OKUMANIZ ÖNEMLE RİCA OLUNUR!!!!
Öncelikle bu konu hakkında konuşmak istiyorum.. Ficin , hayran kurgunun ne anlama geldiğini bilmeden , lütfen karakterler acısından ''Ne biçim olmuş'' ''Kai asla böyle yapmaz'' ''Sehun her ficte utangaçtır bunu herkes bilir'' gibi garip yorumlarda bulunmayın.
İyi olduğumu asla söylemiyorum. Hatta çok çok eksiğim var ve sizin yapıcı yorumlarınız ile de gelişeceğimi düşünüyorum.
Ama karakterlerin ve kurgunun gidişatı tamamen yazan kişiye kalmış değil midir?? Yanlış biliyorsam lütfen düzeltin.
Ben Karakterlerim için belli bir kalıp oluşturmadım. Önceden yazmış bir halde de fic beklemiyor. PC'nin başına oturduğumda o an aklıma ne gelirse, elimden geldiğince yazmaya çalışıyorum. Yani sizi anlıyorum Sehun ile Kai hemen bir araya gelsin. Smut olsun istiyorsunuz ama bunu emreder gibi söylemek var bir de güzelce istemek var. Eğlence için yazılan bir şey olduğunun hepimiz farkındayız. Lütfen beni anlayın. En azından benim yerime kendinizi koyun. Size böyle şeyler söylense hoş karşılar mısınız???
Umarım beni yanlış anlamazsınız . Son olarak da malum ramazan ayına girdiğimiz için bölümler biraz geç gelirse kızmayın olur mu?? Seviyorum sizi :D
**********************
Sehun, eve geldiğinden beri kendini odasına kapatmıştı. Gözünün önüne gelen sahneler yüzünden bir an çıldıracağını sanmıştı ama garip bir şekilde sakin kalmıştı.
Eve dönüş yolunda tek kelime etmemişti. Chanyeol onunla konuşmaya çalışsa da bir yerden sonra pes edip onu yalnız bırakmaya karar vermişti. İnat ettiğinde Sehun'u ondan döndürmek için İsa falan olmalıydınız. Orada her ne olduysa Sehun kesinlikle etkilenmişti. Sinirli miydi? Ya da üzgün? Hayır! Bunlardan ikisi de şuan onu tarif etmeyecek duygulardı. Sehun'un hissettiği şey kıskançlıktı. O ufak takıntılı köpek yavrusuna tercih edilmişti. Kai , bir kere bile yüzüne bakmamış , onu orada öylece bırakıp gitmişti. Aramasını beklemişti ama hayır... Tabi ki de arayan olmamıştı. Sehun, küçüklüğünden beri istediği şeyleri elde eden biri olmuştu. Ve bilin bakalım Sehun şu an kimi istiyordu...
Onu öpüp, hiçbir şey olmamış gibi bırakıp, Baekhyun'un peşinen giden tamirci parçasını... Bu duyguya ne denir sizce hırs mı??? Belki...
***
Baekhyun, bayıldıktan sonra Kai onu kucağında odasına taşımıştı. Bayan Byun da çok endişelenmişti. Kai de onun için endişeliydi. Ancak bilmedikleri bir şey vardı. Baekhyun'un bilinci tamamen yerindeydi. Bayıldığı andan , odaya gelişine , doktorun çağırılması ve onu muayene etmesi, her şeyin farkındaydı. Bilerek baygınmış gibi davranıyordu.
Hadi ama küçüklüğünüzden beri ilginin sizin üzerinizde olduğunu düşünün, özellikle hoşlandığınız adamın. Sonra bir anda , birisi geliyor ve tüm ilgiyi üzerine çekiyor. Siz olsanız ne yapardınız? ''Aaa, sen mi geldin ? Kai'yi mi istiyorsun? Tabi ne demek buyur senin olabilir.'' Mi derdiniz... Hiç sanmıyorum. Her ne kadar adice gözükse de, eminim ki öylece izleyemezdiniz. Elinizden ne geliyorsa yapacağınıza eminim. Biraz gerçekçi olun.
Tüm gece Kai, onun yanında kalmıştı. Çünkü kendini Baekhyun'a karşı borçlu hissediyordu. O kaza yaptığında, tüm tedavi süresince hep yanındaydı. Bir nevi vefa borcuydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EL DORADO √
FanfictionKim Kai 》》 Tamirhanesinde ,arabaları birer canavara dönüştüren bir tamircidir. Tamirci olmadan önce büyük bir yarışcı olan Kai , yaşadığı talihsiz kazayla çok sevdiği pistlere veda etmek zorunda kalır. Ancak arabalara olan tutkusunu ve aşkını engell...