Ratsel'ın geçmişini öğrenmeye hazırsak başlayalım.
İyi okumalar ❤️
Oy ve yorum yaparak bana destek olursanız çok sevinirim :)
"Neresi burası?" diye sordu yanından bir an olsun ayırmadığı merakıyla. Sabah olmuş ve kahvaltılarını yaptıktan sonra buraya gelmişlerdi. Hisleri kulağına her zaman doğruları söylediği için şimdi burada yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu sezebiliyordu. Kötü, hatta çok kötü olan bir şeyler vardı bu yerle ilgili ve terk edilmiş binadaki gibi hissetti bu eve bakarken. Yalnız ve acı içinde kıvranan ama ölemeyen iki mutsuz yer.
Ratsel bunu yapıp yapamayacağından emin değilken sıkıntıyla bir soluk verdi. "Her şeyin başladığı yer."
Bu ikisini gördüğü ilk günün hatırasını anımsadı. Aykırı Destin'e güvenmemesine rağmen gerçek ismini Ramsey'den ve Monroe'nun ailesinden saklamak zorundayken her nasılsa ona itiraf etmiş ve garip bulduğu bir hisle çarpmaya başlamıştı kalbi. Şimdi anlıyordu, bu garip his aslında birileri tarafından ümitsizce görülme çabasıydı. İnşa ettiği kalın duvarların ötesini görebilen genç adama yakalanmıştı gerçekten de. Yakalanmak istemişti.
Ne kadar zıt olsalar da Vita korkudan tir tir titrerken aslında o hâlini kendisine benzetmişti. Küçükken o da çok korkar, tir tir titrerdi ama ne yaşarsa yaşasın bu kız asla çocuk ruhunu kaybetmemişti.
Arabanın arka koltuğundan eski eve dolan gözlerinin bulanıklığının ardından, özlemin yakıcı sıcaklığıyla baktı. Ailesiyle ilgili fazla şey hatırlayamıyordu çünkü çok küçüktü ama en net hatırladığı şey babasını yerde yatarken görmesiydi. Kimsenin bir daha yaşamak istemeyeceğinden mi yoksa başka bir nedenden mi emin değildi ama Kenner evi satmamıştı. Çocukluğuyla hiçbir zaman yüzleşemediğinden bastırarak kurtulmuş olduğu tüm anıları, adımını atmaktan korktuğu evde taze ve canlıydı. Kenner buraya geldiğini görseydi aşağı yukarı neler diyeceğini tahmin edebiliyordu. Kızını hayatının merkezine koyuyordu çünkü. İncinmesine tahammül edemiyordu.
Babasını kaybettikten sonra bir daha asla kendi evine gitmesine izin vermemiş ama geçen koca yılların ardından sadece bir kez denemiş, o zaman da eve girmekten vazgeçmişti. Biliyordu ki, kendine yaptığı kötülüklerin arasında en büyüğü buydu. Nefesleri ağırlaşırken dolan gözlerini saklamak için yüzünü arabanın camından ayırmadı. "Sizin gelmenize gerek yok, ben hallederim."
Arabanın kapısını açarken bir anda kolundan tuttu ve büyük bal renk gözleriyle, "Emin misin?" diye sorarak hayır demesini umdu.
Bu hareketine karşılık olarak güven verici olmaya çalıştı.
"Eminim. Bunu tek başıma hiçbir yardım almadan yapmam gerekiyor. Geldiğimde her şeyi anlatacağım. Şimdi oraya girmeliyim. Katilin bize bıraktığı ipucu burada olmalı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
42 (Tamamlandı)
Fantasía42 serisi: 1. Kitap Kaos başladı. Evrenler dehşetle çarpıştı. Sonsuz sırlar gökyüzünün tavanına hapsoldu. Yukarı bakmayı bilmeyenler, derinliği algılayamadı. Kâinatın dehşetli varlığında yaşayan parçalanmış üç ruh mücadele için hayatta kalıyorlardı...