğa ruhları hakkında neler biliyorsunuz?"

"Doğa ruhu mu?" diye tekrarladı Kavin

Arç başını olumlu bir şekilde salladığında hemen yanında oturan sarı saçlı çocuk çekingen bir şekilde söze girmeye çalıştı.

"Şey... Doğa ruhları aslında adının tam tersi bir yaratıktır" dedi Eikki

Arç hariç herkes neden bahsettiğini anlamadıklarını belli eden bakışlarıyla kendisine bakarken derin bir nefes alıp sözüne devam etti.

"Doğa ruhları aslında yaşayan kanlı canlı bir yaratıktır. Köylerini ataları insanlardan saklanmak için doğanın her alanına kurmuş, böylelikle sakin ve huzur dolu yılar geçirmişler; ama doğa ruhları ne kadar vahşi olarak tanın salarda aslında kendi halkını korumaya çalışan sevecen savaşçılardır"

"Neden insanlardan saklanıyorlar?" diye sordu Cristal

"Çünkü" dedi Arç soğuk sesiyle "görünüşleri farklı olduğu için insanlar onlardan korkmuş"

"Nasıl bir şeye benziyorlar?" diye sordu Kavin

Herkesin ortasında rulo halinde duran beyaz parşömeni eline alan Arç hızlı bir şekilde açtıktan sonra herkesin göre bileceği şekilde ortaya koydu. Parşömenin beyaz sayfasında yazan küçük yazılar haricinde kara kalem çizimi vardı.

"Bu mu?" diye sordu Kavin "Doğa ruhu yani"

Başını olumlu bir şekilde sallayan Arç tekrar kaldığı yerden devam etti.

"Mavi bir zümrüt gibi parıldayan gözleri, iki metreye yakın uzunlukları, aslanın kuyruğunu anımsatan uzun kuyrukları, köpek balığı kadar güçlü ve sivri dişleri olan bu canlılar fantastik dünyada kendi fiziksel güçleri elli adam gücündeyken, atalarından gelen büyü güçleriyle hiçbir açığı olmayan tek varlıklar" dedi Arç

"Yani" dedi Dylan "savaş alanında fiziksel ya da büyüde ustalaşmış muazzam bir varlık"

"Bu doğa ruhu denilen canlılar ile" dedi Kavin "planın ne çelişkisi var?"

"Aynaya gittiğimizde" dedi Arç "ilk olarak doğa ruhlarının bize en yakın köyüne gitmek istediğimizi söyleyeceğiz"

"Aynayla mı konuşacağız" dedi Kavin muzipçe gülümseyip

"Siyah parşömende" dedi Eikki "neler yazıyor?"

Arç, Eikki'nin sorusunu umursamadı.

Beyaz parşömeni tekrar eski haline getiren Arç kırmızı kurdele ile bağladığında, oturduğu yerden ayağa kalktı. Sırt çantasını alan Arç patikadan yavaşça dağa doğru çıkarken, Kavin etrafına bakınıp yanında duran sarışın kızın kolundan tuttu.

"Bu tepe neden sığınağın içinde" diye sordu Kavin

"Bu tepe Ayna'yı korur"

"Nasıl?"

"Bir bariyer gibi düşün, tüm okulun etrafını çevreleyen bir bariyer ve bu bizim kaçış yolumuz" dedi Cristal

Önden giden Arç'a bakan Kavin sessizce fısıldadı. "Dylan" dedi Kavin sessiz denilecek kadar az ses tonuyla "neden abine bağırdı?"

Oyuncak Melekler #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin