⚜︎You Are My Home⚜︎

43. ✔ ꙳Superman꙳

İki ay sonra

"Taehyung, dokunma dedim!" Jimin, Taehyung'la geldiği park'ta çıldırıyordu. Taehyung üzerine giydiği kıyafet yüzünden Jimin'in, elinden ceketini alma çabaları sayesinde Jimin'in kızıp çıldırmasına olanak sağlıyordu.

"Anlamıyorum yani, ne var böyle dursan sanki?" Jimin konuşurken huzursuz bir şekilde olduğu yerde çırpınmıştı. Taehyung, Jimin'in çıkışmasıyla ise bakışları şaşkınlık şeklini almış bir halde bakmasıyla, beyaz tenli kıkırdamıştı. Ardından küçük bir eliyle sevgilisinin omuzuna şaplak atıp, yanağına uzanarak, yanağını tatlı niyetine ısırmıştı.

"Bakma bana öyle şapşal."

"Jimin, üzerimde Superman kıyafetiyle duruyorum ve sen ne var böyle dursan diyorsun. Ah bir de tatlı tatlı davranıyorsun cidden deli ettin beni." derken Taehyung, Jimin'e çıkışıp, uzayan saçlarını eliyle geriye doğru yatırmıştı.

"Ne olmuş yani? Benim superman'ım olduğunu insanlara gösteriyorsam? Sana dedim kazanırsan dediğimi yaparsın diye-" demiş miydi?

"Taehyung, söylemiş miydim?" Jimin durgunlaştığı sırada soru sorarken bakışları Taehyung'un, üzerinde superman simgesi olan göğsüne kaydı.

"Jimin, söylemiştin tabi ki. Oyunu sen kazandın ve ben bu haldeyim ah cidden." Taehyung gerçeğin defterde ki yapmak istediklerini gerçekleştirmiş olduğunu, hatırlamayan oğlana söylemedi. O nasıl hatırladıysa, oyununa devam etti.

"Tamam, tamam! Hadi şimdi beni superman, nasıl sevgilisini kucağında taşıyorsa sen de taşıyacaksın." jimin söyledikleriyle dayanamayarak kahkaha atmıştı. Taehyung ise bir hız kahkaha atan oğlanı kucağına alıp, etrafında dönerek kucağında ki oğlanın kıkırtıların etrafa yayılmasını sağladı.

Çocuklar gördükleri ikili sayesinde kahkaha atarken, aileleri gazetelerden tanıdıkları kişilere şaşkınlıkla bakıyorlardı. Taehyung kucağında ki oğlanı daha hızlı dönderip Jimin'in, çığlık atmasını sağlamasıyla anında duraksayarak başını geriye yatırmış, gözleri kapalı tebessüm eden oğlanın kendine gelmesini beklemişti.

"Superman'ım hadi beni şu karşılıklı salıncağa götür. Birlikte sallanalım tamam mı. Sonra dondurma yiyelim, sonra kaydırakta kayalım. Sonra beni tekrar uçur!" diyerek tatlı tatlı konuşan oğlanı Taehyung dudağından kimseyi umursamadan öpüp, dediklerini yapmıştı.

Salıncağa giderek Jimin'i, oturtmuş karşısına da kendisi geçerek yavaş yavaş sallanmaya başlamışlardı. Jimin ayaklarıyla, hızlanmaya çalıştıkça Taehyung ayaklarını direyerek salıncağı yavaşlatıyordu, çünkü bir anda tutmayı unutursa düşebilirdi güzeli.

"Taehyung, hızlı salla şunu!"

"Olmaz Jimin, hızlı sallanmayı sevmiyorum ben." hastalığını unutan oğlana, tekrar ufak bir yalan söylerken Taehyung oyuncu bir şekilde omzunda asılı olan pelerinini silkmişti.

"Çocuk musun sen? Baksana çocuklar bile hızlı sallanıyor." diye ısrar eden Jimin'le, Taehyung inadına daha da yavaş sallanmaya başlamıştı.

"Ben çocuk değilim, yetişkinim ve seni sallıyorum şuan."

"Taehyung, o çocuk ne yiyor? Bana da alsana lütfen-lütfen." Jimin gördüğü çocuğun elinde tuttuğu kağıt helva ile parmağını uzatarak kağıt helvayı göstermişti.

"Kağıt helva mı istiyorsun?"

"Evet-evet! Acaba tadı nasıl? Neden bana hiç almadın pislik?" Jimin küçükken annesinin aldığı ve yediği kağıt helvaların tadını ve cismini tamamen unutmuştu. Taehyung'a yaptığı tatlı isyandan sonra salıncaktan kalkarak kağıt helvacının yanına yürümüştü.