Keyifli okumalar :)
............................................................................
Sabah erkenden kalkıp duş aldım ve hazırlanıp aşağya indim. Bugün pazardı ve ben birazcık yalakalık yapıp dershaneye gitmiyicektim. Nihahahaha
Kahvaltıyı hazırlamaya başladım ve bir saat sonun da inanılmaz güzel bir sofra hazırlamıştım. Kendimi övmek gibi olmasın ama kahvaltı dendimi orada ben biterim.
Zaten benim yaptığım seslerden dolayı annem ve babam da uyanmıştı. Bi Egemen uyuyordu onu da uyandırmak bana düşer Nihahahaha.
Yavaşça odasına girdim ve elimde tutuğum bir bardak suyu bir anda yüzüne boşalttım. Yaşasın kötülük.
"Yas abla napıyorsun. Hayvan gibi uyandırılır mı?" diye bağırınca gülmeye başlayıp "ama benim kardeşim bir hayvan o yüzden sıkıntı yok" "Annem ve babama da hakaret etmiş oluyorsun biliyon dimi?" dediğinde düşünüp ona döndüm ve "Annem ve babama benzemediğini göre onlara hakaret olmaz. Hadi kalk da kahvaltı hazır" dedim ve ayağa kalktı.
Keşke kalkmasaydı. neden mi? Çünkü kendisi sulak yerde büyümüş gibi 190 boyunda ben ise kurak yerde büyümüş gibi 165 boyundayım.
Yanlız kardeşim diye demiyorum Maşallahı var. Kardeşim olmasa ve arabalar tek aşkım olmasaydı belki de yavşardım.
Odasından çıkıp aşağı indim ve "Günaydıııınnn" diye bağırdım. Hani şu sabah programlarında giriş yapan kadınlar varya onlar gibi.
Kahvaltıya oturup güzelce kahvaltı yapmaya başladık. Ben de tam şimdi diyip direkt konuya daldım "Ben bugün dershaneye gitmesem baba seninle galeriye gelsem ordan da hep beraber sahile geçer otururuz olmaz mı? Hem ben ders çalışmaktan çok yoruldum mola vermiş olurum" dedim ama bu dediklerim tamamen kolpa. Tamam kabul stresliydim ama ders çalıştığım yalan.
Annem "Şimdi neden kahvaltı hazırladığınız anlaşıldı küçük hanım" dediğinde şirince gülümsedim.
Babama meraklı gözlerle bakınca herhalde biricik kızına kıyamadı ve "Tamam ama sadece bu haftalık anlaştık mı?" dediğinde hevesle kafamı salladım ve gidip babamın yanağına minik bir öpücük kondurdum demek isterim ama baya sulu sulu büyük öpücükler kondurdum. Bu da bizim farkımız.
Kahvaltıdan hemen sonra hızlıca odama çıkıp üstümü giyinmeye başladım. Üstüme araba baskılı t-shirt onun altına ise gri eşofman altı giyidim. Saçını yukarıdan dağınık bir topuz yaptım ve aşağıya indim.
(Sedef'in kombini)
Aşağı indiğimde karşımda sevgili kardeşim Egemen'i görmeyi tabiki de beklemiyordum. Beni kıskanıyor pislik.
Kendisi şu anda onuncu sınıf ve iki sene sonra o da sınava girecek. Bazen aklıma Egemen denilen sevgili it olmasaydı tüm mirasın bana kalıcağı geliyor ve annemlere bu hayvanı yaptıkları geceye nalet ediyorum. Neyse sakinim.
Egemen de siyah eşofman giyip üstüne bol siyah tişört giyimiş kapının önünde beni bekliyor.
Hayır anlamadığım birşey var dışarıdan biri bizi görse abla kardeş değil abi kardeş derler neyse.
Babam bizi beklemeden gittiği için bizde Egemenle yürümeye başladık. Kolumla bu hayvanı dürtüp "Hişt yakışıklı sevgilin var mı?" dediğimde yakışıklı dediğim için götünün kalkışına şahitlik ettim.
"Ablacığım şimdi bana teklif çok da işte ben biraz seçiciyim o yüzden kabul etmiyorum. Ablam kadar güzel birini bulayım öyle kabul edicem" dediğinde gülümsedim ve onu durdurup parmak ucunda kalkıp yanaklarını öptüm. Lan şaka maka ben bu şerefsizi seviyorum ya.
"Ay ablası kurban olsun ona. Sen beni övdün dimi?" dediğimde gülerek başını salladı ve beni kolunun altına alıp "Ablamı sevindirmek bu kadar kolayken neden yalan söylemeyin ki dedim veeee sonuç" dediği gibi hemen kolunun altından çıktım.
"Şerroya bak sen hele vay pislik hain. Besle kargayı oysun gözünü" diyip ayağımla kıçına vurdum. Sonrada omzuna çıkıp "Çocuk sana cevaza veriyorum ve beni galerinin oraya kadar taşıyacaksın" dedim ve el mahkum beni taşımaya başladı.
Kendimi övmek gibi olmasın ama ben çok iyi bir ablayım biliyorum
söylemenize gerek yok.Galerinin önüne gelince Egemen'in sırtından inip babamın yanına gittim ve o an keşke gitmeseydim dedim. Neden mi? Çünkü babam dün gece yaptıklarınızı öğrenmiş Allah kahretmesin ki.
"Hele sen gel Sedef hanım gel gel" diyip beni yanına çağırdığı da anlamıştım zaten. Hemen ne yapıyoruz salak ayağına yatıyoruz.
"Ne oldu babacığım" dediğimde kafasını salladı ve yukarı bakıp derin bir nefes aldıktan sonra "Ya kızım ben sana hayır diyorum ve sen gidip gece arabayı alıyorsun. Hadi bunu geçtim normal bir şekilde dolaşsan belki bu kadar kızmam ama bir de gidip yanlıyorsun. Kızım sen manyak mısın? Sence benim izin vermeme sebebim arabaya bişey olucak diye mi? Hee ne sanıyorsun? Araba eski bir araba ve fren balatası değişmedi daha ve siz dün yanlarken ya tutmasaydı. Deli kızım ah deli kızım" dediğinde neden arabayı kullanmamamızı istemediğini anlamıştım.
Babam konuştukça benim yüzüm aşağıya doğru iniyordu. Maalesef ki babam haklı bu durumda.
"Telefonunu kapatıp veriyorsun hemde derhal" dediğinde babama baktım ve "ama baba.." "Aması fln yok veriyorsun bir hafta telefonun bende kalacak. En azından bu bir haftada aklın başına gelir" dediğinde daha fazla itiraz edemedim neden mi? Edersem bu ceza daha çok uzuyacak.
Telefonu çıkarıp babama bakıp "Baba bare bizimkilere yazıyım da aramasınlar beni" dediğimde başını salladı ve beni onayladı.
Bizim gruba girip telefon cezam olduğunu ve bir hafta bakamıyacağımı okulda da olanları anlatacığımı yazdım ve telefonu kapatıp babama verdim.
Kazamız mübarek olsun. Bir hafta boyunca arabalar ve agalarla ilgili herşeye bay bay.
............................................................................
Bu bölümün de sonuna geldik
Sizde Sedef'in babası haklı mı?
Bu bölümün sınırı ise
20 yorum 7 oy
Yeni bölümde görüşmek üzere
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üç Erkek Bir Kız (Yarı Texting)✔️
Teen FictionKendini sadece arabalara adamış ve hayatına kimseyi almamış bir kız.... Birgün arkadaşlarıyla otururken gelen bir mesajla hayatı değişir ve kendini anonimine kaptırır.... Bilinmeyen:Bu kadar güzel olmak zorunda mısın? Bilinmeyen:Hayır yani o gülüş...