Yirmi dört

13.4K 989 324
                                    

Birazcık geçiş bölümü birazcıkta eğlenceli bir bölüm olsun istedim. Umarım başarabilmişimdir :)

Keyifli okumalar❤️

_

Okuduğun mektubu katlayarak hızlıca cebime sıkıştırıp şirketin yolunu tuttum.

Şirkete vardığımda dosyayı kapının dışında oturan sekreterin masasına bırakıp Aziz'e acil ulaştırması gerektiğini söyleyip ayrıldım oradan.

Kafam karman çorman olmuşken bir de karşılaşmak istemiyordum Aziz ile.

Eve gelir gelmez direkt odaya çıkıp teyzemi aradım ve olanlardan bahsettim.

-Ben ne yapacağım teyze?

-Ne yapmak istiyorsun? En son boşanıp ayrı eve çıkacağım diyordun mektup sonrası düşüncelerini değiştiren birşey oldu mu?

-Yani bilmiyorum ki. Tamam biliyordum Aziz'in bana karşı bir takım hissleri olduğunu ama söyledikleri çok farklı, çok anlamlı. Yani sadece benden etkilenmemiş olaya çok farklı bakmış kafasında.

-Farklı derken?

-İşte yaptığım bir sürü şey. Onu doktora gitmek için ikne edişim, Umut ile ilgilenişim, ilk hatırladığı anının benimle ilgili oluşu ve yaşadığımız iyi olan tüm anımızın ona iyi geldiğinden bahsetmiş. Onu ve Umutu iyileştirdiğimi yazmış.

-Ama zaten öyle değil mi?

-Öyle mi ki?

Dediğimde telefonun diğer ucundan gelen kahkaha sesini bir an algılayamadım.

Evet durumum gerçekten de komikti.

-Ahh kuzum benim. Sen gitmeyi istemiş olsaydın, bu yönde karar vermiş olsaydın hiç düşünmeden, arkana bile bakmadan giderdin.

-Yani kalmak mı istiyorum?

-Bilmem, kararı verecek olan sensin. Ben sadece kafan karışıyorsa demek ki tam olarak kararını vermemişsin diyorum. İyice düşün, şans vermek istersen ver. Zaten gitmek istersen de Aziz önünde engel olmaz.

Teyzemin söylediklerinden sonra bir süre cevap vermeyip düşündüm.

Ona gerçekten bir şans vermek istiyor muydum?

Dahası o benim için zoraki evlendirildiğim bir adamdan daha fazlasını ifade ediyor muydu? Kafamda ki tüm bu sorulara cevap bulmadan ona şans verip vermeyeceğime nasıl karar verecektim ki?

-Kuzum orada mısın?

-Hı, bur- buradayım teyze düşünüyordum da.

-Neyi?

-Bilmiyorum. O kadar karışık ki kafam ne düşüneceğimi, ne yapmam gerektiğini şaşırdım.

-Yani benim fikrimi soracak olursan eğer gerçekten Aziz'in iyi birisi olduğunu ve onu sevecek olanı mutlu edeceğini düşünüyorsan bir şans vermekten zarar gelmez. Sonuçta bir gün gideceğini sadece sen ve o biliyordu. Konakta değişen birşey olmayacak ki..
Denersiniz, baktınız olmuyor yine bir şekilde ayrılır ayrı eve çıkarsın. Tabii dediğim gibi Aziz'in sana olan tutumuna bağlı bu durum. Bana anlattıklarına ve benim gördüğüme göre efendi bir çocuk. Ama onunla aynı evde hatta aynı odada kalan sensin yavrum, huyunu suyunu sen biliyorsun. Ona göre düşün, sonra konuşuruz yine olur mu?

-Tamam teyze haberleşiriz gelişmeleri. Kapatıyorum ve seni çok seviyorum.

-Ben de seni birtanem. Kendine dikkat et.

Düşmanın Oğlu - GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin