"𝙺𝚎𝚕𝚎𝚋𝚎ğ𝚎 𝚋𝚎𝚔𝚕𝚎 𝚍𝚎𝚖𝚒ş𝚜𝚒𝚗 𝚍𝚎,
𝙱𝚎𝚔𝚕𝚎𝚛𝚔𝚎𝚗 ö𝚕𝚖üş 𝚐𝚒𝚋𝚒."
𝓛𝓮𝔂𝓵𝓪'𝓷ı𝓷 𝓪𝓷ı𝓼ı𝓷𝓪...Yıldırımın anlatımından...
Şuan çekik gözlü kızla tekrar karşılaşmıştık.
O beni henüz görmesede, ben onun güzeller güzeli yüzünü çok net görüyordum. Parmağımı dudağımın üstüne koyarak nasıl bu kadar güzel olabildiğini düşünmeye başladım. Gece kütüphanesinin büyük camlarının ardından onu gördüğümde tereddüt etmeden içeriye girmiştim.
Elindeki kitabı okumaya öyle dalmıştı ki kahvesini içmeyi bile unutmuştu anlaşılan.
Küçük irisleri satırların arasında gezinirken ne derece mükkemel olduğunu bilmiyordu.Günlerdir bu küçük kızı aklımdan çıkaramamıştım. Aslında çok küçük değildi.
Ama göğüsüme doladığı minik ellerini düşününce küçücük geliyordu gözüme.
Hafif aralıklı olan pencereden içeriye sızan rüzgarın ne denli büyülü bir şekilde saçlarının tutamlarını ahenkle okşadığının farkında değildi. Etrafında olan olaylardan tamamen soyutlanmış, amansızca kendini okuduğu kitaba kaptırmıştı. Küçük, ince, narin parmakları dakika'da bir kaç kez kıpırdıyordu. Bilekleri ufakcıktı. Gümüş renkli saati kendisi gibi narindi.Beli ufaktı, boynu bir kuğu gibi zarif.
Uzun saçları bir pelerindi adeta.
Benden tarafa olan eli havalıp önündeki saçları kulağının ardına iteledi.
İşte en nefis manzara karşımdaydı.
Loş ortamda satırları nasıl gördüğünü anlayamazken, yine bu loş ortam çillerini saklayamıyordu. Ellerinde, kollarında, bembeyaz gerdanında bile küçük küçük Çiller vardı. Gökyüzünde ki milyonlarca yıldızı da benziyorlardı. O bir galaksiydi. Çilleri ise sayamayacağım kadar küçük gezegenleri ve yıldızlarıydı. O inanılmazdı.Bu kızı bir yerden hatırlıyordum ama nereden?
Nereden bu sima tanıdık geliyordu?
Ne kadar ona kendimi kaptırdım bilemiyorum. Gözümün önüne elini salladığını hayal meyal hatırlıyorum.
"Hey dudağın kanıyor." diyişini işittim.
Onu izlerken dudağımı ıssırdığımı bile idrak edememiştim. Elindeki ambalajı hiç açılmamış olan mendili bana uzattı.İşte o an şimşekler beynimde çakmıştı.
7 Yıl Önce...
"Neden?" diyerek elindeki taşı göle fırlatı genç adam. Kardeşinin ölümününden sonra kendine gelememiş, iki yıldır onun yokluğuna alışamamıştı.
"Gerçekten gittin mi?" tüm gücüyle bağırıp ağlıyordu. Dizlerinin üstüne düştü. Yerler dünden yağmış olan yağmur yüzünden çamurdu. Üstü başı batmıştı ama bunu önemseyecek durumda değildi.
"Hepsi onun yüzünden! Seni benden kopardı!
Benden kopardı..." küçücük bir çocuk gibi omuzlarını sarsa sarsa ağlıyordu.
Orman yeşili gözleri kızarmış, sanki daha fazla yeşerebilirmiş gibi daha da koyulaşmıştı."Geri dön bana Leyla." yerdeki çamura yumruğunu geçirdi. Solukları kesik kalmıştı.
Yaşadığı acının tarifi yoktu. Acının baskülü olmazdı zaten. "Lütfen geri dön bana küçük kardeşim."Hem hayal kırıklığı, hemen yüreğindeki acı,
hem öfkesi, hemde incilmiş ruhunun ağırlığıyla boynundaki damarlar balon gibi şişmişti. Göle çevirdi orman yeşili gözlerini.
İçinde kalan son gücüyle haykırdı.
"N'olur dön bana....""Dönmeyecek." yanında duyduğu sesle irkilen genç adam gözlerini sildi. Bulanık olan gözlerinin netleşmesini bekledi bir süre.
Karşısında okul üniformasıyla bir liseli kız duruyordu. Belindeki çantasını kenara attıp ayakkabılarını çıkardı. Elindeki açılmamış abalajlı mendili Yıldırıma uzattı. Ses etmeden kızın elindeki mendili aldı.
Saçları omuzlarındaydı, zayıf bir kızdı.
Vücudunun her yerinde Çiller vardı.
Çoraplarını kenara, ayakabılarının üstüne bıraltıktan sonra ayaklarını suya soktu.
Genç adamla ilgilenmiyordu. Yüzünde tuhaf bir ifade vardı. Öyle tuhaf ki Yıldırımın bu ifadeyi adlandıramıyordu. Oysa tanıdıktı,
aynaya ne zaman baksa aynı ifadeyi görüyordu karşısında.Mendilden bir kaç tane çıkarıp yüzünü sildi.
Genç kız hâlâ uzaklara bakıyordu.
"Ne o geri gelecek, ne de acısı geçecek. Yıllarca kalbinin tam ortasında ki cehennemle yaşayacaksın. "demişti. Suskunluk yemini etmiş olan dudakları aralamış olsa'da konuşamadı genç adam."Sen?" dedi Yıldırım. "Sen nereden biliyorsun?" Çilleri olan kız bakışlarını gölden çevirip genç adama baktı.
"Kaybeden, kaybedeni tanır. Söyle şimdi bana? sevgilin miydi, annen mi, kardeşin mi?""Kardeşim." genç kız başını ağır ağır salladı.
Gözlerini dolmuştu, bu Yıldırımın dikkatli bakan hayretinden kaçmamıştı.
"Hepsinin acısı bir ayrı olur. Annen ölünce koca ev sessizleşir, hissizleşir. Baban ölünce o koca ev başına yıkılır. İkisi senden gittiğinde kalanlara sarılırsın sıkı sıkıya. Ölüm işte, sırayla gelmiyor." demişti. Sonra gözlerinden akan yaş çenesinden aşağıya düşmüştü."Leyla güzel miydi?" Yıldırımın hafızasında Leyla ismi canlanıp hayat buluyordu.
Aslında o buydu evet. "O hayattı."
"Sanırımın ailemizde ölen bir çok kişiden sonra ben de ölsem abim aklını kaybederdi.""Abin mi var?"başını salladı genç kız.
Sonra gülümsedi. "Senden daha yakışıklı.
Ama senin gibi çimen bakışlı değil.""Gökçe! Her yerde seni aradım be kızım.
Allah'tan buraya geleceğini akıl edebildim.
Ödüm koptu bir şey oldu diye."dönüp ağıçlığın oradaki abisine baktıktan sonra
genç kız oflayarak ayaklarını sudan çıkardı.
Küçük ayaklarına çoraplarını giyip, ayakkabılarını zorlukla ayağına geçirdi.
"Kafa dinleyemiyoruz ki!"Gülümsemişti genç adam.
"Seni tekrar görebilecek miyim?"diye sorduğumda genç kızın bir kaşı havalanmıştı. "Sen benden daha çok kaybetmişsin. Bir gün bana kaybettiklerini anlatırsın. Hı?""Belki bir gün,kim bilir?" dedi ve motosikletin üstünde sabırsızca bekleyen abisinin yanına koşup yanağına bir öpücük kondurdu.
Gökçe, ne güzel bir isimdi öyle....
Günümüz...
"Alacak mısın?" dedi ve önümde ince parmaklarını salladı. Bakışlarımı gözlerine çıkardım. "Gökçe?" kaşlarını çatmıştı.
Küçük gözleri yine olayları kavramak ister gibi kısılmıştı. "Mezarlıkta sana adımı söylediğimi hatırlamıyorum." demişti kuşkuyla.Bu kaderin nasıl bir oyunuydu?
"KAYBEDEN, KAYBEDENİ TANIR."
gözleri kısılmışken aniden büyüdü.
"Sen?"dedi kekeliyerek. "Sen?" dedi tekrar hayretle. Sonra bir anda yüzü aydınlanıp pembe dudaklarını araladı."Sen göldeki çimen gözlü çocuksun..."
/Bölüm sonu/
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oksijen Hırsızı/Yarı Texting/+18
HumorDikkat: Argo ve küfür barındırdır. Rahatsız olacaklar okumasın. +18 içerebilir. 🚬Ben seni özlüyorsam bundan sana be arkadaşım?🚬 📌Hergün düzenli bölüm yayımlıyorum📌 Sıradan bir gazeteci kızken, hayatıma giren mandayla derbeder oldum...🤦♀️ Ben...