21. Bölüm

118 12 10
                                    

Korkumu ve tedirginliğimi Serkan'a belli etmeden Özgüre yazmaya başladım.

Ece: Evin önünde Serkan vardı beni arabasına bindirdi arkadaki araba evi tarayacak gel dedi bende bilmediğim için bindim Kartal abiye gideceğiz diyor ne yapacağım?

Mesajı yolladım ve beklemeye başladım Serkan çok rahat gözüküyordu. "Artık babamın yanında değil misin?"dedim ağzını aramaya çalışarak. Kafasını bana çevirdi ve yüzüne sahte bir gülümseme yayıldı. "Ben hiç onun yanında olmadım."dedi sitem eder bir şekilde. 

Özgür: Adamlarımız arkanızdan sakin ol. 

Özgür'den gelen bu mesaj beni oldukça rahatlatmıştı. Şimdi ilgilenmem gereken şey Serkan'ın yine neyin peşinde olduğuydu. "Kartal sana mı güvendi?"dedim sinirini bozmaya çalışarak. Bana doğruyu söylemek zorundaydı. Daha geçen gün benden özür dileyen adam gelmiş yine beni babama mı götürüyordu? Yine gelip özür dileyecek miydi?

"Ece telefonunu camdan sen mi atarsın ben mi atayım?"dedi çenesini sıkarak. Özgür'e yazdığımı fark etmişti ve bu hiç iyi değildi. "Anlayamadım?"dedim zaman kazanmak için ama Serkan bana zaman verecek gibi gözükmüyordu. Telefonumu elimden hızlıca aldı ve camdan dışarı attı. "NE YAPTIN!"dedim sinirle Serkan'a dönerek. 

"Sana söyledim atacağımı şimdi uslu uslu otur Ece zorluk çıkarma."dedi uyaran gözlerle bana bakarken. Uslu olmak ve ben mi? Hiç uyumlu olmadı. "DURDUR ARABAYI!"dedim yüksek çıkan sesimle, ben bağırdıkça Serkan daha çok sinirleniyordu. Aşık olduğum kişi bu kişi olamazdı. 

"KES SESİNİ!"dedi ve arabayı daha hızlı sürmeye başladı. "NEDEN KESİYİM SESİMİ BENİ YİNE O ŞEREF YOKSUNUNA GÖTÜR SONRA GELİP ÖZÜR DİLE DİYE Mİ?"dedim gözlerimi Serkan'a dikerek. Şuan Akın'ın olmasını ne çok isterdim. Serkan afallamış bir şekilde gözlerini iki saniye kapattı. "Ece neden inanmıyorsun yemin ederim Kartal'a götüreceğim seni."dedi yalvararak.

Doğruyu mu söylüyordu yoksa yine bana oyun mu oynuyordu? "Telefonumu niye attın o zaman?"dedim kaşlarımı çatarak. Ona bu saatten sonra inanma mı bekleyemezdi değil mi? "Çünkü bana güvenmiyorsun daha bir kaç gün önce tanıdığın o çocuklara güveniyorsun."dedi gözlerini gözlerime dikerek. "Sence neden onlara güveniyorum da sana güvenmiyorum Serkan?"dedim. Serkan'ın kaşları çatılmıştı, gözleri kızarmıştı. 

"Şimdi durdur arabayı Serkan çünkü ben sana güvenmiyorum."dedim son darbeyi de vurarak. Serkan harabeye dönmüş bir şekilde arabayı durdurdu ve bana döndü. "Özür dilerim bana güvenemediğin için."dedi ve gitmeme izin verdi. Bu halleri beni çok üzüyordu ama gerekliydi. 

Arabadan indim ve arkamızda duran siyah minibüse bindim. "Hoş geldiniz Ece hanım."dedi bir koruma ve arabanın kapısını kapattı. Tek düşündüğüm Serkan'ın bitmiş haliydi onun bu haline çok üzülüyordum canım acıyordu.

*1 saat sonra*

"ECE!"diye bağırarak bana koştu Balım. Çok korkmuş görünüyorlardı. "İyi misin?"dedim Balım'a sarılarak. Balım ağladı ağlayacaktı ve kendini zor tutuyordu. "Kartal abiyi almış"dedi gözlerinden bir iki damla akarken. Şoka girmiştim ve kalbim sızlamaya başlamıştı. Serkan'ın beni Kartala götüreceği gerçekti sadece Kartal'ın babamın elinde olduğunu söylememişti. 

"Nerede biliyor musun?"dedim göz yaşlarımı tutarak. Neden beni korumaya çalışan herkes babamın gazabına uğruyordu ki? "Bilmiyoruz Serkan'a sorar mısın abim onların elinde."dedi Balım hıçkırarak. Kartal Balım'ın gerçek abisi miydi? "Abim mi?"dedim kaşlarımı çatarak Balım kafasını salladı. "Kartal benim abim ve şimdi senden onun yerini bulmanı istiyorum lütfen."dedi Balım yalvararak. Telefonum bende değildi ki nasıl öğrenecektim?

En Güzel Renk GözlerinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin