Oyuncak Melekler #Wattys2016

23.Bölüm

Bölümleri beğendiyseniz lütfen yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın.

İyi Okumalar...

                                                    Kurt ini

       Vücudunu bir bulut gibi saran ıslaklıkla gözlerini açan Kavin, kendisini mavi saçlı doğa ruhunun kollarında, hayat gölünün içinde olduğunu gördüğünde gözlerinin içine bakan mavi gözleri umursamadan, tavanda yıldızlar gibi parıldayan kristalleri izlemeye başladı. Vücudundaki tüm acı, yerini ufak sızlamalara bıraktığında dudaklarının arasından küçük bir inleme kaçtı.

-Biraz daha dinlenmelisin- dedi mavi saçlı doğa ruhu rahatlatıcı ses tonuyla

İtiraz etmeden tekrar gözlerini kapatan Kavin vücudunu saran soğuk suya biraz daha teslim ettiğinde, vücudundaki tüm kaslar büyük bir gevşemeyle rahatlıyordu. Kalabalık bir ortamda öylece insanların arasında yürüyen Kavin, kulaklarını dolduran müzik sesiyle ilerlemeye devam ederken elinde tuttuğu kâğıt parçasına baktı. Siyah kâğıt üzerine kurutulmuş gül ile süslenmiş, üzerine eski bir mürekkep yazısıyla bir şeyler yazılmış ve yollayan kişinin hemen altında bir ay gibi parıldayan birbirine geçmiş daireler vardı.

Dakikalardır kolunu sıkıca tutan kişiye bakmak için omzunun üzerinden arkasına baktı. Kavin, kolunu tutan kişinin beyazlar içerisinde yüzü maskeli bir kadın olduğunu gördü. Boynundan elmacık kemiklerine uzanan fosforlu mavi şeritler maskenin altına kadar uzanırken, maskenin arkasından kendisine bakan zümrüt yeşili gözlere dalgın bir şekilde bakıyordu. Esen rüzgârla elbisesini tutan kız dudaklarını kıpırdattığında, Kavin hiçbir şey duymamıştı. Kulaklarını dolduran tanıdık ince bir sesle yüzünü buruşturup, gözlerini kırpıştırarak açtığında Cristal'in hemen yanında olduğunu gördü.

"Kavin, iyimisin?" diye sordu Cristal şefkat dolu sesiyle

Gözlerini kırpıştıran Kavin gözlerinin içine bakan zümrüt yeşili gözlerle karşılaştığında, dirseklerinden destek alarak oturur pozisyona geldi. Göğsünün ve karın bölgesinin sargılı olduğunu gören Kavin soru soran gözlerle kendisine bakan yeşil gözlerine baktığında, kaşlarını hafifçe yukarı kaldırdı. Kavin'ın kendisine boş bir ifadeyle baktığını fark eden Cristal gözlerini yere sabitledi.

"Neden öyle bakıyorsun?" diye sordu Cristal titrek çıkan sesiyle

"Vücudumun bazı kısımları neden sarılı?"

-Çünkü vücudun dört gün boyunca hiç dinlenmeden mücadele etmiş ve geri dönüş yolunda yürüyerek gelmeniz durumunu kötüleştirmiş- dedi mor saçlı doğa ruhu bilgece bir tavırla

"Günlerce savaşmak nasıl bir delilik?" dedi Cristal

"Oradayken sanki günler hiç geçmiyor gibi gözüküyordu" dedi Kavin bir eliyle saçını karıştırıp "orada dört gün geçirdiğimize inanamıyorum. Şaka gibi"

-Orası lanetli bir yer Kavin, karanlık ormanın topraklarına girdiğin an zaman yavaşlar günler saat, saatler dakika olur- dedi mor saçlı ruh

"Vücudunun bu kadar yorgunluğa dayanması şaşılacak bir şey" diye ekledi Cristal kucağındaki biyolojik hayvanı yere bırakıp, omuzlarından aşağıya süzülen sarı saçlarını atkuyruğu olacak topladı.

"Yaşlı ruh nasıl?" diye sordu Kavin

"Çok iyi şimdilik biraz dinleniyor olmalı" dedi Cristal "sonuçta hala vücudu yaralı"