Final

32 3 2
                                    

Bölüm şarkısı: Emre Aydın - hoşçakal

***

(Dört yıl sonra)

"Anne aykabımı giydiyiy mişin?" Gülümseyerek Lizgenin yanında gittim. "Sen babayla dışarı mı çıkacaksın Güzelim?"

Lizge başını salladı. "Payka gidecez. Hem beyat da gelcek." Berat Minel ve Kuzeyin bebeğiydi. Daha dokuz aylıktı. "Kuvey abi geticekmiş." Ayakkabılarını giydirdim.

"Beratı seviyor Musun sen bakayım?" Bayağı iyi anlaşıyorlardı. Berat bazen sadece Lizgeyle beraberken susuyordu. "Eveyt o çok datlu." Güldüm.

"Senin kadar değil." Dedi hemen babası. Berattan da kıskanıyordu kızını. Gerçi bence erkek sinekten bile kıskanıyordu.

"Hadi bakalım çık dışarı kızım ben hemen geliyorum." Lizge başını salladı ve yavaş adımlarla evden çıktı. Ev Bahçeli olduğu için onu rahatlıkla dışarıya çıkartabiliyorduk.

"Biz üç saate geliriz. Hızlı ol olur mu?" Başımı salladım. Dudağıma kısa bir öpücük kondurdu. "En güzelini yapacağına Eminim. Keşke yanında olabilseydim."

Güldüm. "Hadi ama Görkem evde kalıp bana yardım etmek istemediğine eminim. Ben götüreyim Dediğinde anında ben yaparım demedin mi?" Başını salladı.

"Tüh be fark edildim demek." Dedi alayla. Omzuna hafifçe vurdum. "Hadi git kızının yanına." Kapıyı gösterdim. Bana biraz yaklaşıp belimi kavradı. "Güzel karım benim."

Dudakları boynumda gezindi. Bir öpücük bıraktı. Ardından boynumdan çekildi. "Güzel sevgilim." Dudağımı öptüğünde onunla ayrılmak istemiyordum.

Geri çekildi. "Eğer şu an ayrılmazsak bir daha asla ayrılamayacağız. Biraz daha ileri gidersek ben daha geriye gidemem."

Bu sefer ben öptüm onu. "Görüşürüz." Dedim ve kapıyı kapattım. Gülme sesini duyduğumda ben de gülümsedim.

Şimdi sırada diğerlerini aramak vardı. İlk olarak Derya'yı aradım. Derya demek Volkan demekti. "Alo Derya nerede kaldın?"

"Az kaldı biraz trafik vardı da o yüzden geç kaldım. Volkan'la beraber beş dakikaya geliyoruz." O görmese bile ben başımı salladım. "Tamam bekliyorum."

Minel zaten birazdan gelirdi. Kuzey de parktaydı. Hakan ve Kardelen'i aramalıydım. Kardelen'in numarasına tıklayıp onu aradım.

"Ne zaman gelmeyi planlıyorsunuz acaba Kardelen Hanım?" Kardelen güldü. "Hediye aldık. O yüzden gelmem uzun sürecek. Kusura bakma. Son ana bırakmada üzerine yoktur."

"Tamam hadi hızlı olun. Hakan yanında değil mi?" Büyük ihtimalle beraberlerdi. "Evet beraber geleceğiz. Hadi bizi lafa tutma. Geliyorum ben merak etme."

Kapı çalarken sıradaki kişi Furkan'dı. Kapıyı açtım. Gelen Derya, Volkan ve Mineldi. Onları içeri geçirip Furkan'ı  aradım.

"Geliyorum Liyan. Bekle biraz. Arabadayım. On dakikaya oradayım. Mavi de yanımda. Görüşürüz." Hızlı bir konuşma olmuştu.

Arayacak başka da biri kalmamıştı. O yüzden ben de işe başlamamız gerektiğini düşünüyordum. "Hadi gençlik hiç oturmayın fazla zamanımız Yok."

Onları bahçeye yönlendirdim. "Pastayı kim alacaktı?" Bu görevi kime vermiştim. "Mert abi alacak diye biliyorum ben."

En önemli şeyi gerçekten de abime mi vermiştim? Kendime inanamıyordum. Aklıma tükürmeliydim. Hemen abimi aradım. Beşinci çalışta hala açmamıştı. Biraz daha bekledim. Tam kapatmak üzereydim ki abim hazretleri sonunda açmaya karar vermişti. "Abi neredesin?" 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 25, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İlk SeansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin