19. Bölüm "Yemek"

154 7 0
                                    

Bölüm şarkısı: Mavi gri-yerle bir olurum.

Medya: Derya

***

Karakola gelir gelmez bir şoka uğradım. O kenarda duran Derya mıydı?

Derya saçlarını eski haline boyatmıştı. Şu an sarı değil kahverengi saçları vardı. Uzun yıllardır onu eski saç rengiyle görmemiştim.

Bu hali sarışın haline bin basardı. Yanına gittiğimde bazı belgelere odaklanmış Ve beni görmemişti. "Derya." Ona hayran bir şekilde baktım.

Başını belgelerden kaldırdı Ve bana baktı. "Ooo hoş geldin Liyan."

"Saçların." Elleriyle saçlarına dokundu. "Evet boyattım. Artık saçımı böyle kullanacağım."

"İyi de sen Volkan seni sevsin diye sarışın olmamış mıydın?" Acaba Volkan'dan vaz mı geçmişti?

"Bilmiyorum artık çabalamaktan yoruldum sanırım. Volkan beni severse ama ben olduğum için severse işte o zaman biz olabiliriz. Ama Volkan bırak sevgili olarak sevmeyi beni arkadaşı olarak bile sevmiyor." Üzülüyordu.

"Volkan'ın seni sevmediğini nereden biliyorsun?" Dedim. "Çok belli ediyor. Arkadaş olarak görse bile insan bir kaç kere yanıma uğrar. Nasılsın diye sorar. Yok adam iş dışında benimle iletişim kurmuyor."

"Kendi bilir. Olabilir. Sen yoluna bak. Eğer o gerçekten seni seviyorsa sonunda zaten seninle olur." Dedim ve elimi omzuna koydum.

"O zaman ben olur muyum Bilmem ama." Derya kendinden emindi. Artık Volkan'ın peşinden koşmayacaktı.

"İyi öyle olsun." Derya elindeki belgelere geri dönmeden son kez bana baktı. "Sen neden geldin?"

"Annemler geldi. Ben de amcamı Eve yemeğe davet etmek için geldim." Dedim. "Niye telefondan aramadın ki?" Bu soruyu sorması çok normaldi.

"Telefonuna ulaşamadım. Buralardan geçiyordum. Haber vereyim dedim. Ama sanırım burada da yok." Dediğimde başını salladı. "Yaklaşık bir saat önce ihbar geldi. Ona gittiler."

Bana umutla baktı. Birazdan benden bir şey isteyeceği aşırı belliydi. "He ne oldu?" Gülümsedi ve konuştu. "Ben de geleyim mi?"

Ona garip bir şekilde baktım. Annemin ve amcamın olduğu ortamda ben durmak istemezdim. Çünkü sadece kendi konularını konuşuyorlardı. Yani beni ilgilendiren bir mevzu yoktu. O yüzden genellikle telefonumla vakit geçirirdim. Derya şimdi neden gelmek istiyordu? "Emin misin?"

"Uzun zamandır anne yemeği yemedim. Hadi be geleyim." Gülümsedim. Derya annesini sekiz yaşında kaybetmişti. "Gel kız ben sana fazla fazla koyacağım hatta." Dedim. Hızlıca bana sarıldı.

"Sen bir tansein biliyorsun değil mi?" Sırıttım. "Biliyorum bana bilmediğim şeyleri söyle." Güldü. "Bana eve de koyabilir miyiz? Anne yemeği yemek istiyorum. Hazır annen buradayken."

Başımı salladım. "Kap getir gelirken. Ben sana hepsinden koyacağım. Hatta anneme diyeyim daha sonra tekrar yapsın." Ondan ayrıldım. "Sen çok iyi bir arkadaşsın."

Derya birkaç defa daha beni övdükten sonra tekrar işine dönmüştü. Ben de yanındaki koltuğa oturmuştum. Telefonumla ilgilenmeye başladım. Bu saatten sonra işim yoktu. Rahat rahat burada vakit geçirebilirdim.

Yaklaşık yarım saat sonra amcam içeri girmişti. Beni görüp yanıma geldi. "Hoş geldin kızım. Hayırdır? Gene kimi araştıracağız?" Dedi alayla. "Aşk olsun amca buraya sadece birini araştırmak için mi geliyorum?" Dedim yalancı bir alınganlıkla.

İlk SeansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin