Bölüm Sekiz

833 44 3
                                    

Keyifli okumalar ☁️

...

Harika.

Çok harika.

Mesajı tekrar tekrar okuduğumda onun bunu bana söylerken ki tavrı canlandı gözlerimin önünde.

O kahve rengi gözleri üstün tavrı. İstediğim her şeyi alırım derken ki iğrençliği. Beni sürekli inceleyen gözlerini bir an bile üzerimden çekemeyecek hale gelen takıntısı.

İlk karşılaştığımız an da bile buna benzer bir şey söylediğini hatırlıyordum.

Şefim önemli bir misafir geldiği için seçtikleri yemeklerin sahiplerinin tanıtmasını istemişti.

Tatlıyı tanıtacağım zaman Bakışlarını benden bir türlü çekmemişti manyak.

Tabi ben o ara kafam çok dolu olduğu için bunu önemsemeden işime dönmüştüm.

Zamanda geriye gitmenin bir faydasının olmayacağının bilincinde olarak telefonu kapatarak kabanını cebine koydum.

Gerçekten şans namına hiç bir şey yoktu bende.

Doğrusu Korkmalı mıydım pek emin değildim.

Simonu tanıyordum. O manyak eğer benim gerçekten nerede olduğumu bilseydi beş dakika durmaz karşıma çıkardı.

Onun felsefesinde beklemek yazmıyordu. Bunu bana kendisi söylemişti.

Sadece korkutmak istiyor olmalıydı.

Tuhaf bir transa gitmiş gibi yavaşça yerimden kalktım. Vücudumdaki tüm hücreler ağrıyordu.

Kapıdan çıktığımda dayımı beni beklerken buldum. Hızla koluma girerek beni kendine yasladı. Engel olmak yerine başımı koluna yasladım.

Asansöre binerek aşağıya indiğimizde bana doğru şüpheyle baktı. Bu adam beni neden bu kadar iyi tanıyordu ki?

" Masal iyisin değil mi? Bir sorun mu var? "

O an aklıma unuttuğum bir şey gelirken Yüzümdeki ifadeyi bozmadan dayıma doğru kafamı kaldırdım.

Seni seviyorum Dayı.

" Dayı... Benim için her şeyi yaparsın değil mi? "

Kaşları çatılırken bir eliyle saçlarımı düzeltti.

" Masalım bana bildiğin şeyleri sorma. Şimdi söyle bakalım ne oldu? "

İstediğim kıvama getirmiş olmamla " Çiçeğini yukarıda unuttum. Getirebilir misin? " diye pat diye sordum.

Anında göz devirirken ilerleyen adımlarımızı durdurdu.

Elini çekerek beline attı.

" Masal seni yaparken neyi yanlış yaptılar? Sen neden böylesin evladım? "

Gülmemek için dudaklarımı ısırdım. Haklıydı adam ama yine de bu üste çıkmama engel değildi.

" Ben hayatımda hiç böyle düşünerek verilen bir çiçek almadım. Adam bana ayçiçeği getirmiş. Bana benzettiğini söyledi. Ne olur gelip getirsen yani. "

Ters ters baktı. Elleri hala belindeydi.

" İstersen çocuğun her dediğini bana söyleme, şansını daha da çok kaybediyorsun. Ben senin dayınım! Askerlik arkadaşın değil! "

Kötü bir taraftan baskı yaptığımı anlarken Bakışlarımı yavaşça yere çevirdim. Bakalım bu işe yarayacak mıydı?

" Haklısın Dayı. Neyse gidelim zaten çok da önemli değildi. "

Küçük Yeşil Bulut Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin