Bu sabah diğer sabahlardan farklı olarak uyandım. Bugün ev sessiz değildi. Annem evdeydi. Annemle aramda ikimizin de anlayamadığı bir görünmez duvar vardır. Küçükken annem bir keresinde beni yetimhaneye bırakmaya çalışmış ama annanem buna izin vermemiş. O günü bana yanlışlıkla annanem anlatmıştı. O günden sonra anneme olan bakış açım çok değişmişti."Günaydın anne."dedim. Benim evde olmama şaşırmış olacak ki arkasına dönüp şaşkın şaşkın bana bakmaya başladı. "Günaydın kızım, sen evde miydin?"dedi."Yok anne görmedin mi az önce kapıdan girdim."dedim alay eder bir şekilde. Dediğim şey hoşuna gitmemişti. Yüzünü buruşturup çay demlemeye devam etmişti.
Hemen üzerimi değiştirip Defne'nin yanına gitmek istiyordum. Evde daha fazla annemle kalmak eziyet haline geliyordu artık. Küçükken her insanın annesi böyle sanardım. Ama değilmiş. Bu da benim kaderimdi sanırım.
Kadere inanır mısınız?
Ben inanırım. Hiç birşeyi boşuna yaşıyor olamayız elbette ki kaderle bir bağlantısı olmalı.
Kapıdan çıkarken anneme Defne'nin yanına gideceğimi söyleyip kapıyı kapattım. Genelde nereye gideceğimi de söylemezdim ama böyle içimden geldi bu sefer. Defne gelirken köşede ki fırından simit almamı istemişti. Tam fırının kapısında Serkan'ı görmüştüm. Gözün kör olsun Ece. Tanıştırayım bu da iç sesim kendisine taktığım bir lakap var. Bayan çok bilmiş. Sebebi de genelde benden daha bilmiş gibi davranması. Yavaşça Serkan'a yanaştım. "Günaydın Serkan nasılsın." Serkan telefonundan kafasını kaldırıp sesin kimden geldiğini anlamaya çalışıyordu. "Günaydın Ece, iyiyim sen?"dedi o kadar istemsizce söyledi ki söylemese de olurdu. Ne bekliyordun Ece? Bayan çok bilmiş sırası değil sus. "İyiyim sağol. Bu aralar seni hiç görmüyorum."dedim. "Normaldir çok işlerim var bu aralar sonra görüşürüz."dedi ve omzuma dokundu. Benim omzuma dokundu. Kesin o da beni seviyor. Kesin aşık hatta sana. Şuan dediklerine bile üzülemeyecek kadar mutluyum bayan çok bilmiş.
*1 saat sonra*
Defne'ye geldiğimden beri Serkan'ın nasıl omzuma dokunup benimle sohbet ettiğini anlatıyordum. Sohbet mi beni güldürme Ece. Bayan çok bilmişe bakmayın siz moralimi bozmaya çalışıyor. Defne konudan o kadar sıkılmış olmalı ki artık masaya kafasını koymuş uyuyordu. "Defne saçmalama bir şey anlatıyorum neden beni dinlemiyorsun?"dedim. Kızda sıkıldı Ece birazda Akın'ı anlat. Sahi ya ben Akın'ı unutmuştum. "Tamam kalk Akın'ı anlatacağım."dedim. "Şükür kızım ya sıkıldım Serkan dinlemekten."dedi mutlu mutlu. Terbiyesiz kuzeni burda mutluluğunu paylaşıyor. Ah Ece nasıl oldu da bu kadar salak olabildin acaba? Ah bayan çok bilmiş asıl nasıl bir günah işledim de iç ses olarak Allah seni bana verdi?
"Ee hadi kızım anlatsana artık meraktan öleceğim."dedi Defne meraklı gözlerini bana dikerken. "Tamam hazırsan başlıyorum. Aslında öyle çok bişey olmadı diyebilirim ben dediği yere gittim baya bekledim sonra geldi sinirliydim biraz konuştuk işte bir şeyler sordu bana. Sonra nerede oturduğunu sordum. Bir saniye sormadım."dedim. Ben Akın'a en önemli soruyu sormadım. O da bana söylemedi. Neden söylemedi ki. Benim sormamı mı bekledi. Sorsan fena olmazmış Ece. Off sus bayan çok bilmiş farkındayım zaten. O an o kadar heyecanlandım ki sormayı unutmuşum olabilir yani. Karnında kelebekler uçuşuyordu kabul et Ece. Sanki senin biraz susma vaktin gelmiş bayan çok bilmiş.
"Ah be kızım en önemli şeyi nasıl sormazsın."dedi Defne sitemli bir şekilde. İnsanım bende ya unutabiliyorum. "Ne yapayım Defne unutmuşum o an çok heyecanlanınca aklım gitti."dedim kafamı öne eğerek. Sanki annesinin en önemli vazosunu kıran yaramaz çocuk gibi. "Tamam neyse yapacak bir şey yok başka zaman sorarsın sende."dedi Defne.
*Instagram'dan bir yeni mesaj*
Akın: Kelebek nasılsın?
Ece: İyiyim sen?
Akın: Bende iyiyim.
Akın: Buluşma çok güzeldi benim için.
Yavaşça yutkundum.
Ece: Aynen benim için de öyle.
Kesinlikle Ece aşırı iyiydi senin için eve gidince iki saat kafanı yastığa gömüp bağırmadın asla. Bayan çok bilmiş sırası değil şekerim.
Akın: Sevindim.
Ece:Niye?
Akın: Ne niye Kelebek?
Ece: He pardon yanlışlıkla yazmışım.
Akın: Yanlışlıkla diyorsun.
Ece: Evet yalan mı söyleyeceğim.
Akın: Bilmem belki heyecan yapmışsındır...
Ece: Ne heyecan yapacağım be saçmalama.
Akın: Peki öyle olsun bakalım.
Ece: Öyle zaten.
Bu çocuk kendini ne zannediyor ya Brad Pitt mi? Asla. Ama kabul et Ece çok yakışıklı. Hayır değil saçmalama bayan çok bilmiş istersen sana alalım Akın'ı çok beğendiysen. Ya da biliyor musun bayan çok bilmiş boşver ne kadar bana gıcık olsan da sana bu kötülüğü yapamam. Kötülük mü bu sence de Ece? Evet başka ne olacak.
"Kuzen kendi kendine niye garip hareketler yapıyorsun? Delirdin mi?"dedi Defne. Al işte bayan çok bilmiş sayende rezil de oldum. Ne demek Ece görevim. Terbiyesiz nasıl iç sessin sen be. "Bir şey yok Defne oturuyorum normal."dedim. Yalan konusunda daha çok çalışmalıyız. İlk defa sana katılıyorum bayan çok bilmiş.
Bölüm hakkında ki düşüncelerinizi söylemeyi unutmayınn.
🌼
ŞİMDİ OKUDUĞUN
En Güzel Renk Gözlerin
Teen FictionEce babasız ve anne sevgisi olmadan büyümüş bir kız çocuğudur. Küçüklüğünde onun için güzel olan iki şey vardır Defne ve Serkan. Bir gün bir arkadaş grubunun içinde bulur kendini ama bu arkadaş grubu sıradan gruplara benzemez. Bir ajan çetesinin içi...