Bölüm Yedi

883 54 1
                                    

Keyifli okumalar ☁️

...

Gözlerimi vücudumdaki her bir zerrenin ağrıması ile açarken ilk gördüğüm şey bulanıkta olsa beyaz tavan oldu.

Harika yani bugün de yaşamayı başarmıştım.

Görüşünün netleşmesi için gözlerimi açıp kapattığım da hemen dibindeki dayımı fark ettim. Sandalyeye oturmuş başı öne doğru düşmüş uyuyordu.

Adamın da ödünü koparmıştım.

Gözlerim bu sefer de etrafa kayarken bir hastane de olduğumuzu o an fark ettim. Bir de Kolumdaki serumdan. Lüks bir hastane demek daha doğru olurdu tabi.

Kim bilir masrafı ne kadar çıkacaktı.

İçindeki cimriyi derhal bastır!

İç sesimin uyarısı ile iç çektim. Doğru, beni buraya sürüklemişse en iyi hizmeti de vermesi gerekirdi sonuçta.

Her bir yanım ağrıyordu doğru ama ağrının yoğunluğu boğazımdaydı. O an aklıma duyduğum şeyler doluştu.

Yaşama sebebimi öylece alıp götüremezsin. “

Yutkunurken Başımı iki yana salladım. Bana böyle bir anlam yüklendiğinde haberim yoktu. Üstelik veda derken?

Yoksa o da... O da mı intihar edecekti?

Üstelik geldiğim ilk gün onu bölmüş müydüm?

Belki de bu yüzdendi boşvermiş gibi bakan gözleri...

Ellerim açık saçlarıma giderken hafifçe çekiştirdim.

“ Delireceğim vallahi billahi. Rabbim sen doğru yolu göster. “

Akıl sağlığım için dua ederken gözlerim yavaşça açılan kapıya kaydı. İçeriye giren Lucastı.

Göz göze gelmemizle içime kocaman bir kurbağa oturdu. Kıpkırmızı gözleri hiç uyumadığının habercisiyken üstelik bakışında da tuhaf bir şey vardı.

Acı diyebilmek için fazla soğuk öfke diyebilmek için fazla anlamsızdı.

Yine de ona yavaşça gülümsedim. Bu gözlerindeki soğuğun biraz olsun geri çekilmesini sağladı.

Açığa çıkan acı yutkunmamı sağladı.

Normal davranmalıydım.

Normal davranmalıydım.

“ Su... Su uzatabilir misin? “

Beynime verdiğim komutlar işe yatarken bana doğru ondan beklemediğim şekilde aceleyle yaklaşıp bir bardak su doldurdu. Bir iki adım kadar uzağımda kalıp bardağı bana uzattığında tutmak için elimi kaldırdım.

Bardağı alıp yavaş bir yudum aldım. Gerçekten susadığımı da o an fark ettim.

Yine de fazla içmeden bardağı tekrar ona uzattım. Elimden alarak yerine bıraktı. Bir şey söylemeden öylece bakmaya devam ettiğinde gözlerimi kaçırdım. 

Bu böyle oldukça garipti ya. Ne söylesem yada yapsam bilemiyordum.

“ Masal nasıl hissediyorsun kendini? Doktor çağırayım mı? “

Gözlerim tekrar ona dönerken yattığım yerden biraz doğruldum

.” Yani hala biraz hasta  gibiyim ama daha iyi olduğun söylenebilir. “

Gözleri üzerimde gezinirken en sonunda benim de yeni fark ettiğim sarılı bileğime kaydı. Ne olmuştu sa sarmışlardı?

“ Telefonu yanında seni merak eden insanları aramak için taşıyorsun değil mi? “

Küçük Yeşil Bulut Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin