chapter three: the new student

1.2K 77 53
                                    

Odanın içinde bir metale vurulma sesi yankılanırken kızıl genç yüzünü buruşturarak yanındaki yastığı adama fırlattı. Gözü kapalı atması ile isabet etmezken görmese bile Derek'in sırıttığını hissetmişti ardından konuştu. "Buna intikam diyebilirsin şanslısın ki kurt işitmen yok hadi uyanmaya devam etmezsen buna vurmaya devam edeceğim." Rosa hızlıca kafasını kaldırırken Derek sonunda yatağın metal başlığına başka ince bir metal ile vurmayı bıraktı. "Sen kafayı mı yedin? Bunu sana en son 12 yaşındayken yapmıştım ayrıca ne işim varda uyanıyorum ki?" Derek kızın öfkeli sesine güldü ve odadan çıkmadan söyledi. "Bir lise öğrencisi olmak hadi kalk şimdi." Rosa hatırlarken öfkeyle mırıldandı. "Ah senin şu lanet köpek yavruna bakıcılık yapmam gerekiyordu, doğru."

Rosalyn sinirli halini sürdürmeye devam ederken çoktan odadan çıkmış olan Derek'in ardından yataktan kalktı ve odanın kapısını kapatarak duşa girdi.

Hazırlandıktan sonra aşağı inerken koltukta uzanan Derek'in yanından geçmeden önce hızlıca söyledi. "Köpek yavruna bakıcılık yapıyorsam okula da bırakırsın herhalde. Yürümemi söylemeyi aklından bile geçirme Derek ya da-" Derek sözünü keserek yerinden kalktı ve bıkkın bir ifade ile arabasının anahtarlarını aldı. "Anladım yeni bir büyü kitabı bulmuşsun ve üzerimde denemeyi düşünüyorsun. Yürü o zaman senden sonra işim var daha Lina." Rosa yüzünü buruşturdu ve ona cevap verdi. "Yeni bir kız arkadaş falan yapmadın değil mi lütfen bu sefer avcı falan olmamasına dikkat et." Derek ona sinirli bir bakış atarken kız arabanın yolcu koltuğunu açıp bindi. Kısa bir süre sonra okulun önüne geldiklerinde Derek inmeden önce kıza söyledi. "Eğer kendini kontrol edemezse insanların içinden uzaklaşmasını sağla." Rosa gözlerini devirirken mırıldandı. "Biliyorum biliyorum kurt adam olmayabilirim ama salakta değilim."

Rosa arabadan inerken kapıyı kapattığı gibi Derek'in arabayı çalıştırıp uzaklaşması ile tekrar gözlerini devirirken kendi kendine söylenerek yürümeye devam etti. Sonunda okuldan içeriye girerken zaten daha önceden biliyor olduğu okulun içinde ilerleyerek müdürün odasına doğru yürüdü. Birkaç dakika sonunda adam ile odanın kapısında karşılaştıklarında kıza bir gülümseme verdi ve konuşmaya başladı. "Bayan Hale siz olmalısınız. Programınızı verdikten sonra sizi sınıfınıza götüreyim." Rosa ona kafasını sallarken ikisi kısa bir sonra sınıfın kapısına geldiler adam ondan önce sınıfa girerken konuşmaya başladı. "Sınıf bu yeni öğrencimiz, Rosalyn Hale. Onu evinde hissettirin." Müdür sınıftan ayrılırken öğretmenin "Lahey'nin yanındaki sıraya geçebilirsin." dediğini duyarak sessizce kafasını salladı ve işaret ettiği sıraya yürüdü. Kıvırcık saçlı sarışın çocuğun yanındaki boş sıraya otururken çocuğun kafasını kaldırmadan önündeki kitaplara bakmaya devam ettiğini fark etti.

Bu yüzden o da umursamayıp önüne dönerken birkaç dakika sonra bakışlarını bütün sınıfın üzerinde dolaştırdığında birkaç sıra arkada tanıdık iki çocuğu gördü. Buzzcut kesimli olan çocuk kız onlara bakınca arkadaşına bir şeyler söylemeyi bırakırken kıza gözlerini kısarak baktı. Kızıl kız da ona aynı bakışı verirken tekrar önüne döndü. O sırada diğer öğrencilerin not almaya başladığını fark ederken çantasının içinde bir kalem bulmak için karıştırmaya başladı. Sonunda bulamazken çantasını yere sandalyesinin yanına bırakırken sinirle elini saçlarından geçirdi ardından yüzünün önüne doğru uzatılan bir kalemi fark etti. Elin sahibine bakarken Lahey'nin açıklamak için konuştuğunu gördü. "Sanırım unutmuşsun, al." Rosa birkaç saniye çocuğa ve kaleme bakarken sonumda yüzüne bir gülümseme otururken sessizce söyledi ve kalemi aldı. "Teşekkürler."

