10. Bölümm

1.2K 38 4
                                    


*******

Hani böyle bir ortamdır ya uçurumun kenarındasınız kımıldasanız düşeceksiniz dursanızda bir süre sonra rüzgar sizi düşürecek her halükârda öleceksiniz kendiniz mi atlarsınız yoksa kendinizi rüzgara mı bırakırsınız?

Tercih sizin!

Fırat silahını bir bana bir abime çeviriyordu.
Abimde ondan kalır değildi oda silahını çıkarmış Fırat'a doğrultmuştu.
Salona baktığımda Fırat'ın adamları abimin adamları hepsi birbirine silah doğrultmuş en ufak bir kıvılcım burada bir kaosa sebep olabilirdi.

Aslına bakılacak olursa kıvılcım Fırat'ın gözlerinden çıkıyordu da neyse!

Abim beni arkasına almaya çalışsa da abime müsaade etmedim bugün burada ya hepimiz ölecektik ya da hepimiz yaşayıp birbirimize müsamaha edecektik.

"SEN KİMSİNDE BENİM MEKANIMA BASKIN YAPIYORSUN LAN! KURALI DA BİLİYORSUN BUGÜN YA SEN ÖLECEKSİN YA DA BEN"
Abimin söylediği şeyle kanım çekilmiş gibi hissediyordum.

Abimin  ölmesine asla izim veremem abim benim annemden sonra tek yakınım.

"BİLİYORUM KURT ŞİMDİ! SERA YANIMA GEL SANA GELİNCE ÖLDÜRMEM AMA SAKAT BIRAKABİLİRİM"

Ne diyorlar lan bunlar Allah aşkına!
Abim beni daha çok arkasına çektiğinde daha çok kolunu tutundum..

Hayır ben annemi kaybettim birde abimi kaybetmek istemiyordum.

"Çok beklersin kartal Serayı hiç bir zaman sana vermeyeceğim. Ne yaptın nasıl eve hapsettin onu bilmiyorum ama bunu da öğreneceğim zamanı geldiğinde de cezanı keseceğim. Bunu o kıt beynine sok" deyince Fırat daha çok sinirlenmişti. "KES LAN SESİNİ İKİNİZİ BİRDEN BURAYA GÖMECEĞİM."

Bana dönüp
"DEMEK BENİM DÜŞMANIMA ÇALIŞIYORSUN ÖYLE Mi?"

Tek kelime etmedim. Etmeye değer biri değildi. Öleceksemde ölürdüm ondan mı korkacaktım. Gün gelecek bunlar için benden özür dileyecek doğru bende ne kadar safım o' Fırat Türkbey' o gururu yere düşse eğilip almaz.

Fırat elindeki silahı sıklaştırdığında etraf çok sessizdi.
Dış kapı bir anda açılınca gelen kişiyle herkes şok olmuştu.

Bu toplantıdaki bastonlu amca...

Bastonlu amca o gür sesiyle "NOLUYOR BURADA NE BU HÂL İNDİRİN ŞUNLARI" diye bağırınca Fıratta abimde ikiletmeden silahlarını indirmişlerdi.

Adam bir bana birde abime bakınca yanımıza geldi silahları bırakmıyorlardı. Bastonlu amca önce Fırat'ın elindeki silahı alıp birlikte geldiği yanındaki adama vermişti aynı şeyi abim içinde yapmıştı.

Nedense şuan mutluydum ama gergindim de.

Sakince pekte sakin değildi ama olsun adamın olaya el atması güzeldi çünkü burada kan gövdeyi götürecekti.

İyi olmuştu.

Şuan karşımda Fırat yanımda abim tekli koltukta da bastonlu amca duruyordu.

"Artık biriniz bana burada neler oluyor anlatacak mı?"

"Dede sen karışma bu iş bugün burada bitecek" dediğinde sadece bana bakıyordu.

" Kes sesini sen beni buradan kovuyor musun? "

"Hâşâ dede o ne demek ama burada oynanan oyun ne senin aklına gelir ne de benim! şerefsizlikte mastır yapmış bunlar" tükürürcesine yüzümüze bakıyor yüzümüze yüzümüze söylüyordu. Abimde bende aşırı rahattık ve bu onu daha da sinirlendiriyordu.

MAVİ GECE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin