47.Bölüm: Bir alana bir bedava🐮

1.3K 79 36
                                    


Hepimiz büyük bir heyecanla Akçanın başında gözlerini açmasını bekliyorduk.
Bir kaç kez yüzünü buruşturduktan sonra ben elini tutmaya devam ederken kirpiklerini kırpıştırdı.

Sonunda çakır gözlerini açmıştı.
Her birimizin üstünde dolaştı bakışları.
"Partiliyor muyuz yoksa?
Rus kızlar nerede, Cevat nerde o Angelica?"

Ben tam ona sarılacakken kurduğu cümleden dolayı Osmanlı tokadımı hiç acımadan suratına geçirdim.
"Ahhhhhhhh!"

"Vazgeçtim. Sen direk geber!"

Mal deyneği!
Ben uyan diye götümü yırtayım, Aysun Kur'an okusun, Cevat hastane çayının dibine vurup kafayı bulsun, Berna katilim ben diyerek başını duvarlara geçirsin,
Sen ecnebi kadınları sor!

Hayat mı bu be?!

"Yapma çocuğa şöyle şeyler!
Gözüne açar açmaz dayak yedi."

Aysun sirke satan yüzüyle beni iteledi.
Akçanın vurduğum yanağı sadece kızarmıştı.
Abartılacak bir şey yoktu yani.

"Adam olsun vurmayayım. Biz dünden beri gözümüzü kırpadık bu yaban domuzu uyansın diye. Gelin görün ki uyanır uyanmaz gırgır şamata derdinde beyfendi!"

Akça bıyık altından gülmeye devam ederken Aysunun saçından çekerek yataktan uzaklaştırdım. "Sevgilisiyim ben onun.
Döverim de, severim de. Bu sizi hiç enterese etmez."

"İyi be lanet!" Aysun, Cevatın kollarına girerken kendilerini ikili koltuğa attılar.

Akçanın kızaran yanağına elimi koyarak okşadım. Saman alevi dedikleri ben olsam gerek. "Çok korktum,öleceksin sandım. "

Elini tutan parmaklarını sıklaştırdı.
"Bu korkmuş hâlin mi?" diyerek anırdı.

"Seni döve döve şamaroğlanına çeviririm adam. Ayağını denk al! "

"Emrin olur Reiss!" beni kendine çekerek kimseyi umursamadan dudaklarıma yapıştı.
Odadakiler garip sesler çıkarsa da Akça onları duymuyordu. Dudakalarına hastanenin kokusu sinmişti. Soğuklardı, çok soğuk. Dudaklarımdan bir milim uzaklaştığında "Seni seviyorum." demiştim büyük bir soğuk kanlılıkla.

Açıkcası karşımda donup kalmasını beklemiyordum. Çatık kaşları yumuşadı, dudakları aralandı, çakır gözleri büyüdü.
"Çıkın odadan!"

Bizimkiler oldukları yerde dikilmeye devam ederken"Size çıkın dedim!" diyerek emrini verdiğinde Aysun ayağındaki babeti çıkarıp Akçaya fırlatı. Tabi Akçanın çevik el hareketiyle ayakkabı yeri boylamıştı.

Gözlerime bakmayı sürdürken Aysunun çıkmadan önce sesini işitmiştik.
"Yatağın hakkını verecekler sonunda.
İşinizi sesizce görün ahlâk polisini başımıza bela etmeyin!"

Kızın her bir yanında sürtüklük akıyordu.
Bir insan hem bu kadar fesat, hem dedikoducu, hem fırsatçı, hem seks düşkünü,
hem kuran okumayı nasıl biliyor hiç anlamıyorum. Tezatlıkların kadını,
diyecek başka bir sıfât kalmadı ne yazık ki.

Akça önüme düşen saçlarımı avuçlarına alarak gülümsedi. "Az önce söylediklerini tekrar et."

Bir şey anlamıyormuş gibi yaparak
"Ne söylemişim ki az önce?"

Kaşlarını çattı. Önüne düşen koyu kahverengi saçlarını başını hafiften yukarı doğru sallayarak iteledi. "Sezin!"

"Seni sevdiğimi söyledim mal deyneği!"

"Hadi canım?" alay mı ediyordu O?

Sizce kafasını kırmalı mıyım?
Yazık günah diyerek ona acıyarak götünün atmosferi delmesine bir yere kadar müsade edebilirdim. Recep ivedik soyundan geldiğim aşikârken, her bakışıyla kalbimi çalan şu adama "cepçilik yapacan dimi çakalll!"
diyememek kaderim olsa gerek.

Oksijen Hırsızı/Yarı Texting/+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin