Düşmanın Oğlu - Gay

Yedi

Uzun bir bölüm oldu,
Gramer hatalarım varsa görmezden gelin lütfen❤️

Keyifli okumalar:)

-

Önümde duranlardan ufak ufak tabağıma almaya başladığımda Aziz de amcası, babası, kardeşleri ve kuzenleri ile beraber iş konuşmaktaydı. O sırada diğer tarafımda oturan Gülendam'ın fısıldayışı ile yüzümü ona döndüm.

-Şşt taze damat naber?

Bu kadının çenesi de hiç çekilmiyordu.

-İyi abla senden?

-Ay ablan kurban olsun sana.

Diyerek diğer gelinlerin göreceği bir şekilde koluma dokunup havasını atarken kadının ilgi manyağı olduğunu çoktan anlamıştım bile.

Nasıl olsa zorla bana abla veya yenge dedirteceği için de önden söyleyerek kurtulmuştum bu gereksiz muhabbetten.

-Bak sana bizimkileri tanıtıcam şimdi. Ay çocuktun sen gelir oynardın şu avluda ben yeni gelindim tabii ama dün gibi hatırlıyorum.

-Ben hatırlamıyorum kusura bakma.

-Ay yok canım nerden hatırlayacan. İki yaşında falandın Sude ile aynı yaşlardaydın. Yani o dönemleri hatırlamaman normal.

-Sude?

-Benim kız. Üniversiteye hazırlanıyor kursa gidiyor o yüzden kalmıyor kahvaltıya ama gelince görürsün. Gerçi düğünde tanışmıştınız ama sen nerden hatırlayacan tabii o kadar insan vardı.

-Evet doğrusu hatırlamıyorum.

-Olsun gülüm zamanla tanırsın herkesi. Aziz abinin anne ve babasını biliyorsun. Beyhan yenge ile Ünal ağam.

-Evet biliyorum.

-Bak şurada oturan kız var ya hani yeşilli.

-Ee?

-O senin Görümcen oluyor. Züleyha adı. Onun hemen yanında oturan da Serdar ve onun yanında oturan da eşi Vildan.

-Serdar kim?

-Aziz'in kardeşi.

-Şu kim peki?

-Ayaz o. Azizlerin en küçüğü. Şeydir o biraz farklıdır zihinsel olarak.

-Farklı derken düşünce yapısı olarak mı?

-Yok ablam hasta o. Ama temiz saf çocuktur Ayaz tıpkı bir çocuk gibi. Yanında oturan da eşi Aydan. Vildan ve Aydan kardeşler bu arada.

-Anladım.

-Kazım ağayı da biliyorsun? Hemen yanında oturan kadın Handan. Anam yani.

-Biliyorum.

-Şurada oturanlar da Kazım ağamın diğer oğulları yani kayınımgiller. Ferhat ve Tuncay. Ferhat evli yanında oturan şu sarı saçlı suratsız olan da karısı Ayşe.

-Tuncay bekar o zaman?

-Evet.
Bak şurda oturan kadın da-

-Ümrah hanım?

-Aynen bak hatırlıyorsun. Halanın da bir oğlu var Mehmet. Tuncay bir Mehmet iki. İkisinin de düğününü yapamadık gitti. Zaten bunlar çocukluktan birbirlerinden ayrılmazlar. Bak hele bak Tuncaya nasıl oynuyor tabağındakilerle sanırsın sevdiceği askere gitmiş genç kız.

Dedi elini ağzına kapatıp kıkırdayarak.

-Mehmet ile araları çok iyi o zaman?

-Çokkk. İkizler diye hitap ederiz biz onlara. Mehmet büyük gerçi Tuncay'dan ama. Çocukluktan beri hiç ayrılmazlar o yüzden öyle deriz. Mehmet nereye bizimki oraya. Kendi ağabeylerinden bile daha yakın Mehmet ile. Mehmet desen Ümran halanın tek çocuğu kardeş yok tabii ondan bu kadar yakınlar.