DERT | Yarı Texting

2.1

Eve geldiğimizde Aras elini omuzuma atarak yürümeme destek oluyordu. Şeyma teyzem çok geçmeden kapıyı açtığında Aras yine bana yardım etmiş, kaldığım odaya getirmişti beni.

"Tamam," dedim nefes nefese. "Buradan sonrasını kendim halledebilirim, sağol."

"Bok halledebilirsin," diye homurdandı. Kolumdan tutarak nazikçe yatağa ittirdiğinde "Otur şuraya, kremi süreceğim." dedi.

Kaşlarımı çattım. "Bana emir verme."

"Sana emir vermiyorum çirkin. Sırtına kremi süreceğim diyorum."

"Bu emretmek oluyor zaten ahmak."

"O zaman sana emrediyorum Eliz," dedi dişlerini sıkarak. "Arkanı dön. Kremi süreceğim."

Kaşlarım daha derin çatıldı. "Bana emir veremezsin!"

"Ya Eliz anlıyorum benimle inatlaşmayı çok seviyorsun ama ben de yorgunum ve uyumak istiyorum! Şu işi bitireyim siktir olup gideceğim, tamam!" diye bağırdı. Kollarımdan tutup ters çevirdi beni ve arkamı ona dönmemi sağladı.

Ağzımı açıp ona saydıracağım sırada nasıl anladı bilmiyordum ama "Kapa çeneni," dedi. "Eliz konuşma yoksa seni kanata kanata susturacağım."

Sustum.

Tişörtümün arka kısmını yukarı sıyırıp sırtımı açığa çıkarttığında hareketleri birkaç saniyeliğine dondu. Sırtımın halini merak ediyordum ama kendimde bakacak cesareti bulamıyordum.

Aras kremin kapağını açıp parmağının ucuna sürdüğünde parmağı sırtımda gezinmeye başlamıştı. Çiziklerin olduğu yerlere sürüyordu ve istemsizce karnım içeri doğru çekiliyordu. Kremi sürdüğü yerler yanıyordu ve acıyordu çünkü.

"Rahatla," dedi yavaşça. "Bunu sürelim, geçecek yavaşça."

Belli belirsiz tuttuğumdan habersiz olduğum nefesimi dışarı saldığımda gözlerimi kapattım bu sefer. Aras parmaklarını sırtımda gezdirerek okşuyor ve ovuyordu. Bu ise benim uykumu getiriyordu.

Parmağı yavaşça sırtımdan ayrıldığında beni tekrar kendisine çevirdi ve bu sefer kollarıma krem sürmeye başladı. Ben onun yüzünü incelerken o odaklanmış bir şekilde koluma kremi sürüyordu. Odanın kapısı o sırada tıklatılınca içeriye eniştem ve teyzem girmişti.

Teyzem yanıma yaklaşıp yatağın ucuna oturdu ve çiziklere baktı. "İyi misin Elizciğim? Bir şeyin yok ya?"

"Daha iyiyim teyze." diye mırıldandım kısaca. Başımın üzerini öpüp ayaklandı. "Bir şeye ihtiyacın olursa seslen kızım. Dikkat et kendine tamam mı? Aras sana yardımcı olur zaten. Bu gece yanında kalsın."

"Gerek yo—"

"Kalırım anne. Krem işi bitmek üzere zaten." dedi Aras sözümü hızlıca keserek. Eniştemle göz göze geldiğimde gülümsemiş, bende gülümsemesine karşılık vermiştim. Daha sonra ikisi de odadan çıkmışlardı.

Aras ayaklanıp ellerini silkeledi. "Bitti," dedi. "Ben ellerimi yıkayana kadar pijamalarını giy."

"Ne?"

Göz devirdi. "Pijamalarını giy Eliz. Ellerimi yıkayıp geleceğim."

"Gelmene gerek yok."

"Ama var."

Cevap vermeme izin vermeden odadan çıktığında gözlerimi devirip ayaklandım. Kıyafet dolabıma doğru ilerleyip dolabın kapağını açtım ve kendime gri renkli şort ve beyaz renkli tişört seçtim. İkisini de giydikten sonra yatağıma uzandım. Tişörtün uzunluğu şortu geçiyordu bu yüzden şort gözükmüyordu.

Kapım çalınmadan açıldığında içeriye Aras da girmişti. Göz göze geldiğimizde eli kapı kolunda öylece durdu ve beni süzdü. Bende ona baktım. Gri bir eşofman ve beyaz bir tişört giymişti.

Kıyafetlerimiz fazlasıyla... benzerdi.

En sonunda kapıyı kapatıp yanıma yaklaştı ve gözleriyle duvar kenarını işaret etti. "Kay."

"Yoo?" dedim sorarcasına. "Çok istiyorsan sen oraya geç."

"Eliz," dedi nefesini seslice verip. "Kay."

"Emir mi veriyorsun sen bana?"

"Kayar mısın?"

"Yok," dedim sırıtarak. "Kaymıyorum. Kaydırak mı burası?"

"İlkokul seviyesinde esprilerini kendine saklarsan sevinirim Eliz. Kay."

"Ya Aras lütfen uğraştırma beni, git yatağına."

"İyi," dedi arkasına dönerken. "Giderim yatağıma orada yatarım."

Gideceği sırada bileğini tutup yatakta oturur pozisyona geldim. "Dur, dur," dedim hızlıca. "Tamam gel ya. Kıyamadım."

Suratında belli belirsiz sırıtma olurken battaniyenim içine girip duvar kenarına geçtim ve iki elimi yanağımın altında birleştirerek ona döndüm. O da yatağıma yatıp benim gibi bana döndü. Bir eli yanağındayken diğer öylesine battaniyenin dışında duruyordu.

"Ne güzel eski günlerdeki gibiyiz değil mi?" diye fısıldadım.

"Biz hiç beraber uyumadık çirkin."

"Uyumuşuz gibi davran o zaman salak," diye homurdandım. "Söylediğim şeyi bozmasana."

"Tamam," dedi usulca. "Bayadır da beraber uyumuyormuşuz. Bunu tekrarlamamız gerek."

"Daha uyumadık bile Aras."

"Söylediğim şeyi bozmasana çirkin."

Sustuk ikimizde. Yanağımın altındaki bir elimi kaldırıp tereddütle saçına doğru uzattım. Dokunduğumda tepki vermedi. Bundan cesaret alarak sarı saçlarını okşamaya başladım.

"İyi geceler." diye fısıldadım gözlerim kapanırken.

"İyi geceler çirkin kuzen."

Elim öylece saçlarında kaldı, eli daha sonra saçlarındaki elimi tutup aramızda koydu ve parmaklarımızı birleştirdi. Rüyadaydım sandım, rüya kadar güzeldi çünkü.

•

ooohhaaaaa bunları ben mi yazmışım alooo????

bir sonraki bölüm aklımda canlandı ama ne zaman yazarım bilmiyorumm

30.04.2023