41. Bölüm

657 31 15
                                    

HELLOOO NABERSİNİZ ŞİKİ ŞİKİ

LZMGLSLGLSM

Ceyda'dan biraz kopya çektim :)

Aslında bakılırsa Uzun bir süre değil ama benim için uzun bir süreden sonra hepinize merhaba

Evet okulun açlımasına da şurada sayılı günler kaldı ne düşünüyorsunuz

Neyse ben sorularımı sona saklıyom

❣️ Şimdiden İyi Okumalar ❣️

..................................................................

Yerleştirme sonuçları açıklanalı bir hafta olmuştu ve hepimiz istediğimiz yeri tutturmuştuk her ne kadar ayrılmak istemesekte sonuç olarak dört yıl ayrı kalıcaktık ki bu da yazın görüşmiyicez anlamına gelmiyo.

Yerleştirme sonuçları açıklandıktan hemen sonra okula kayıt için gitmiştik ve bizimle beraber Kaan ve ailesi de gelmişti.

Kaanla beraber kayıttan sonra biraz Ankara'yı dolaşıp etrafı incelemiş ve ikimizi de okuluna yakın ortak bir ev bulup tutmuştuk.

Aslında bakılırsa babam benim bir erkekle aynı evde yaşamamı istemez ama Kaan ve ailesini tanıdığı ve Kaan'a güvendiği için kabul etmişti.

Şimdi ise birazdan Egemenle bizimkilerin yanına gidip son kez beraber vakit geçirecektik çünkü yarın hepimiz bu şehirden ayrılacaktık.

Hızlıca hazırlanıp bizimkilerle buluştuk. Tabi buluşmaya Ekim de gelince Egemen özel olarak daha çok hazırlanmıştı.

Bizimkilerin yanına ulaşınca hemen Ege'nin yanına oturup kafamı omzuna koydum. Ondan uzak kalıcak olmak beni üzüyordu ama ikimizin de hayallerini gerçekleştirmesi için bu gerekliydi.

"Bir tanem iyi misin?" dediğinde kafamı omzundan kaldırıp yüzüne baktım "Sadece uzun süre uzak kalıcağımız için üzülüyorum" yüzünde ki güzel gülümseme buruk bir gülümsemeye dönüştü ve saçlarımın arasına bir öpücük kondurdu.

O sırada benim beyinsiz kardeşim de Ekim'in saçıyla oynayıp ulu orta yerde flört ettiği için ve bunu sadece Ege'nin kafasını çevirip fark edebilecek olması dışında hiçbir sorunumuz yok.

Ege hala bana baktığı için görmemişti ama "Sedef'im sen nereye bakıyorsun?" Diyip Egemenlerin olduğu tarafa döndü.

Arkadaşlar hayırlı uğurlu olsun artık bu saatten sonra benim bir kardeşim yok.

Boş yere cenaze masrafı da çıktı...

"Ekim abicim ne yapıyorsunuz siz" burnundan soluyarak konuştu.

Ekim abisinin sesini duyar duymaz sıçrayıp Egemen'den uzaklaştı ve "Konuşuyoruz abi ne yapıcaz" dediğinde Ege ayağa kalkmıştı. Bende hemen peşinden kalktım.

Egemen kocaman gözlerle bize bakarken ben elimle kaç işareti yaptım ama beni dinleyen kim?

"Lan siz beraber misiniz?" gözlerini belerte belerte konuşmaya başladı bu sefer gerçekten biri kardeşimin helvasını kavurabilir mi?

Egemen de ayağa kalktı ve başı dik bir şekilde Ege'nin gözlerinin içine bakarak "Abi ben çok seviyorum Ekim'i, Ekim de beni seviyo ve evet biz beraberiz" dediğinde bi göğüsüm kabarmıştı.

Egemen'in sevgisine sahip çıkması yüzümde buruk bir gülümseme oluşturmuştu çünkü daha yaşları küçüktü ve belki de ileride ayrılacaklardı ve bizim yüzümüzden sürekli yan yana olmak zorunda olucaklardı ama Egemen'in bu çıkışından anladığım kadarıyla Ekim'i gerçekten çok seviyo.

