27. Bölüm "Kapıda"

73 4 0
                                    

Bölüm şarkısı: Tuğkan-ellerimde çiçekler

***

Bugün yine her zaman ki gibi mutsuzdum. Hala Görkemle bir aşama kaydedememiştik. O hala Benden nefret ediyordu.

Ama ben sadece onu uzaktan seviyordum. Bununla yetiniyordum.

"Yani artık benim yapacak bir şeyim kalmadı. Sizi beraber aynı odaya falan mı kitlesem?" Şu an öyle bir durumdaydım ki Kuzeyin saçma sapan fikirlerine bile Harika diyebilirdim.

"Mantıklı biliyor musun? Yıllardır uygulanmış Ve hep başarıyla sonuç vermiş bir taktik. Bence oluru var." Kuzey bana sen iflah olmazsın der gibi bir bakış attı.

"Şey yapalım." Biraz düşündü. "Büyü nasıl fikir?"

Gözlerim parladı. Ben bunu nasıl daha önce düşünmemiştim. "Valla olur. Hem de çok güzel olur."

Bunu dememle kafama yastık yemem bir oldu. "Kız Allah belanı vermiye senin. Nalet gele zekana. Mal hala bakıyor."

Kafama neden yastık attığını hala anlayamamıştım. Gayet güzel bir fikirdi.

"Ben en iyisi Görkem'i çağırayım Kuzey. Belki barışırız." Dediğimde gene yastık attı. "Eh yeter be atıp durma şu yastıkları. Evi darmadağın ettin."

"Sana Görkem'den uzak durmak iyi gelmemiş. Zeka seviyen iyice eksilere düşmüş senin." Baktı. Benden bir şey olmayacağını anladı. "Evet bana gerçekten Görkem gerek Kuzey. Bana İyi gelen tek şey Görkem."

"Ay aşık olmuşsun sen. Bir de hoşlanıyorum diyorsun. Acaba Görkem'i düşünmediğin bir salise var mı?" Başımı olumsuz anlamda salladım. "Yok. Sıçarken bile aklımda."

Bana senden adam olmaz der gibi baktı. Ama bu bakış benim umurumda bile değildi. "Sen Görkem'i aşkla düşünürsün ama o seni nefretle düşünür. Belki de hiç düşünmez Liyan."

Telaşla ayağa kalktım. Acaba Kuzeyin dedikleri doğru muydu? Beni Şahide'n düşünmüyor muydu?

"Ciddi misin sen?" Dedim. Kuzey çok ciddi duruyordu. Normalde çok büyük doktorlarla bile şakalaşabilecek bir yapısı vardı ama şu an hiç şaka yapıyormuş gibi bakmıyordu.

"Valla normalde ne yapıyorsun sorusuna bile Liyanı düşünüyorum diye cevap verirdi ama şimdi konuşurken baş harfin bile geçmiyor Liyan."

Kalbime bir ok saplandı. Ama bu ok kesinlikle aşk tanrısı erosun oku değildi. Keşke olsaydı. O okun götüme girmesine bile razıydım ben. Görkem beni hiç düşünmüyor muydu gerçekten?

Benim acilen Kendimi affettirmem gerek. Her gün resmine bakıp uyumaktan gerçekten yoruldum. Artık onu canlı canlı görmek istiyorum. Ben Görkem'i istiyorum. Onun elini tutmak istiyorum. Onunla sonsuza kadar beraber olmak istiyorum.

Çok mu şey istiyorum?

Durduğum yersene ayrıldım. Şu an Kuzey beni delirmiş gibi görebilirdi. Ama emin olun ben çoktan delirmiştim. Buna kimse engel olamamıştı.

Üzerimdeki pijamayı değiştirecek carim yoktu. Hızlıca hava soğuk olduğu için üzerime mont giydim. Baba kalsa ayakkabıyı bile unutacaktım ama sağ olsun Kuzey durumu anlayıp bana yardım etti. Koşarak apartmandan çıkarken bana seslendi.

"Görkem'le sevgili olmadan dönme. Valla Eve almam seni." Bu dediğine güldüm. "Ev benim zaten gerizekalı."

Binadan çıkmış arabama binmiştim. Görkem'in evini biliyordum. En az beş kere gitmiştim. Ne kadar hızlanabiliyorsam o kadar hızlandım.

İlk SeansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin