Bölüm Yirmi

437 37 3
                                    

Keyifli okumalar ☁️☁️

...

Lucas'ın Ağızdan

Ayrılığın ilişkileri sağlam tutmak için gerekli olduğunu söyleyen insanlara hiç bir zaman katılmamıştım.

Hoş ilişkiler hakkında düşündüğüm de pek söylenemezdi.

Ama şimdi pırıl pırıl gözlerle bana bakan ve özlediğini söyleyen kızla onlara boşuna kızdığımı hissediyordum.

Sevdiğim... Masalım... Sadece bana özel olan Bahar mevsimim...

Beni özlemiş miydi?

Benim onu özlediğim kadar özlemiş miydi?

Masal da beni seviyor muydu?

" Akif oğlum şu çocuğu americona yada esperesso falan getir hali hal değil baksana. Gözünün feri kaymış hala sırıtıyor. Mecnun olmuş bu. "

Saraçın söylediği boş sözlerle Masalımın güzel yüzünü zihnimden uzaklaştırmak zorunda kalırken Gözlerimi tersçe ona çevirdim.

Türkçe bildiğimi öğrendiğinden beri inat edercesine ağzından tek bir İngilizce kelime bile çıkmamıştı.

Hoş şu ara bana yapışık durumda olmasına da anlam veremiyordum.

Bu adamın tüm işini gücünü kim yapıyordu?

İki saatten fazladır oturmamıza rağmen gitmeyen Saraçın değişik hali gözüme çarptı.

Üzerinde her zaman giydiği lacivert takımlardan biri varken saçları ondan beklenmeyecek kadar dağınık yüzü de bir o kadar yorgundu.

" O kadar saattir bu odadayım bana bakmak yeni mi aklına geldi? Yok yok Akif sen bu çocuğa en iyisi dikkat arttırıcı vitamin haplarından getir. Baksana senden daha beter tipi kaymış. Yine hangi mafyaya bulaştı kim bilir? "

İmalı sözlerine karşı kaşlarım çatıldı.

Tabi ona yüzüme olan şeyin Masal'ın gidişi ile tekrardan yaptığım Boks maçı yüzünden olduğunu söylemeyecektim.

Beni uzun zamandır görmeyen koç ben daha içeriye girer girmez yumruk sallayıp saldırdığı için yüzüm bu haldeydi.

Masal'a da tam olarak açıklayamamıştım zaten.

En yakın zamanda anlatmalıydım.

Formdan düşmek benim gibi bir adam için iyi değildi.

Ama Masal korkabileceği için uzun bir süre ara vermiştim.

Şimdi o yokken zevk alabileceğim şeyler ya işin ya da boks olabilirdi.

Kapıyı kapatmak üzere olan Akif bıkkınlıkla Ofladı.

Bir bana bir Saraça bakarken " Karar ver vitamin hapı mı yoksa kahve mi?" diye homurdandı.

Saraç bana göz ucuyla tekrar baktıktan sonra " Kahve en iyisi olur. Baksana yine ketum bir moda girmiş. Gitmişken bana da şu yeni çıkan fıstıklı lattelerden al. Unutma eğer sana sadece süt gibi gelirse içine biraz da kahve eklet.. Kendine de benimkinden daha ucuz herhangi bir şeyi al işte. Ha şeyi de unutma... Gelirken fişi de getir. " diye emirlerini sıraladığında Akif ona bir şey demeden kapıyı sertçe kapatarak çıktı.

Asla pes etmeyen tarafına iç çektim.

Bizim ilişkimiz sadece onun cabası ile buralara kadar gelmişti. Ve bu yönü beni ona bağlayan şeydi.

Masal dayısını anlatırken lakabının gamsız buz olduğunu söylemişti.

Bu adam lakabının hakkımı veren biri olmakla birlikte yumuşak karnı çok kimse tarafından bilinmeyen biri olmasıyla taktir ettiğim özelliklere sahipti.

Küçük Yeşil Bulut Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin