EL DORADO √

13.Bölüm

Aklıma yazacak yazar notu gelmedi... Sadece şey demek istiyorum... her bölümde oy veren ve yorum yapan şeker insanlar, seviyorum sizi.... Birde EXO - Love Me Right - Kai ve ben Öldüm....

******

Baekhyun, Kai'nin sadece telefon verip gelmesinin neden bu kadar uzun sürdüğü hakkında, kafasında onlarca saçma teori üretirken, hastanedeki odasının kapısı açıldı.

''Kai!''

Kai, adını duyunca o tarafa doğru baktı. ''Uyumadın mı sen hala?' Uyanık halde beklemiyordu onu.

''Hayır seni bekledim. Neden bu kadar uzun sürdü?'' yatakta biraz daha doğrularak ona baktı.

Kai, kapının kapandığından emin olduktan sonra odanın içinde göz gezdirdi. ''Annen nereye gitti?''

''Seninle kalacağımı söyledim ve o da beni sana bırakıp gitti.'' Somurtup söyledi. Kai, Sehun'un telefonunu verip geleceğim dediği zamandan beri, en az iki saat geçmişti. Kai'ye sinirlenip annesine kızmıştı ve göndermişti onu. Kadıncağız oğlunun dırdırına dayanamadığı için kaçmıştı desek daha doğru olur. Zaten Baekhyun o şekilde söylenebiliyorsa iyi olduğu anlamına da geliyordu.

İnanmayarak Baekhyun'a baktı. ''Emin misin? Kadını göndermiş olma.''

''Ne yani yalan mı söylüyorum ben'' sesi titreyerek çıkmıştı Baekhyun'un. Zaten neden geç geldiği hakkında bir şey bilmiyordu, bu yüzden de sinirleri bozulmuştu.

Kai, Baekhyun'un yüzünde dolaşan ağlamaklı ifadeyi görünce, onunla uğraşma fikrinden vazgeçmişti. Yatağın yanına gelip durdu. ''Nasıl hissediyorsun kendini?''

''Kötü hissediyorum.'' Alt dudağını sarkıtıp söyledi. Daha sonra elini başındaki bandaja koydu. ''Ağrıyor''

''Çok mu ağrıyor? Hemşireye gidip ağrı kesici yapmasını söyleyeyim mi?'' ilgili ses tonu ile sordu Kai. Baekhyun, böyleydi. Küçükken de aynıydı. Hastalandığı zaman tamamen ilgi düşkünü birisi haline geliyordu.

Başını sağa sola salladı yavaşça. ''Hayır sen gelmeden biraz önce yapmışlardı. Ama daha etki etmedi sanırım.''

''Peki, başka bir şey istiyor musun?''

''Benimle kalacaksın değil mi?'' nemli olan gözlerini kırpıştırıp Kai'ye baktı.

Gülümsedi Kai. ''Ne yapacağım ben seninle böyle kay biraz kenara.''

Baekhyun, hemen yatağın bir tarafına kayıp ona yer açmıştı. Kai de açılan boşluğa ayakkabılarını çıkarıp uzandı. Yatak çok geniş olmadığı için sarılmaları gerekiyordu ki... ben bunu yazmaya kalmadan Baekhyun çoktan Kai'nin göğsüne başını yaslamış ve ona sarılmıştı bile. Kai de kolunu onun başına yastık yapmış ve kendine doğru çekerek sarılmıştı.

''Şimdi iyi misin?'' sordu Kai.

''Öpersen belki daha iyi olurum.'' Çenesinin altından ona bakıp söylemişti. Kai onun bu çocuksu hallerini görmeyi seviyordu. Huzur verici geliyordu. Tıpkı küçük bir kardeşe sahip olmak gibiydi.

Dudaklarını Baekhyun'un bandajlardan açık kalan saçlarının üzerine bastırdı ve öptü. ''Şimdi daha iyi misin peki?'' tebessüm ederek sordu.

''Evet.'' Baekhyun aldığı öpücük ile Kai'ye daha çok sokuldu ve gözlerini kapattı. ''Kai?''

''Hmm''

''Onların tamircisi olmayı kabul edecek misin?'' mırıldanarak sordu .

''Emin değilim. Sence etmeli miyim?''