Isaac bir şey söylemeden kafasını sallarken tekrar önüne dönerek kızılında derse odaklanmasını sağladı. Dakikalar sonra ders biterken Rosa yerinden kalkmadan önce kalemini tekrar sarışın çocuğa uzattı. "Kalem için tekrardan teşekkürler." Isaac kaleme birkaç saniye bakarken ona cevap verdi. "Buna gerek yok, sende kalsın." Ardından yanından kalkıp giderken kızıl arkasından boş boş bakarken mırıldandı. "Ah, tamam."

Rosa yerinden kalkarken daha sonra Scott'ın çoktan sınıftan ayrıldığını görmek için sınıfa baktı ve dışarı çıktı. Dolabına giderken eşyalarının bazılarını dolaba bıraktığında yanında enerjik bir ses duydu. "Hey! Sen yeni öğrenci olmalısın." Rosa kafasını sese doğru çevirirken çilek sarısı saçlara sahip güzel bir kız olduğunu görmüştü. "Evet yeni öğrenciyim adım Rosalyn." Lydia kısa bir süreliğine yüzünü buruşturdu. "Rosalyn bu nasıl bir isim? Sana Lina diyebilir miyim Lina?"

Rosa birkaç saniye duraklarken sonunda kafasını salladı ve cevap verdi. "Ah olur zaten herkes Rosa ya da Lina der." Lydia ona gülümserken yanlarına esmer bir kız daha gelmişti. "Hey Lydia!" Ardından diğer kızı fark ederken ekledi. "Merhaba ben Allison." Rosa da ona aynı gülümseme ile cevap verirken kızın kendisine uzattığı eli tuttu.

Peter Hale pençeleri kadının boğazını parçalamaya hazır bir şekilde dururken konuştu. "Özür dile, ailemi yok ettiğin için pişman olduğunu söyle." Allison ağlayarak ve korkuyla Kate'e bakmaya devam ederken Peter devam etti. "Beni 6 yıl boyunca zayıf ve hasta yaptığın için pişman ol. Söyle hadi." Peter pençelerini kadının boğazına biraz daha bastırmaya devam ederken Kate acıyla gözlerini kapattı birkaç saniye sonra zar zor duyulan küçük bir ses ile adamın istediğini söyledi. "Özür dilerim." Peter biraz duraklarken aniden pençelerini boğazından geçirerek kadının kanının cama sıçramasına izin verdi. Allison'ın nefesi kesilirken hızlıca yere düşen kadının yanına koştu.

Aniden görüntü tekrar kaybolurken yine Allison ve Lydia'yı gözleriyle karşılaştı. Allison ve şaşırtıcı bir şekilde Lydia ona endişeli bir yüz ile bakıyorlardı. "İyi misin dalmış gibiydin seslensekte duymadın." Rosa gördüğü görüntü aklından çıkmazken kendini konuşmaya zorladı ve Allison'dan bir adım uzaklaşmadan edemedi. "Evet iyiyim gece iyi uyuyamamış olmalıyım." Lydia ona kafasını sallarken ardından konuyu değiştirdi. "Neyse bu arada okuldan sonra Allison ve ben lacrosse antrenmanını izlemeye gidecektik ve şimdi sende olduğuna göre geliyorsun. Ayrıca bu bir rica değil." Rosa itiraz etmeye çalışmazken konuştu. "Senin lacrosse ile ilgileneceğini düşünmezdim doğrusu." Lydia ona küçük bir sırıtış verdi. "Oyuncularıyla diyelim. Takım kaptanı Jackson erkek arkadaşım ve Allison'da takımdan birisinden hoşlanıyor."
Allison hızlıca ona cevap verdi. "Ondan hoşlanmıyorum sadece bir gündür tanışıyoruz Lydia."

"Bir gün fazlasıyla yeterli ama herneyse." Allison gözlerini devirirken Rosa kafasını düşüncelerden uzaklaştırmak için sordu. "O kim?" "Scott Mccall ve garip bir şekilde bu aralar harika oynuyor değil mi?" Lydia önemsiz bir şeymiş gibi söylerken Rosa şuan Lydia'nın kendisini lacrosse antrenmanına sürüklemesine sevinmişti ve ayrıca çocuğun garip bir şekilde iyi oynamasının nedenini de kolayca tahmin edebiliyordu.

*****
oyle yine gecis bolumu gibiydi butun yazma heyecanimi sezon 3e saklamis gibiyim o yuzden hala act two'a da baslamadim yazmak icin neyse okudugunuz icin tesekkurler <3

seer | teen wolf [1]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin