17. BÖLÜM

11.1K 501 84
                                    

Ben geldim. Haftada iki bölüm oldu bununla beraber. Erken bitince bekletmeden attığımı bilen bilir. Evet herkese keyifli okumalar.

Oy ve satır arası yorumlarınızı bekliyorum.

Alıntılardan haberdar olmak istiyorsanız hesabımı takip edebilirsiniz.

'ÖFKELİ ADAM ve KEYİFLİ KADIN!'

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

'ÖFKELİ ADAM ve KEYİFLİ KADIN!'

Onu gidene kadar izledim. Sokağın diğer yanına döndüğü sırada içeri geçmek için hareketlenmiştim ki Alphan'ın gözlerini dikmiş, bana baktığını gördüm. Bahçelerindeki ağaca yaslanmış sigarasını içiyordu yine. Çatık kaşlarının altındaki o koyu hareleri bana öfkeyle bakıyordu. "Sen mi anlatırsın yoksa o iti ben mi konuşturayım?"

"Ne?" dedim anlamayarak. Sigarasını söndürdü ve bahçeden çıkarak yanıma doğru gelmeye başladı. Attığı her adımda görüş alanım tamamiyle onu kaplıyordu. Heybetli bedeniyle tam karşımda durdu.

"Aranızda ne var sizin?" dedi dişleri arasından.

"Sizi ilgilendirmiyor." kıskanıyordu ve ona Buğra'yla sadece arkadaş olduğumu söyleyerek bu zevkten mahrum kalamazdım.

"Sikeceğim ilgilendirmemesini şimdi Farya! Düzgünce cevap ver!" diye yüksek sesle öfkesini kustu.

Arkamı dönüp bizimkiler duymuş mu diye kolaçan ettim. "Biraz sessiz olun!" tekrar ona baktığımda zerre umrunda olmadan yüzüme dikmişti gözlerini. "Ağzınız çok bozulmuş sizin!" diye cık cıkladım.

Gözlerini kapatarak sakin olmaya zorladı kendisini. Şu an sabrının son demlerini yaşıyordu. "Bana cevap ver artık!"

"Sizi ilgilendirmez!" dedim yine damarına basarak.

Dişlerini birbirine bastırdığı için daha da belirginleşen çene kasları seğiriyordu sinirden. "O zaman Buğra denen piçe sorarım bende!" diyerek arkasını döndü. Arabasına doğru gidiyordu. Gözlerimi irice açtım.

"Durun!" Bana baktı omzunun üzerinden tek kaşını kaldırarak. Boğazımı temizledim. "Söyleyeceğim tamam."

Tamamen yönünü bana çevirdiğinde hırkamın önünü kapattım. Sabrı kalmamış gibi yüzüme bakmaya başladığında gergince dudaklarımı ısırdım. "Biz... Flört ediyoruz."

Süründüreceğim demiş miydim?

Kaşları çatıldı sinirle. "Flört?" dedi tek kelime daha edersem beynimden vuracak gibi bakarken.

KAÇAK SAVAŞ (FİNAL) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin