Kutay: Çok önemli bir şey soracağım
Deniz: Efendim Kutay
Kutay: En çok hangi çiçeği seversin
Deniz: Nasıl yani
Niye sordun
Kutay: E yarın istemeyi beraber yaparız diye düşünmüştüm
Deniz: Kutay...
Eve geldiğinde beni evde görmek istiyorsan sus
Kutay: Sustum sustum ❤️
Peki annen en çok hangi çiçeği sever?
Deniz: Ya ne yapacaksın?
Kutay: Elim boş gelmek istemiyorum
Anneler çiçek gibidir ya
Hediye olsun istiyorum
Deniz: Hevesini kırmak istemiyorum of-/
Şey
Gül biraz ciddi kaçar ama papatya olabilir
LÜTFEN BANA VERME AMA BAK
ANNEME VER
Kutay: ÇWÖXÜGÖXİSÖCİVLX
Tamam ya
Zaten sana vermeyeceğim
Neyse bir tanem görüşürüz sonra
Deniz: Kutay yapma şunu
Cidden lütfen kullanma şöyle kelimeler
Rahatsız oluyorum
Kutay: Özür dilerim
İleri gitmek istemedim
Olma rahatsız lütfen
Seni çok sevince saçmalıyorum
Hislerimi içimde tutmakta zorlanıyorum
Deniz: Sorun değil ama gerçekten tekrar yapma
Böyle sevgi sözcükleri beni biraz
Şey yani
Anlarsın
Biz hiçbir şey değiliz anlamsız oluyor
Kutay: Anladım anladım
Tamamdır Merkür Retrosu
İyi bak kendine
Deniz: Görüşürüz
————
Yazardan,
Elindeki çiçek buketini diğer eline alıp boğazını temizledikten sonra kapıyı çalmak için elini kaldırdı ve önündeki kapıya birkaç kez vurdu.
Çok gergin hissediyordu ama bu gerginliğini belli etmeyecekti. Kasıntı durmak istemiyordu.
"Kaleyi içten fethedeceğim bugün." diye mırıldandı kendi kendine sırıtmadan önce.
Kapının arkasından birtakım sesler işittikten sonra kapı açıldı. Gözleri ilk olarak Deniz'e kaymıştı tabii. Üzerindeki açık mavi tişört ve gri eşofman ona çok yakışmış, tatlı göstermişti. Kutay onu okul kıyafetleri dışında bir kıyafetle görünce heyecanlanıyordu.
Gözleri sonra da annesini buldu. Annesi olması gerekenden biraz daha gençti. Saçları henüz beyazlamamış, simsiyah duruyordu. Güzel bir kadındı ve yüzüne bakan herkes gençken daha da güzel göründüğünü anlayabilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Merkür Retrosu (bxb)
Teen FictionBurslu bir çocuk, kolejin kötü çocuğuyla tanışırsa ortaya çıkacak hikaye diğerlerinden pek de farklı olmazdı. Yani, sanırım olmazdı.