Hafifçe duyduğum mırıltı sesleri ve vücudumda hissettiğim sıcak nefeslerle olduğum yerde kıpırdandım. Elimin altındaki yumuşak şeyleri çekiştirdiğimde kulağıma birisinin homurdanması dolmuştu. Gözlerimi yarı yarıya açarak etrafıma bakındım. Odam fazlasıyla karanlıktı.
Başımı biraz daha aşağı indirdiğimde kısık gözlerim gördüğüm kişiyle fal taşı gibi açılmıştı. Aras'ın yüzü göğüslerim ve boynum arasında, bacakları da iki bacağımı kıstırmış vaziyetteydi. Benim ise bir elim saçlarındayken diğeri başına sarılı, kendime daha da bastırmışım şeklindeydi.
Dışarıdan görülsek çok yanlış anlaşılacak bir görüntümüz vardı doğrusu.
Aras homurdanarak başını başımın üstüne koydu bu sefer ve kolları bedenimi sardı. Nefeslerim düzensizleşmişti. Bu aptal çocuk bilerek mi yapıyordu yoksa gerçekten uyuyor muydu?
"Aras..." diye fısıldadım. Amacım onu uyandırmak değildi ama böyle uyuyamazdık. Çok... Çok yakındık. Ve böyle bir daha uykuya dalabileceğimi sanmıyordum.
"Hm?" gibisinden bir ses çıktı boğazından. Kendimi geri çekmeye çalıştığımda "Eliz," dedi. "Sen misin?"
"Evet. Geriye çekilebilir miyim?"
Sesi boğuktu ama az öncekinden daha çok ayılmış gibiydi. "Hayır."
"Aras... Çok fazla yakınız."
"Eliz... Sessiz olup uyur musun?" siye homurdandı. Güçlükle yutkunup nefesimi kontrol altına almaya çalıştım. En sonunda dayanamayıp kollarını ittirdim ama bacakları hala bacaklarımı kıstırmıştı. Aras'a sırtımı döndüğümde fazlaca terlediğimi hissetmiştim.
Belimde hissettiğim Aras'ın eliyle saniyeler içinde sırtım göğsüyle bir bütün haline gelmişti. Yavaşça yutkunup Aras'a hitaben "Ne yapıyorsun?" diye fısıldadım.
"Ayıcığım sen olsana bugün..." dedi çenesini omuzuma koyduğunda. "Sana sarılarak uyuyayım."
Bunu sormak için fazlasıyla geç olmamış mıydı sence de?
"Hayır," diye homurdanarak elimi elinin üzerine koydum. "Aras, lütfen."
Parmaklarımı parmaklarına geçirerek havaya kaldırdı ellerimizi. "Baksana," dedi. "Yan yana ne güzeller."
Ellerimiz aniden ayeılıp yatağa düştüğünde kulağıma da Aras'ın düzenli nefes sesleri dolmuştu. Bu çocuk... uyur sarhoş muydu acaba?
.
Sabah midemde fazlasıyla hissettiğim acı ve bacak aramdaki sızıyla gözlerimi açtığımda gözlerim direkt karşımdaki güneş gibi parlayan gözleri bulmuştu.
"Günaydın," dedi gerinerek. "Güzel uyudun mu?"
Açıkçası gece boyu kıpırdayamadığım için fazlasıyla kemiklerim ağrımıştı.
"Sırtın nasıl?" diye sordu Aras. Hafif sızlıyordu ama karnımın ağrısı yüzünden cevap vermemiştim. Yüzüm buluştuğunda kaşları çatıldı. "Ne oldu?"
"Aras... Odadan çıkar mısın lütfen?" diye sordum iki büklüm olmuş bir haldeyken. Regl olmuştum büyük ihtimal. Zaten günüm de yaklaşmıştı.
"Bana ne olduğunu söyleyecek misin?" diye sordu sert bir sesle.
"Aras. Odadan. Çık."
"Bana. Bir. Şey. Demeden. Çıkmıyorum." dedi o da benim gibi tüm kelimelerin üzerine basa basa.
"Allah belanı versin Aras. Regl olmuşum işte amkna koyayım. Çık odadan."
Büyük ihtimal ağrımın nedeninin bu olmasını beklemediği için ilk başta afalladı. Sonra hemen toparlanıp koşar adımlarla odadan çıktı. O çıktıktan sonra bende yataktan kalktım. Çarşaflar kirli değildi ancak pijamamda biraz leke vardı.
İhtiyaçlarını tuvalete giderek tamamladıktan sonra tekrar yatağıma uzandım. Reglimin ilk günü her zaman fazla ağrıyla geçiyordu.
Kapım tıklatıldığında "Gir." dedim. İçeriye teyzem ve Aras girdi. Teyzem hemen yanıma gelip "Ağrın çok mu?" diye sordu. Kafamla onayladığımda Aras'ın elindeki sıcak su torbasını alıp karnıma koydu ve "Bunu karnında tut," dedi. "Ağrısını azaltır. Bir de üşütmemeye çalış."
Onu kafamla onayladıktan sonra teyzem odadan çıktı. Aras'a gözlerim döndüğünde çekingen olduğunu fark ettim. Çekingen bakıyordu çünkü.
"Ne dikiliyorsun öyle?" dedim gözlerimi devirerek. "İnsan mı yiyoruz?"
"Seni bilmem ama... Ben—"
"Tamam Aras. En insan yiyen Aras sensin tamam. Beni yiyecekmişsin falan boşuna sesini yorma. Düşmem ben bunlara."
Aslında çok pis düşüyordum...
Aras cevap vermeyip yanıma oturduğunda kaşlarım sorgularcasına havaya kalkmıştı. O bununla yetinmeyip sıcak su torbasını karnımdan kaldırıp ellerini koydu ve ovmaya başladı. Şaşkınlıkla ona baktığımda omuz silkti ve kasıklarımdaki ağrının azalmasını sabırla bekledi.
Dakikalarca ağrıyan karnımı ovdu. Belki de ilk kez ikimizde susmuş, kendimizi âna bırakmıştık.
•
bölüm hiç içime sinmedi çünkü acele ile yazdım. içimden gelmediği için zorladım biraz, pek güzel olmadı bu yüzden :/
neyse size bu bölümü telafi etmek için bir spoi veriyorummm!!!
kiss sahnesi yakındır sçcmsömdf
bu arada birkaç bölüm biriktirip üst üste atacağım. 2-3 gün bölüm atamayabilirim bu yüzden belki
görüşürüzzz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERT | Yarı Texting
סיפור קצרEliz Sarıdoğan ailesini Ankara'daki bir kazada kaybettikten sonra Sakarya'ya, teyzesinde mezun olana kadar kalmak için gider. Yeni okulu, yeni arkadaşları ve yeni sınıfı da vardır. Bir de başına bela olan bir üvey kuzeni... 16042023-220823 🌱 !!KÜFÜ...