29. ✔ ꙳Ben neredeyim?꙳

418 38 26
                                    

"Evet şuan boş bir edebiyat öğretmeni kontenjan'nımız yok malesef ki. İsterseniz telefon numaranızı bırakın biz size boş bir alan açıldığı zaman
haber veririz." diyerek beni yanıtlayan müdür beyle yanaklarımı şişirerek oradan da ayrıldım.

Öğretmenler gerçekten zor iş bulurken, atanamamaları da bu sebepten di galiba. Resmen her alan doluydu, ve çoğunluğa iş yoktu. Artık ne zaman atarlarsa mesleğinin başına öyle geleceklerdi galiba.

Ya da ben kendimi kandırıyordum. Kim bilir babam herkesi tembihlediği, gibi bu okulları da tembihlenmişti.

Bu yüzden düşünceler iliklerime kadar beni rahatsız ederken, rahat bir nefes almak için liseden çıkıp, bir kafe bakındım. Kahve falan rahatladırdı artık beni. Kaç saattir yürümüştüm ve hepsi boşa çıkmıştı. Hayır yani anlamıyorum madem yer yok neden telefon da söylemeyip, görüşmeye gelin diyorlardı ki?

İnsanları deli ederlerdi.

Küçük bir kafe'ye girip cam kenarı bir masaya oturdum. Ardından elimi kaldırıp garsonu çağırarak kendime bol sütlü kahve söyledim. Ardından telefonumu cebimden çıkartıp, beni arayan ama görüşme de olduğum için bakamadığım Taehyung'u bu sefer ben aramaya başladım.

Bu gün onunla birlikte çıkmıştık evden ve beni okula yakın bir cadde'de bırakıp, hastaneye gitmişti. Aslında kendim gelebilirdim ama bırakmamıştı işte beni. Hiç böyle iş aramadığımdan benim için endişeleniyordu, bunu sabah kırk kere boşver arama iş demesinden anlamıştım ama tabi ki kararımdan vazgeçmemiştim.

"Alo Jimin?" telefonu meşgul hissettirdiği ses tonuyla açmasıyla genzimi temizleyip konuşmuştum.

"Taehyung, beni aramıştın ama bakamadım. İyi misin?"

"Ben iyiyim bebeğim, seni merak ettim ne yaptın diye."

"Galiba bir süre daha bana bakmak zorundasın. Kontenjan doluymuş, hiç part time elaman aranıyor kağıdı da görmedim, bir kafe'ye elaman olarak girsem."

"Of Jimin boşver. Eve git sadece şuan neredesin?"

"Imm Bella, diye bir kafe de. Sen ne zaman geleceksin eve?"

"Aşkım dört gibi evde olurum demiştim ya seni bırakırken." demesiyle alnımı ovdum.

"Kusura bakma, bu günler de unutkanlığım üzerim de. Saat şuan iki az kalmış neyse ki?"

"Evet güzelim. Şuan meşgülüm ama aklım seninle meşgul. Gözlerini özledim ama kapatmam gerek tamam mı?" demesiyle kalbim sayesinde bir kez daha kıvılcım etkisi yaratmıştı içim de.

"Tamam ben de seni seviyorum ve özledim..." diyerek onunda beni sevdiğini duydum ondan. Sonra telefonları kapadığımız da önüme gelen kahvemle instagrama girip biraz bakınmaya başladım...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
⚜︎You Are My Home⚜︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin