Size bayram hediyesi *-* Elimi öpene harçlık yerine Sekai smut vereceğim :D XD
Bir de bölümün tamamı medyadaki şarkı ile yazılmıştır :D
************
''Bebeğim istediğin başka bir şey var mı?'' Kai, mutfaktayken sordu.
Sehun, salondaki koltuklardan birinde uzanıyordu. Başındaki sargı hala duruyordu. Kai, o iyileşene kadar onunla kalacağını söylemişti. Sehun bu durumdan rahatsız değildi. Hayır, zerre rahatsız değildi, ama böyle içinde minik bir karınca gibi dolaşan vicdanı, onu huysuz edip duruyordu. İçindeki o karıncaya böcek ilacı sıkmayı o kadar çok istiyordu ki, ancak bunun imkansız olduğunu da biliyordu.
Vicdan denilen şey, neden en olmadık zamanlarda ortaya çıkardı ki zaten... Sehun, vicdanına göz devirdi. Kai, onunla bir bebekmiş gibi ilgileniyordu. Sehun bu vicdanın ona nanik yapmasının nedenini çok iyi biliyordu aslında.
Sehun, geleceği düşünmeden aptalca bir plan yapmıştı ve en sonunda kafasını yarmıştı. Zaten ne zaman doğru düzgün bir şeyi becerebilmişti ki...
Ancak şöyle bir durum vardı. Kai gibi harika ötesi bir sevgilisi vardı. Oturduğu yerden Kai'yi izleyebiliyordu. Kai'nin üzerindeki kottan sıkı kalçaları belli oluyordu.
''Hayır, istemiyorum Kai'' Sehun yanıtladı.
Kai ona bakmak için salona geldiğinde, Sehun yanağının içini dişledi. Kai'nin üzerinde pembe renkte bir mutfak önlüğü vardı ve Kai onun içinde kesinlikle şirin görünüyordu.
''Emin misin bir şey istemediğine? Meyve soyabilirim.'' Kai, Sehun'un onu baştan aşağı süzerek bakmasına şahit olmuştu.
''Aslında istiyorum.''
''Tamam, ne peki?''
Sehun, yanaklarını şişirdi. Sonra da gülümsedi. Başını sağa doğru eğdi. ''Seni yiyebilir miyim?'' sordu.
Kai'nin kaşları hayretle yukarı kalktı. ''Beni mi yemek istiyorsun?''
''Hıhı.'' Gözlerini kırpıştırdı. ''Olmaz mı?''
Kai'nin dudağının sol tarafı yukarı doğru kıvrıldı. ''Tabiki de-''
Sehun, bunu duyar duymaz atılmıştı. ''Tabiki de mi? Hadi o zaman sevişelim.''
''Tabi ki de... olmaz bebeğim.''
Sehun, düz bir ifade ile ona baktı. Resmen hayalleri ile oynamıştı. ''Ama tamam dedin.''
''Cümlemi bitirmemi beklemeden atlarsan böyle olur.'' Kai üzerindeki önlüğü çözdü.
''Ama ben sevişmek istiyorum.'' Sehun, somurttu.
''Cezalısın sen'' Kai gülümsedi. Sehun'un sevimli somurtan suratı çok tatlıydı.
''Off yaa!'' sitem etti Sehun. Burun kıvırıp, kollarını önünde çaprazladı. ''Başka türlü cezalandırsan olmaz mı?'' Sehun aklına gelen şey ile gülümsedi.
Kai, birazdan soracağı sorunun cevabını bildiği halde sordu. '' Nasıl?''
Sehun, sol elinin işaret parmağını ağzına götürüp dudaklarının arasına koydu. Sonra ıslatıp yavaşça yana kaydırdı. Kai'yi baştan çıkarmaya çalıştığı çok belliydi ve gelin görün ki işe de yarıyordu. ''Beni sertçe becersen olmaz mı?''
Kai, cevabı bildiği halde şaşkınca Sehun'a baktı. Yutkundu. ''Çok yaramazsın.''
''Beni cezalandırmalısın Kai. Ben çok yaramazım.'' Alt dudağını dişlemişti Sehun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EL DORADO √
FanfictionKim Kai 》》 Tamirhanesinde ,arabaları birer canavara dönüştüren bir tamircidir. Tamirci olmadan önce büyük bir yarışcı olan Kai , yaşadığı talihsiz kazayla çok sevdiği pistlere veda etmek zorunda kalır. Ancak arabalara olan tutkusunu ve aşkını engell...