Keyifli okumalar ☁️
...
Olduğum yerde öylece kararlar alırken Lale ablanın tiz sesiyle sıçradım.
“ Kız masal! Yaşıyor musun sen? “
Gözlerim sesin geldiği yere yani tam karşıma dönerken yeni boyattığı belli olan Siyah saçlarını tepeden bir topuz yapmış üzerindeki mutfak önlüğü ile yemek yaptığı anlaşılan Lale ablaya kaydı.
Bu kadın nasıl kırk yaşındaydı?
Aklım almıyordu. Kadın beden daha bakımlı ve çok daha güzeldi.
Uzun olmasını saymıyordum bile
Ayrıca şuan bu deli ne yapıyor dercesine Ela gözlerini gözlerime dikmişti.
İntikam yemini edersin kaldırdığım elimi o an fark ederken sırıtarak ona doğru adımladım.
“ Uğraşıyorum yaşamak için. Ya sen? Senden naber abla? “
Göz devirerek mutfağa doğru yürüdü. Bende peşinden tabi.
Mutfağa geldiğimizde burnuma dolan sebze çorbası kokusuyla Dudaklarım iki yana kıvrıldı.
Bu çorbayı ben Lale ablaya göstermiştim ve koku duyumu kaybetmediğim sürece tanırdım.
İsmini söylemeyi beceremediği için çorba bizim aramızda benim çorbam olarak kalmıştı.
“ Senin çorbanı yaptım bugün. Yanında da fırında tavuk var. Klasik ama seni Güzelce iyileştirip karnını doyuracaktır ama önce git ellerini yıka üzerini çıkar .”
Yani tavuğu es geçersem çorba sevindirici bir haberdi.
Eli belinde söyledikleri ile dayanamayıp ona sarıldım. Özlemiştim.
Dayanamayarak güldü ve oda ellerini bana sardı. Kısa Bir süre öyle kalırken ilk geri çekilen o oldu.
Elaları sinirle parlıyordu.
“ Masal kuzum hasta olup yataklara düşmeye neden bu kadar meraklısın? “
İç çekerek sırıttım. Son iki karşılaştığımız anda da bana bakmak zorunda kalmıştı yani kızması normaldi.
“ Çok çalışmaktan bunlar. Dayımın işleri benim işlerim. Biliyorsun şimdi bir de okul çıktı başıma şifayı kapıverdim. “
Ben bunları yemem der gibi bakarak eliyle Mutfağın dışını gösterdi
“ Üstünü başını değiş bende o ara masayı ayarlayayım orada devam ederiz. “
Başımı sallayarak mutfaktan çıktım. Önce elimi yüzümü yıkadım ardından da üzerimi değiştirdim.
Hala tüm tüylerim diken diken olduğu için kalın bir gömlek pijama takımı giyerek asaf malının kırk kere söylediği için artık gerçekten de yüne benzeyen saçlarımı da tarayarak tepede bir topuz yaptım.
Mutfağa geri geldiğimde Lale abla masada beni bekliyordu.
Karşındaki koltuğa oturduğumda ayağa kalkarak derin diyebileceğim bir tabak ile çorba koyarak önüme bıraktı.
Abartısız normal bir tabakla iki tabak sayılabilecek çorbaya itiraz etmeden bir kaşık aldım.
Ağzımda dağılan sebze tadı ile gözlerim kapanırken Dudaklarım lezzetle iki yana kıvrıldı.
“ Çocuğun sana verdiği çiçekler nerede? Dayın ayçiçeğinden bahsediyordu. Yoksa o dağdan inme Çiçeğini Attı mı ?
Lale ablanın çiçeği bilmesine şaşırarak gözlerimi açtığımda göz devirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Yeşil Bulut
ChickLitMasal hayatın kötü yüzüyle çok kez karşılaşmasına rağmen renkli ve hayata gülümseyen bir kızdır. Bir gün hayatı birden babası tarafından Norveçte yaşayan Dayısının yanına postalanması ile değişir. Üstelik babası ve dayısı yıllardır tek bir kez b...
