"Öyle güzelsin ki..." diye fısıldadı dolgun dudaklara doğru.
Kadın, adamdan işittiği sözleri yutkunarak dinledi. Çünkü adamın sesindeki o boğuk tını, onu tekrar baştan çıkarmak için en basit sebepti.
"Güzelliğini," Eliyle kadının terden yanağına ya...
İlk bölümü, asırlardır bu kurguyu bekleyen zihnininderinleri 'ne ithaf ediyorum. :)
Başlama tarihinizi buraya yazabilirsiniz.
Çağan Şengül, Mevsimler Gibi 9 Gün Önce, 09.13
Koştum.
Nefes nefese, anılarımı geri bırakıyormuş gibi koştum. Dudaklarımdan ritimsiz nefesler dökülüyordu, ciğerlerim artık durmamı söylüyordu.
Yine de durmadım, koştum.
Kulaklığımdan kulağıma ulaşan yabancı bir parçanın eşliğinde sahil kenarını turlamaya devam ettim. Uzun, siyah renginde olan gür saçlarımı tepeden toplayıp at kuyruğu yapmış olsam da, ensemdeki minik saçlar iyice yapışmıştı, hissediyordum.
Ezbere bildiğim yabancı parçanın artık sona yaklaştığını anladığım zaman, adımlarım ritimli bir koşudan çıktı. Sanki hiç yorulmamış, ciğerlerim sızlamıyormuş gibi hızlandım. Artık dudaklarımın arasından firar eden nefesler daha hızlıydı.
'Çok yorgunum,'
Dinlediğim parça son bulup rastgele yeni bir parça çaldığı anda duyduğum iki kelime, zemine hızlı basan adımlarımı bir anda yavaşlatmaya yetti. Göğsüm şiddetle kalkıp indi.
'Beni bekleme kaptan.'
Sertçe yutkunarak adımlarımı tamamen durdurup ellerimi dizlerime yasladım ve sık nefesler alıp vermeye başladım.
