Bölüm Dört

951 62 3
                                    

Keyifli okumalar 🌿

...

Sanırım her insanın hayatında bir kaç tane kritik an olurdu.

Her şeyi değiştiren o dönüm noktalarından bahsediyorum aslında. İyi yada kötü hayatın gidişatına yön veren o noktalardan.

Şuan karşımda bana gülümseyerek bakan çocuklara bakarken tam da o noktanın üstünde hissediyordum kendimi.

Onlara bir fayda sağlayabilecek miydim?

Her zaman kızdığım öğretmenlerimden farklı olabilecek miydim?

İç çektim ve gülümsedim.

Yapabilirdim. Yapmalıydım.

Sınıfta on üç kişi vardı ve önceki öğretmenin notlarına göre sessiz ve sakin öğrencileri.  Onlara ilk günden ders sormak yerine dolaylı yoldan derse bağlamalıydım.

“ Nasılsınız bakalım? “

Norveççe konuştuğum için bir kaç kişinin gözleri şaşkınlıkla açılsa da cevap veren öndeki sarı çocuk oldu.

“ İyiyiz  teşekkür ederiz. . “

Başımı sallarken sıraların aralarına doğru yürüdüm. “ Ben Masal. Masal Yılmaz. Sanırım bu yarım dönem içinde birbirimizi oldukça göreceğiz. Sizde kendinizi tanıtmaya ne dersiniz? “

Bu sefer toplu bir cevap geldi. “ Olur. “

. İlk sıradan konuşmaya başlayan ilk kişi benim gibi kıvırcık saçları olan şirin bir kız oldu.

“ İsmim Rose. On yaşındayım. Müzik dinlemekten ve buz pateni yapmaktan hoşlanırım. “

Ben sormadan direkt hobilerimden ve yaşından bahsetmesi garip geldi. Cevap vereceğim sırada arkasındaki çocukta kendini tanıttı. Tek kişi ve arka arkaya oturuyorlardı. 

“Ben Richard. Bilgisayar oyunlarından hoşlanırım. “

Bir diğer çocuk konuşacağı sırada hızla Rose önüne geldim. . Allahtan gelmeden önce isimlerine bakmıştım. 

“ Neden iki iki ilerlemiyoruz? “

Ne demek istediğimi anlamadıklarını bakışlarından anlarken “ Rose isminin Türkçe karşılığını biliyor musun? “ diye sorarak neyi kast ettiğimi gösterdim.

Rose kıvırcık saçlarını eliyle düzeltirken gözlerime baktı. “ Bilmiyorum. Nedir?”

“ Gül. “ dedim tatlı olduğunu umduğum bir sesle.
“ Bizin ülkemizde çok yaygın bir isimdir. Söylemeyi denemek ister misin? “

Başını sallarken “ Gul “ diye mırıldandı. Sıradan biraz uzaklaşarak sınıfta gözlerimi gezdirdim. Herkesin gözü üzerindeydi. Garip olsa da devam ettim.

“ Bence çok güzel oldu. Bir de hep beraber denemeye ne dersiniz? “

İtiraz etmediklerini hatta biraz heyecanlı olduklarını gördüğümde “ Gül. “ diye tüm sınıfın duyabileceği sesle tekrar ettim. Benden bir dakika kadar sonra yarı gül yarı gul şekile cevaplar aldım.

Gözlerim tekrar Rose kaydı.” Seninle tanıştığıma memnun oldum Rose. “

Ardından da heyecanlı gözüken Richard döndüm. Acaba aklıma geldiği anlamıyla söylesem ne olur du?

“ Senin isminse Kral olarak çevrilebilir. Tekrar ermek ister misin? “

Başını sallarken benim göstermemi beklemeden “ Kral “ diye mırıldandı. Sesi kısık olsa da telefuzu gerçekten iyiydi.

Küçük Yeşil Bulut Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin