22.Bölümm

454 22 1
                                    

*******

FIRAT TÜRKBEYDEN

Çaresizlik nasıl bir duygu iliklerime kadar hissediyordum.

Her yeri  yakıp, yıkıp geçmek içimdeki nefreti bile söndürememişti.
Bütün düşmanlarımın mekanlarını indirmiş  canlarıyla tehtid etmiştim

Masadaki, bana ters giden herkesin canını almıştım ama yinede bulamamıştım.

Bulamamak beni dahada kızdırmış varlığıyla bana rahatsızlık veren herkesi yok etmiştim.

Yer altı dünyasınında eceli olmuştum.

Ama yoktu.

Sanki yer yarılmış yerin dibine girmişti.

Kaç hafta olmuştu artık günleri saymayı bırakmıştım.
Sağ mı ölümü hiç bir haber alamıyorduk.

Kendi gittiyse eğer neden Esma'nın cenazesine katılmadı ki?

Hastaneden giderken' Kafamı dinleyeceğim, arkadaşımın ölümünü kaldıramadım hele ki benim yüzümden ölmesi beni bitirdi   gözümün önünde  kollarımda onu kaybederken elimden hiç bir şey gelmemişti ben arkadaşımı toprağa koyamam yapamam benden bunu istemeyin lütfen benim için bir  şey yapın ve beni aramayın zamanı geldiğinde ben çıkacağım'yazıp bırakıp gitmişti.

Günlüğündeki yazıyla bu yazıyı karşılaştırdığımda onun olmadığı anlaşılmıştı.

İşte o zaman anlamıştım biri bize oyun oynuyordu ama kim?

Sonra yurt dışına çıktığına dair bilgiler almıştık ama biliyordum o değildi.  Güvenlik kameralarından izini sürmüş onun adına uçağa binen kadını bulmuştuk.
Evet onun saç rengi onun boyunda yani anlayacağınız Sera'nın bütün fiziksel özelliklerini barındırıyordu ama  sonra onun olmadığı anlaşılmıştı.

Hastanedeki güvenlik kameraları da o saatte ne hikmetse bozulmuştu.
Bunların hepsi bir araya gelince  kurmaca olduğu çok bariz belliydi.

Peki neredeydi bu kız?

Nasıl bu kadar iyi saklıyorlardı aklım almıyordu.

Çıldıracağım.

Masanın üzerinde bulunan herşeyi yere itip koltuğa tekme atmaya başlamıştım.

Ya gidip birini öldüreceğim ya da böyle sinirimi çıkaracaktım.

Yoktu hiç bir yerde yoktu.

Bulamıyordum.

Bulamıyorsam eğer demek oluyor ki yeteri kadar güçlü değilmişim ve bu beni daha da sinirlendiriyordu.

Telefonum çaldığında ceketimin cebinden çıkarıp arayana bakmadan cevaplamıştım.

"Evet"

"Serayla alakalı birşey bulabildin mi?" kurttu.

"Hayır sende bir gelişme var mı?"

"Yok Allah kahretsin yok"

"Tamam  gelişme olursa haber et"

"Fırat eyvallah kendi kardeşin gibi arıyorsun sağol bunun karşılığını fazla fazla alacaksın"

"Kurt o benim kardeşim değil ve zırvalamayı kes"

"Tamam önce bilmiyordun ama şimdi biliyorsun artık o seninde kardeşin hem ne demek o yardımının elbet bir bedeli olacak keyfinden aramıyorsun herhalde"

"Arda beni yanına getirme karşılık falan yok kurcalama ve o  BENİM KARDEŞİM FALAN DEĞİL"

"Tamam sakin ol lan ne bu sinir neyse sonra görüşürüz" dediğinde yüzüne kapatmıştım.

MAVİ GECE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin