"Yaz kızım!
Bahar Sarsılsaz'ı, Nilgün Karahanlı ve
Demir Karahanlı'yı kasten öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılmıştır!"İçim büyük bir rahatlamayla sarsılırken yanımdan bir an olsun ayrılmayan Akça'ya sarıldım. Diğer yanımda olan babamın şefkatli parmaklarını sırtımda hissediyordum. Akça'dan ayrıldıktan sonra babamla, nenemle ve bizimkilerele kucaklaşmıştım.
Zeynep Karadere'ye kelepçeyi takarak dışarıya çıkarmışlardı. Olduğum yerden koşarak hakimin büyük kürsüsüne çıkıp yaşlı hakimin anlından öptüm.
Sonrasında hiç izin istemeden ona kocaman sarılmıştım.
"Kızım canımı çıkaracaksın." gülerek konuşmasını fırsat bilerek daha da sardım hakim amcayı. "Sizin gibi adamlar iyiki var.
Adelet, merhameti ve koca yürekli sizler sayesinde yerine geliyor. Çok, çok teşekkür ederim hakim amca.""Tamam, alın şu deli kızı. Nefes alamıyorum diyorum yavrum bırak."
Akça hakime delidir, ne yapsa yeridir bakışları atarak benden onu koparmıştı.
Sonrasında ne ara arabaya bindik, ne ara nenemi eve bırakıp ne ara mezarlığı geldik hiç bilmiyorum."Yıldırım güvenlik sende." Yıldırım uzaktan bana okay işareti yaparak her şeyin kontrol altında olduğunu belirtmişti.
"Müzik sistemi hazır mı?"
Akça'nın kış geldiği için aldığı yeni ceep arabasının arkasında olan son ses müzik sistemine bakıp gülümsedim."Artık başlayabiliriz." Aysun sırıtarak telefonda bir piçlik yapacaktı bunu hissediyordum. "Mallık yapmadan şu işi halledelim. Bak sonra her türlü oruspuluk yapmaya varım. Aç artık şu şarkıyı da, kadına verdiğimiz sözü tutalım."
Sonunda Ahmet Kaya'nın dizeleri çalmaya başladı. Annemin en sevdiği şarkısı çalıyordu.
O mahur beste çalar, müjganla biz ağlaşırız.
Sözleri söylemeye dilim varmıyor, boğazım düğümlüğünü sürdürüyordu.
Bitmez sazların özlemi daha sonra,
daha sonra
Sonranın bilinmezliği bir boyut katar ki onlara,
Simsiyah bir teselli olur belki kalanlara
Geceler uzar, hazırlık sonbahara.Bu adamı neden çok sevdiğini şimdi daha iyi anlıyorum anne...
Bu sözlerin döküldüğü yürek nasıl sevilmezdi?Ahmet kaya dinlediğin zamanlar kulaklarımı tıkadığım için çok pişmanım. Çok pişmanım katilini bu kadar geç bulduğum için. Çok pişmanım, son kez olsun sana doya doya sarılamadığım için."N'olur ağlama."
Yanımda oturmuş, mezar taşına birlikte baktığımız bu adamdan şüphelendiğim için pişmanım. Gözyaşımı sildiği için, onun ne kadar beni sevdiğini göremediğim için pişmanım.
"Özür dilerim." dudaklarımın arasından çıkan sözler nedeniyle kaşlarını çatmıştı.
Çakır hareleri alevlerle yanarken sordu.
"Ağladığın için mi?""Yok hayır, seni üzdüğüm için."
Elini boşver der gibi sallayıp saçlarımı okşadı."Artık önemi olduğunu sanmıyorum.
Bana öyle hortlak görmüş gibi bakma.
Seni böyle görmeye alışık değilim.
Acilen bir gevşeklik yapmam gerekiyor.
Acilen bana küfür etmek lazım." elini anlına koyarak düşünüyordu."Pek bir şey yapmana gerek yok."
"Haklısın, her anlamda bir gevşeğim."
Şarkı çoktan bitmiş, benim kendimden geçmiş kahkahalarım dolanıyordu mezarlıkta. "Gülüşüne aşığım. Absürt bir çift oluşumuza, alışınmışın dışında oluşumuza, bütün klişeleri kırmana, sürekli beni şaşırtmana, koca yüreğine, küfürbaz diline, bir kadının her zerresine aşık olmayı sayende öğrendim." gülüşüm yüzümde donmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oksijen Hırsızı/Yarı Texting/+18
HumorDikkat: Argo ve küfür barındırdır. Rahatsız olacaklar okumasın. +18 içerebilir. 🚬Ben seni özlüyorsam bundan sana be arkadaşım?🚬 📌Hergün düzenli bölüm yayımlıyorum📌 Sıradan bir gazeteci kızken, hayatıma giren mandayla derbeder oldum...🤦♀️ Ben...