İyi okumalar🍂
Ezâ Demirel...
Hızla karakoldan içeri girdiğimizde tedirgindim.
"Pamir Demirel'in babasıyım. Nerde şu an?"
"Kendisi şu an nezarethane de. Başkomiserim sizi bekliyor." dedi polis memuru.
Başkomiserin odasına girdiğimiz de, bir an önce Pamir'i görmek istiyordum. Aden ve Aren'i evde bırakmıştık.
"Buyrun oturun." dedi Başkomiser koltukları gösterirken.
"Durumu anlatır mısınız lütfen." dedi babam.
"Kırmızı ışıkta beklerken arkadan bir araba oğlunuzun arabasına çarpıyor. İki tarafta arabalardan iniyor ve kavga etmeye başlıyorlar. Karşı taraf arabasından çıkardığı levyeyle, oğlunuzu tehdit ediyor. Buraya kadar oğlunuz haklı fakat sonra adamın elinden levyeyi alıp adamı hastanelik ederek suçlu konumuna düşüyor."
Eline sağlık Pamir aşkım.
"Adamın; çenesi, burnu, elmacık kemiği ve kolu kırılmış. Şikayetçi."
"Ben abimi görebilir miyim?" dedim. Çok merak ediyordum. Başkomiser başını salladı.
"Fuat ilgilen hanımefendiyle." odadan çıkıp, merdivenlerden indik. Nezarethaneye gelince abimi gördüm.
"Abi!" dedim hızla ve yanına koştum. Polis demir parmaklıkları açtığında hızla içeri girdim ve sarıldım.
"Güzelliğim." dedi kollarını belime dolarken.
"Levyeyle adam mı dövdün sen!" dedim geri çekilirken. Kaşlarını çattı.
"Az bile yaptım piçe."
•••
Pamir Demirel, kaza anı...
Kırmızı ışığın yanmasıyla durdum. Beklerken gelen bildirimle, telefonumu açtım. Aden, Ezâ'nın fotoğrafını atmıştı. Altına da, tahminen ne zaman ablam gibi olurum yazmıştı. Üstünde sabah giydiği kırmızı ceket vardı. Şimdi çekmişti sanırım. Gülümserken, bir anda sarsıldım. Arkadan çarpmışlardı.
"Götüme girseydin piç!" sinirle arabadan inip, arka tarafa baktım.
"Amına koyayım! Siktin arabayı!"
"Düzgün konuş lan!" dedi arabadan inen adam. 30-35 yaşlarında bir adamdı.
"Bembeyaz arabayı görmüyor musun!?" arabalarım hassas noktamdı.
"Bana atar yapma siktirme belanı! Görmedim lan!"
"Kör müsün piç!"
"El kol yapma bana." dedi elimi ittirirken. Elimde ki telefon yere düşerken, adam telefona baktı.
"Güzelmiş." dedi Ezâ'nın resmine bakarken.
"Ananda güzel mi orospu çocuğu!" dedim. Telefonumu yerden alıp arabanın içine fırlattım. Açık kalan ekranı sikeyim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anemoia
Teen FictionKabul etmek istemiyordum. Ben yıllardır tek başımaydım. Bundan sonra bir aileyle yapamazdım. Fakat içimdeki bu hisse bir türlü anlam veremiyordum. Yüzüme beklentiyle bakıyordu İpek Hanım. Peki benim cevabım neydi?