Kulaklıkla sakin süren bir müzik dinlerken geçtiğimiz yolları, sakızımı patlatırken izliyordum. Yeşillik güzeldi bazı yerler de gördüğüm kuzularla son durağın nerede olacağını merakla bekliyordum. Çünkü canlı ilk kez kuzu falan görmüştüm, ki gittikçe artan sürü yoğunluğu da vardı.
Bazen geçtiğimiz yollar da burnuma dolan tezek kokusuyla istisnasız geldiğim için pişman oluyor gibi oluyordum ama kamp yerine gitmeyle Taehyung'la aynı çadırda olmayı hayal ettiğim için pişman olmaktan vazgeçiyordum.
Dışarıyı izlemeye devam ederken ellerim arasında ki telefonumun ekranında açık olan fotoğrafa bakıp daha da aşağılara inmeden edemiyordum. Vakit geçsin diye Taehyung'un fotoğraflarına bakıyordum ve her gün gördüğüm adamla fotoğrafta ki adamın birbirinin aynısı olduğunu her defasında anlamak zorlaşıyordu.
Doç.Dr.Kth: Paris'ten güzel anılarla.
Mesela bu fotoğrafta fazla cazibeliydi. Ayaklanıp köprücük kemiğini öpmeye gitmek isteyeceğim derecede bir vahşetti. Üzerinde ki hırkası onu çok değişik gösteriyordu, gerçek hayatta hep takımıyla geziyordu ve bu onu otoriter bir tip gibi gösteriyordu.
Bilemiyorum, karışıktı işte her şeyi. Belki de doktorum olduğunun yanı sıra bu gizli havası yüzünden kafayı onunla bozmuştum, bozmaya devam ediyordum. Bilmiyordu ama kokteyl gecesinin sonun da ve ondan sonra ki gün yatağımda onun adıyla kendime zevk verdim.
Bu sadece mastürbasyon değildi, daha da ilerisiydi. Koleksiyonumdan aletler kullanacak kadar ilerideydi. Sadece gecelere sığınmış onun adı ve onun görüntüsü vardı. Onu tanımadan öncesi gibi sabahı mı akşamı mı mastürbasyonla harcamıyordum, azalmıştı ama yine onu her gece isteye bilecek kadar tetikteydim işte.
"Jimin bize katılsana!" kulaklığımı çekip hwa'nın dediğiyle telefonumun ekranını anında kapayarak istemsiz gözlerim büyürken ona baktım.
"Korktun mu?" deyip bileğimi tutmasıyla bileğimi kendime çekip başımı hayır anlamında salladım.
"İstemiyorum, siz devam edin." diyerek bakışlarımı yine dışarıya yönlendirdim.
Onlar gibi karavan ilerlerken ayakta dans edip şarkı çığıramazdım. Zaten sabahın dokuzunda uyanıp, on da yola çıkmıştık. Üzerine bir de iki saattir yoldaydık, hiç enerjim ve eğlenme isteğim yoktu.
"Ay sen de ne donuksun be, boşver hwa!" diye bağıran yuna ile onu umursamamayı seçerek bakışlarımı yoldan çekmedim.
"Doğru konuş yuna." şarkının kapanmasıyla duyduğum Taehyung'un, sesiyle bakışlarım elimde ki telefonuma indi.
"Off ama hyung, hiç eğlenceli değil."
"Eğlenceli olmaması üzecek kelimeler söyleme hakkını sana vermiyor." demesiyle herkes yerlerine oturmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
⚜︎You Are My Home⚜︎
FanfictionDoyur beni seninle, yürüyemeyecek hale getir beni... Doç. Dr ve hastası en fazla, ne kadar ileriye gidebilirdi ki? Doctor #4 minv #1 taemin #1 sad #7 psikoloji #9 bxblove #6 sad #2 vmin #13 Başlangıç: 06.Mart.23 Bitiş: 18.Mayıs.23