Oyuncak Melekler #Wattys2016

30.Bölüm

İyi Okumalar...

                                    Kurtarma Operasyonu

       Camdan içeri giren güneş ışığı sayesinde uyanan Kavin, hemen yanında huzurlu bir şekilde uyuyan güzel kıza baktı. Kıza doğru döndüğünde yüzüne düşmüş sarı saçları, nadide bir eseri incitmemek ister gibi yavaşça çektikten sonra yanağına küçük bir öpücük kondurdu. Birkaç dakika sonra yataktan kalkan Kavin odada ki banyoya girdiğinde, kapıyı kapatıp suyu açtı. Üzerindekileri çıkaran Kavin sıcak suyun altına girdiğinde, yavaşça vücut ısısını arttırırken ıslanan siyah saçlarını gözlerinin önünden çekti. Göğsündeki siyah şekilli haç işaretine dokunan Kavin işaret ve orta parmağını üzerinde gezdirdi.

Bir süre sonra suyu kapatan Kavin, duştan çıktığında kapının yanında asılı olan mavi havluyu aldı. Vücudunun bir kısmını ve saçlarını kurulayan Kavin yavaşça üzerini giyinirken, gömleğinin üzerine giyeceği uçları yırtık siyah cübbeyi koltuğun üzerinden aldı. Camdaki yansımasına bakan Kavin, hazır olduğuna son kez baktıktan sonra kapının hemen yanında duvara yaslanmış şekilde duran kılıcını aldı.

Merdivenlerden aşağı indiğinde bahçeden gelen sesler evin içinde yankılanıyordu. Bahçeye çıkan Kavin sesin sahibinin Eikki olduğunu gördüğünde, çocuğun atletik hareketlerini izledi. Ardı ardına attığı taklalar ile birlikte elindeki bıçakları rastgele noktalara atarken, sanki biriside ona bir şeyler fırlatıyormuş gibi onlardan sıyrılmaya çalışıyordu. Tanıştıkları günden bu yana sürekli destekçi olarak arkada kalan Eikki, usta bir yakın dövüşçüyü bile kıskandıracak hareketler sergiliyordu. Bacağındaki silah kutusunu andıran küçük çantadan aldığı iki daire şeklindeki topu taklalar atarak bıçak attığı iki noktaya fırlattı. Bıçaklarla temasa geçtiği anda patlayan toplar, bıçağın belli bir alanını işgal edecek şekilde duman oluştururken, bıçakların aniden taşa dönüşünü izledi. Esen hafif rüzgârla bıçakların halini gören Kavin 'Müthiş' diye düşündü.

"Sabah antrenmanı yapan tek ben değilmişim" dedi Kavin açık olan kapıyı kapatıp

"Hem evet, hem hayır" dedi Eikki kendisine doğru gelen beyaz tenli çocuğun donuk buz mavisi gözlerine bakıp, "sadece kötü bir şey hissettiğimde antrenman yaparım"

"Peki, sorun ne?" diye sordu Kavin hafifçe Eikki'nin koluna vurup

"Bunu açıklamak zor ama mezarlıkta gibi hissediyorum"

Ψ

Güneşin yakıcı ışığı ile gözlerini rahatsızca açan Brook, isteksizce eliyle güneşe siper alırken, yanında uyuyan Clara biraz daha kendisine yaklaşmıştı. Sarışın kızın yanağını başparmağı ile hafifçe okşadıktan sonra küçük bir öpücük konduran Brook, üzerindeki beyaz çarşafı kaldırıp yataktan kalktığı sırada Clara'nın sesi oda da yankılandı. "Nereye gidiyorsun?"

"Günaydın, yiyecek bir şeyler almak için aşağıya iniyorum" dedi Brook gömleğini iliklerken.

"Çok yakışmış" dedi Clara yumuşak yatakta oturur pozisyonuna gelip, "yani gömlek"

"Evet" dedi Brook çapkın bir gülümseme takınıp, "çok uzun bir süre olmasa da, birlikte olmamız ve bu kısa süre içerisinde beni benden daha iyi tanıyorsun"

"Almadan önce çok ikilemde kaldım" dedi Clara uyku sersemi dağılmış saçlarından habersiz gerinirken "ama ne olursa olsun sana yakışacağını düşündüm"