♔ BM 7 "Vazgeçilmez" ♔

219 18 0
                                    

Bu hayatta başıma ne geldiyse, beni darmadağın edip çekip gitmişti. Ne bir dayanağım ne de sevildiğimi hissedeceğim bir dostum vardı. Sahi ne zaman gelecekti o kişi? Hayatımın sıradanlığından çıkıp ne zaman düşünmeden gülümseyebilecektim boş boş. Ne zaman aklıma geldiğinde gözlerimi kapatıp biraz daha düşleyecektim. Karşımda duran güvercinlere elimdeki yemlerden attım. Sonra başımı kaldırıp tekrar çevremdeki insanlara baktım.Kimsenin yüzüne baktığımda neler yaşadıklarını bilmiyordum,göremiyordum. Belki de herkesin bir sorunu vardı ama hayata karşı gülüp geçiyorlardı..Ya da çevrelerine yansıtmıyorlardı.

Peki ben neden başaramıyordum bunu? Ben neden hiçbir şey olmamış gibi davranamıyordum? Bir tek ben miydim baş belası? Belki de aptal..

"Sen tahmin ettiğimden de aptalmışsın!"

Enis Bey'in söylediği cümle tekrar aklıma geldiğinde hırsla elimdeki son yemleri önüme doğru attım.Bugüne kadar kendimi hiç kimseye ezdirmemiştim. Bundan sonra da öyle bir şeye müsaade etmeyecektim.

Bugün olanlar aklıma gelirken alt dudağımı dişledim hırsla. Başaramamıştım işte..Aldıramamıştım. Oysa ki ne çok yemin etmiştim kendime.

Ben daha çocukken bir bebeğe daha bakamam diye söylenirken o yatağa yattığımda korkmuştum. Bile bile yaşayan canlıyı öldürmeye korkmuştum. Bu vicdan azabıyla yaşayamazdım. Ömür boyu cehenneme döner hayatım. Titremeye başlamış elimi karnımın üzerine götürdüm. "Söz veriyorum. Kimsenin seni öğrenip, zarar vermesini sağlamayacağım. Benim için artık sadece sen olacaksın bebeğim. Sadece sen!"


**


Birkaç saat öncesi..


"Buyurun bu odada üzerinizi değiştirebilirsiniz."

Hemşirenin sesiyle bilinçsizce başımı sallayıp az önce işaret ettiği odanın içine girdim. Parmaklarım tişörtümün ucuna ilişirken yatağın üzerinde duran mavi hastane önlüğünde gözlerimi gezdirdim. Birazdan karnımın içindeki varlıktan kurtulup hayatıma kaldığı yerden devam edecektim. Başta tereddüt etsem de üzerimi çıkarıp hızla önlüğü giyinmiştim. Bu işten başka çıkar yolu yoktu!

Doktorun odaya girmesiyle gözlerimi araladım.

"Hazırsanız başlayalım Miray Hanım."

Doktorun ardından hangi ara oraya yatıp gözlerimi kapattığımı fark edememiştim. Bu kadar etkilenmem tahmin edeceğim bir şey değildi. Ama bu hastaneye girdikten sonra her şey gözüme daha farklı görünmeye başlamıştı. Kendimi savunsam da iç sesimin aynı şeyleri söylemediği bariz ortadaydı.


Kolumda hissettiğim iğnenin etkisiyle içimden 10'a kadar saymaya çoktan başlamıştım. Birazdan bayılacaktım ve bilincim kapanacaktı.


1..2..3..4..5..6..7.. Devam edememiştim. Göz kapaklarım çoktan karanlığına gömülmüştü.


Gözlerimi aralamaya çalışırken nefes alamadığımı hissetmiştim. Başta odayı bulanık görürken önümdeki görüntü netleşmeye başlamıştı. Her şeyin bitmiş olması istemesem de canımı yakmıştı. Kendimi elinde kanlı bir bıçakla bana gülen bir katile benzetiyordum. Kendi isteğimle bebeğimi öldürmüştüm ben. Hiçbir şeyden haberi olmayan masum bir canı yok etmiştim. Gözlerimdeki ıslaklığı umursamadan karşımda kollarını bağlamış, bana bakan doktoru gördüm. Bir kaç kez yutkunup zorlukla dudaklarımı araladım.

BEŞİNCİ MEVSİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin