DOĞAL AKIŞ

2.6K 6 1
                                    

         Gözlerimi açtığımda bir an önceki halimde gibiyim ama hemen aklım çalışmaya başlıyor ve artık dünya dehşeti bir eşim olduğunu hatırlıyorum. Bıkkınlık yerini coşkuya bırakıyor. Başımı çevirip ona bakmak istiyorum ama yan tarafımın boş olduğunu görüyorum. Kadınım benden önce uyanmış. Ardından algılarım biraz daha açılıyor ve mis gibi bir koku alıyorum. Yerimden fırlarcasına kalkıyorum, salona geçiyorum. Ev temiz ve derli toplu. Buna alışkın olmayan gözlerim bir süre dehşetle etrafa bakıyor. Mutfaktan gelen hafif seslere doğru yürüyorum, kadınım bana sırtı dönük, ufak tezgahta bir şeyler hazırlıyor. Yavaşça ona yaklaşıp beline sarılıyorum ve yüzümü boynuna gömüp hoş bir öpücük bırakıyorum oraya.

-''Yapmaaaa! Döktüreceksin bana zeytinleri!'' diyen kadınım hafiften kıkırdıyor ve beni ne kadar tahrik ettiğini bilmiyor. Ben birden yaramaz bir çocuğa dönüyorum. Hani hep  yaşından fazla sorumluluğu olan çocukların birden büyümesi gerektiği için hiç yaşayamadığı şımartılma hissini duyuyorum içimde. Devam ediyorum ona sarılmaya hatta ardından çapkınca ellerimi onun eteğinin altına sokuyorum. Nefretgül, elindeki tabağı bırakıyor ve hareketsiz kalıyor bir an yerinde, daha neler yapacağımı bekliyor. Bundan da cesaret alıyorum ve eteğinin altındaki ellerimle bacaklarını, kalçalarını okşuyorum ve hafifçe sıkıyorum avucumda. Elim öne, kadınlığına kayıyor ve parmaklarım iç çamaşırından içeri giriveriyor. Vücudumu ona iyice yaslıyorum ve parmaklarımın arasındaki yumuşaklığı delice okşamaya başlıyorum. Kadınım bana tüm bedeni ile karşılık veriyor. Öne hafifçe eğdiği bedeni ile kalçalar bana daha çok yaklaşmış halde. Artık duracağımız noktayı çoktan geçtiğimizin farkındayız. Bol, gecelik kıyafetimin alt kısmını indiriyorum dizlerime kadar. Benimki çoktan hazır ve oldukça dik. Kadınımın bacaklarını açıyorum ve o mutluluğa yerleşmeye çalışıyorum sabırsızca. Nefretgül, iki eli ile topladığı eteklerini önüne alıyor ve kalçalarını tamamen çıplak bir halde bana sunuyor. Artık zapt edemediğim benimkini kadınlığına doğru itiyorum, beni almaya hazır ve dehşet sıcaklığa bırakıyorum kendimi hazla. Usulca başlayan aktivitemiz gittikçe çığrından çıkıyor. Kadınımın arkasında yaptığım gel-gitler beni bir süre sonra o müthiş zirveye taşıyor. Nefretgül, sık nefesler alıp veriyor ve sanırım benimle aynı duygular içinde. Sabah hareketimiz ikimizi de oldukça doyuma taşıyor. Hareketlerimiz durunca onu kendime çeviriyorum ve dudaklarına kalbimi bıraktığım bir öpücük koyuyorum. Artık yüzü sert ve öfkeli değil kadınımın. Tamamen, yani bedeni, aklı ve ruhu ile kendini bana verdiğini anlıyorum o an. Ayaklarının ucunda yükselerek yanağıma dengemi bozan bir buse yerleştiriyor. Ağzım kulaklarımda ve ilk defa olmayacağına inandığım için çok derinlere ittiğim mutluluk duygusuna benzer bir şey içimde çırpınmaya başlıyor.

-'' Kahvaltı hazır olmak üzere.'' diyor bana yumuşacık bir sesle.

-''Önce arka temizlik kabinime uğramam gerek, sen de içeridekini kullan. Ardından kahvaltıda buluşalım. Sen dehşet bir kadınsın!'' diyorum ve şu evrende ona layık ne kadar dehşet sözcük varsa onun için sıralamak istiyorum. Biz oldu olmadı derken sırılsıklam aşık olduk sanki birbirimize! Ben hemen arka bahçeye geçiyorum ve kabine dalıyorum, ıslık çalarak duşumu alıyorum. Eve girdiğimde kadınımı ıslak saçlarını açık bırakmış halde beni beklerken buluyorum. Acele ile, sanki bir randevum var da geç kalmışım gibi sadece pantolonumu giyip yanına koşuyorum. Nefretgül, çıplak göğsüme ve omuzlarıma bakıyor ve yüzündeki pembelikten ne düşündüğünü anlıyorum, ona çapkın bir gülüş atıyorum. Merak ile soruyorum:

-''Sabah burnuma gelen nefis kokular ne acaba?''

Kadınım, ufak bir tepsinin üzerindeki örtüyü açıp yaptığı krepleri gösteriyor bana. Bunların lezzetini oldukça iyi biliyorum çünkü daha önce kahvaltı davetime de bunlardan getirmişti. Masamız öyle farklı görünüyor ki gözüme! Eski örtü kaldırılmış, yerine çiçekli böcekli bir tanesi gelmiş ve oldukça temiz. Tabaklar, benimkiler değil, sanırım kadınımın çeyizinden ama çok hoş görünüyorlar. Bahçemizden toplanan domates, biber, salata, nane, maydanoz renkli örtüye başka bir görsel şöleni taşıyor. Ev yapımı reçel de oldukça iştah açıcı. 

NEFRETİYA (Yetişkin.) Tamamlandı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin