Düşmanın Oğlu - Gay

Otuz

Yazar'dan;

-Gelebilir miyim baba?

-Gel Sedat.

-Şu meseleyi konuşacaktım seninle, biliyorsun yarım kaldı Aziz meselesi. Adam tuttuk kurtulalım diye şerefsiz dokuz canlı çıktı resmen! Ondan kurtulalım derken Deniz vuruldu birde. Bir süre bekleyelim dedik ama ne yapacağız?

-Beklemeye devam edeceğiz. Bunun şimdi Deniz ile arası bozuk diye kesin birşey falan hatırlamaz bu stresle.

-Doğru diyorsun..
Stres ve üzüntü iyileşmesini geriletebilir.

Diyerek sırıttığında babası kaşlarını çatmış bir şekilde Sedat'ın yüz ifadesini izledi bir süre.

-Ne geçiyor yine o aklından?

-Yakında öğrenirsin.

-Sedat! Anlat hemen, ne planıyorsun?

-Ya sakin, yok birşey. Tehlikeli sularda yüzmeyeceğim bu kez. Madem sinir, stres, üzüntü gibi duygusal tepkiler durumunun ilerlemesine engel biz de o zaman buradan yürürüz.

Dediğinde bu kez babası Kazım ağa'nın da yüzünde hafif bir tebessüm
belirmişti.

***

-Seçtiklerimi konağa gönderirsiniz.

Züleyha elinde ki poşetler ile çarşıda bulunan giyim dükkanlarından birinden çıkarken kapıda Deniz'in abisi Emirhan ile karşılaşınca duraksadı.

İkisi de birkaç saniye birbirlerini izlerken Emirhan sessizliği bozdu.

-Züleyha?
Merhaba...

-Merhaba!
Nasılsın, daha iyi misin?

-İyiyim teşekkür ederim. Alışverişden mi?

-Evet.
Bu arada kusura bakma cenazeye gelemedim o ara kendimi pek iyi hissetmiyordum tekrar başın sağolsun.

-Sağol.
Ayrıca önemli değil.

-Ee sen ne yapıyorsun burada?

-Yeni dükkanlar açılacak ya onların işleri bitti mi diye kontrole gelmiştim.

-Anladım. İş ile ilgili yani..

-Öyle.
Bu arada zamanın varsa çıkışta ki çay bahçesinde bir çay içebiliriz tabii eğer istersen.

-Çay?

-Evet. Sonuçta Deniz ve Aziz'den sonra çifte akraba olduk artık. Birlikte görünmemiz sorun olmaz bence.

-Olabilir aslında. Ben de biraz dinlenmiş olurum gez gez yorulmuşum.

Emirhan,
Züleyha'nın söylediklerine sıcak bir gülümseme ile karşılık verdiğinde beraber çay bahçesine doğru yürüdüler.

Aslında yıllar önce aşklarının arkasında durmadığından dolayı Züleyha hala çok kızgındı Emirhan'a ama onu gördüğünde tüm kızgınlıklarını, tüm dikenli yanlarını bir anlıkta olsa kenara bırakıyordu.

Çok sevmişlerdi zamanında birbirlerini. Çocukluktan beri birbirlerine besledikleri duygular zamanla dile gelirken Tuğrul ağa'nın oğlu, Züleyha ve diğerler çocukların da amcası olan Demir Soykan'ın ölümü ile büyük bir engele takılmıştı aşkları.

Bu ölümden Deniz ve Emirhan'ın babaları Hikmet Soykan sorumlu tutulup hapise atılırken, iki aile birbirine düşman iken nasıl bir araya gelebilirlerdi ki?

Gelemediler de zaten..
Emirhan'ın annesi Hacer hanım durumu öğrendiğinde kısa bir süre içerisinde onu Dila ile evlendirmiş ve iki ailenin birbirine tekrar düşmemesi için Emirhan da istemeye istemeye razı gelmişti bu evliliğe.