Marian öğleden sonra bir yolunu bulup Ratsel'ın çatlak ev arkadaşıyla karşılaşarak yaşadıkları eve geldi. Nasıl tepki vereceklerini görmek için ünlü bir kimyagerin intihar ettiğini duyup duymadıklarını ve civarda yaşanan paniği anlatmıştı. Otele gelenlerin sayısı azalmış, olayın şahitlerinde kötü etkiler bırakmıştı. Diğer taraftan gazeteciler ve diğer meraklıların da uğrak yeri hâline gelmeye başlamıştı. Polis de Monroe'nun intiharının sebeplerini arıyordu.
Vita arabayla oradan geçerlerken haber yapma peşinde olan gazetecilerin oteli sardıklarını görmüştü. Haber değeri olan bir şey varsa mutlaka orada olurlardı. Kimin öldüğü onların umrunda bile değil diye aklından geçirdi. Zavallı Monroe.
Marian, Ratsel'ın telefonunda bir resim görmüştü sonrasında. Fakat ne olduğunu tam olarak anlayamamıştı.
Diğer yandan, Vita'yla anlaşabilmesi ümitlendirmişti Marian'ı. Ratsel'a ulaşabilmesi için bu kız harika bir seçenekti. Öncesinde iyi hissetti ama sonra yaptığı şeyin alçakça olduğunu hatırladı.
Vita, Marian'a fark ettirmedi ama bu kadınla ilgili içi rahat değildi. Kötü biri olduğunu sanmıyordu ama onun yaşındaki birinin genç bir kızla arkadaşlık kurması dikkatini çekmişti ve sıcakkanlı davranışlarında bir sahtelik vardı. Marian gittikten sonra yüzünde güller açan ifadesi ciddiyete bırakmıştı yerini.
O sıralarda Kenner bir otel odasında yaşlı kadının demek istediği bir şey olduğunu düşünüyordu. Belki de artık zamanın yaklaştığını söylemeye çabalıyordu. Yıllar önceydi o kadınla ilk karşılaşması. Sonra geçmiş anlar karşısına dikildi. Uzun yıllar önceydi ve bir ömür geçmiş gibi hissediyordu.
✨
Televizyon karşısına geçip kumandayı elime almıştım. Aslında izlemek istediğim herhangi bir şey yoktu. Kanalda yarışma programı vardı ama ne dediklerine dikkat etmiyordum. Hiçbir şey düşünemeyecek kadar yorgundum.
Gecenin bir yarısı tüm ışıklar kapalıyken televizyondan gelen ışık gözlerimi acıtıyordu. Televizyonun sesini zaten dinlemediğimden dolayı azaltmak için kumandanın tuşlarına bastım ve kumandayı kanepeye bıraktım. Başım ağrıyordu ve son zamanlarda uyku problemleri başlamıştı. Ne kadar istesem de derin bir uyku çekemiyordum. Uykusuzluktan göz altlarım şişmiş olmalıydı. Kendime bir çeki düzen vermeliyim yarın. Ratsel'ı korkutmak istemem.
Marian'ı aramak isterdim şimdi. Ama hayatına devam ediyor bu günlerde. Onu suçlayamıyorum. Önce Nirvana'yı sonra Esther'ı kaybetti. Sürekli etrafımızda ölümler yaşanıyor. O ailesini, ben de dostlarımı kaybettim. Bir parçamı alıp yanlarında götürdüler sanki. Onlarla birlikte ölmüş gibi hissediyorum bazen. Annem burada olsa bu bir lanet derdi. Şimdi düşününce haksız da sayılmazdı. Belki de bu bir lanettir.
Keşke o gün daha çabuk gelseydim ve en azından Ratsel'ın gördüklerine engel olabilseydim. Küçük bir çocuk ama şimdiden harap olmuş vaziyette. İçine kapanık bir çocuk oldu yaşadıklarından sonra. Hiç arkadaşı olmayacağından korkuyorum.
İnsanlarla anlaşmakta zorlanıyor. Sadece bu da değil. Çok az yemek yediği için zayıflamaya başladı. Yedikten sonra midesinde tutmakta da zorlanıyor. Psikologla görüşmesi için bir yolunu bulmalıyım. Onu bu hâlde görmeye dayanamıyorum.
Josef öldüğünden ve Esther kaybolduğundan beri çok şey değişmişti ikimiz için de. Ratsel'ı evlat edinme kararı aldıktan sonra evlatlık alma işlemiyle uğraşıyordum. Ama ne kadar zorlansam da hiçbir önemi yok. Bir çocuğa alışamam diye düşünüyordum ama şimdi bu süreci atlatması için elimden geleni yapacağıma ve onu ne olursa olsun koruyacağıma dair bir yemin ettim. Benden bir baba olmayacağını biliyorum ama belki bu kadarını yapabilirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
42 (Tamamlandı)
Fantasy42 serisi: 1. Kitap Kaos başladı. Evrenler dehşetle çarpıştı. Sonsuz sırlar gökyüzünün tavanına hapsoldu. Yukarı bakmayı bilmeyenler, derinliği algılayamadı. Kâinatın dehşetli varlığında yaşayan parçalanmış üç ruh mücadele için hayatta kalıyorlardı...