Ege derince nefes aldı ve Ekim'e döndü "Doğru mu?" diye sert bir şekilde sordu.

Ekim derince yutkunup Egemen'in yanına geçti ve elini tutarak "Doğru abi" dedi.

Ege gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı ve bana döndü "Sedef sen biliyor muyudun?" diye topu bana çevirdi.

Gözlerimi kapatıp açtım ve "Biliyordum ama abi kardeş arasına girmek istemedim ve o yüzden sustum" dediğimde derin bir nefes alıp "bir süre konuşmayalım" dedi ve arkasını dönüp yürümeye başladı.

"Ege abi ablamı bu yüzden üzemezsin bizim aramızda olan bişey ablamı karıştırma" diye arkasından bağırdı Egemen.

Ege yerinde durdu ve arkasına dönüp "O benden bunu sallayarak beni kırdı ama" dediğinde gözümden bir damla yaş düştü.

Egemen bir anda Ekim'in elini bıraktı ve Ege'ye doğru koşup bir yumruk attı. Ben ne olduğunu anlamadan kavga etmeye başlamışlardı.

"Lan kızacaksan bana kız ablama değil onun ne suçu var he? Aranıza girmek istemedi sadece ve şu anda senin yüzünden ağlıyo" diye bağırıp üstünden kalktı ve yanıma gelip bana sıkıca sarıldı. "Ablamı üzme bir daha üzersen bu kadar hafif kalmaz" dediğinde Egemen, Ege hızlıca ayağa kalktı ve Egemen'in yüzüne o da bir tane indirdi "Sende benim kardeşimle oldun o yüzden abi dayağını hak ettin" dedi ve arkasını dönüp gitti.

Mükemmel değil mi herşey çok güzel. Son günümüzde mahvoldu.

Ege'nin arkasından öylece baka kalmıştım ne yapıcağımı hiç bilmiyorum ama bugünün böyle bitmesine de izin veremem.

Bizimkilere dönüp baktığımda hepsi garip bir ruh halindeydi. Sırf böyle bir olaydan dolayı son günümüz mahvolmıyacak yani en azından ben öyle düşünüyorum.

Çantamı yerden alıp hızlıca Ege'nin gittiği yere gittim ve o kadar hızlı yürüdüm ki kendi sınırlarımı aştım bildiğiniz.

Yaklaşık olarak on dakika sonra Ege'yi sahilin orda bankta otururken buldum. Tam yanına gidecekken yanında oturan İlayda'yı fark ettim.

İlayda ona birşeyler anlatıyordu ama bu sırada eli Ege'nin elinin üstündeydi. O anda kendimi paramparça hissettim. Ege İlayda ya birşeyler söyledi ve İlayda elini elinden çekti ama Ege niye elini çekmek yerine ona birşeyler söyledi ki?

Yavaş adımlarla ordan uzaklaşıp geri parka döndüm. Herkes meraklı gözlerle bana baksada ben hiçbirine bakmayıp sadece orda oturup düşündüm.

Ege acaba İlayda'yı sevmeye başladı da o yüzden bugün bu konu yüzünden fazla çıkıştı ve bir sebebi oldu? Ne oldu da böyle oldu ben hiçbir şey anlamıyorum.

..................................................................

Evet bu bölümde bitti

Evet farkındayım kısa oldu ama ilham perilerim bu ara hiç yanıma gelmiyo

Ege sizce neden böyle davrandı

Birde ben kitabım için yeni bir kapak istiyorum ama nasıl birşey yapabilirim hiçbir fikrim yok

Eğer aranızdan kapak tasarlayan olursa bana yazsın LÜTFEN

‼️ Oy vermeyi unutmayın ‼️

💜 Kendinize iyi bakın sağlıcakla kalın hoşçakalın kalın 🤍






....

Üç Erkek Bir Kız (Yarı Texting)✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin