6.0

12.7K 555 325
                                    

finalden önceki son bölüm...

2 ay sonra

Yaşayan bir ölüden farksızdım.

Aras evden gitmişti.

Aras, biz ayrıldıktan sonra ailesinin evinden gitmişti.

Daha doğrusu tatile gitmişti. Yani ben öyle biliyordum. Onu sınavdan sonra hiç görmemiştim. Konuşmamıştık bile.

Ben İstanbul'da bir üniversite kazanmıştım. Aras ise mezuna kalmıştı, teyzemler konuşurken laf arasında duymuştum.

Teyzemler ayrıldığımızı tahmin ediyorlar olsa gerek, bana ilişkimizle ilgili hiçbir şey sormamışlardı. Sorsalar da cevaplamazdım zaten.

Yarın ise İstanbul'a gidecektim. Sakarya'da daha fazla kalmanın bir manası yoktu. Orda okuluma yakın bir ev tutmayı planlıyordum ailemden kalan paramla. Hafta sonları da yarı zamanlı bir işte çalışır, hallederdim.

Kapım çaldığında "Gel," dedim. Valizimi tamamen kapatıp ellerimi silkeledim ve ayağa kalktım. Kapının önündeki teyzem bana baktı. "Ah hazırladın mı güzel kızım?"

"Evet an- teyze." dedim bakışlarımı kaçırarak. Boğazımı temizleyerek tekrar konuştum. "Tüm kıyafetlerimi ve eşyalarımı aldım. Zaten artık İstanbul'da kalırım büyük ihtimalle. Burada eşyam kalmasın istedim."

Teyzem kafasıyla beni onayladı ve bana yaklaşarak elimi tuttu. "Lütfen herhangi bir ihtiyacın olursa bizi ara tamam mı? Para sıkıntısı olur, çevren olur... Hiç fark etmez. Desteğimiz üzerinde, bunu hiç unutma Elizciğim."

"Unutmam teyze," dedim gülümseyerek. "Ama daha gitmeme 1 gün var zaten."

O da gülerek benden ayrıldı. Kapıdan çıkıp gittiğinde boşalmış odama baktım. Aylarca burada kalmıştım ve kendimi şimdiden garip hissetmeye başlamıştım bile.

İçime gelen küçük bir dürtüyle odamdan çıkarak Aras'ın odasına girdim. Odası derli topluydu, sanki hiç buraya gelmemiş gibi. Oysa ki onun odasında çoğu zaman kıyafetler yerlerde olurdu. Ah, zaten burada değildi.

Yatağının üzerine oturarak odasında gözlerimi gezdirdim. Odasına daha önce defalarca kez girmiştim ama hiç incelememiştim.

Gözüm çalışma masasının üzerindeki çerçeveye kaydı. Siktir. Oraya doğru adımladım ve elime çerçeveyi aldım. Bu ikimizin fotoğrafıydı. Ne zaman çektiğini bilmiyordum ama ikimizde gülümsüyorduk.

Ağladığımı gözümden bir yaş akıp çerçeveyi bulduğunda anladım. Elimi gözüme götürerek gözlerimi sildim ve çerçeveyi yerine koydum. Arkamı dönüp odadan çıkacakken gözüm bu sefer yatağının yanındaki komidinin üzerindeki çerçeveye gitmişti.

Yine ve yine oraya adımlayarak elime çerçeveyi aldım. Büyük ihtimalle bu fotoğrafı çeken kişi Aras'tı çünkü ben kameraya bakarken kocaman gülümsüyordum. Öyle ki gözlerim kısılmıştı bile.

Aklıma gelen şeyle kaskatı kesildim. Aras uyumadan önce bu fotoğrafıma mı bakıyordu? Ve ben niye hiç bu fotoğrafları görmemiştim? Bir erkek aldattığı sevgilisinin fotoğraflarını hala saklar mıydı ki?

—————————

ilahi bakış açısı

Aras, kollarını başının altından geçirmiş bir şekilde yattığı yerden tavanı izliyordu. Sevgilisinden çoktan ayrılmıştı ve şöyle bir gerçek vardı ki onu hala özlüyordu. Hatta ilk zamanlara göre daha iyiydi. O zamanlar da zaten Arş kendisine destek olmuştu. Aynı şekilde o da.

DERT | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin