♔ BM 10 "SANCI" ♔

247 16 0
                                    

Teyzem bahçede bizi yalnız bırakır bırakmaz, Enis bana doğru bağırmaya başlamıştı.

"Ne yapacağın umrunda değil. Evlilikten bahsediyoruz. Ben o konuda lanetliyim güzelim. Hiçbir zamanda düşünmüyorum. Böyle bir şeyin olması mümkün değil!"

"Ben sana çok bayılıyorum çünkü. Teyzeme ben söylemişim gibi davranma bana. Benim başımdan ayrılsaydın bunlar gelmezdi başına."

"Yine suçlu ben oldum yani.." Kaşlarını biraz daha çatarken hala hangi renk olduğunu anlayamadığım gözlerine baktım.

"Çık o zaman..Hayatımdan çık..Ne bekliyorsun hala!"

Yüzündeki tepki değişmezken az önce yığıldığım sandalyeden destek alıp ayağa kalktım. "Bende sana meraklı değilim Enis Kahraman! Teyzem ne derse desin..Evleneceğim kişi sen olmayacaksın."

Eve doğru ilerlerken kolumda hissettiğim acıyla arkamı döndüm. Kolumdaki acı azalırken sinirle dişleirmi birbirine vurdum. "Dokunma bana! Bir daha..Bana bu kadar yaklaşmana bile izin vermeyeceğim. Şimdi biricik arabana binip toz ol buradan!"

Söyleyeceği cümleleri ağzına tıkıp eve girdim. Teyzem salonda yoktu. Yatmış olduğunu düşünerek bana ayrılan odaya geçtim. Üzerimi değiştirip kendimi yatağa attığımda içimdeki ben değildim sanki.

Teyzem bir hata yapmıştı..Büyük bir hata!

Ben kimdim Enis Kahraman kimdi?

Şuan Burak'la Gonca'ya bunları anlatsam yüzlerindeki ifadeyi oturup izlerdim. Filme dönmüştü hayatım resmen. Karnımda bir bebek var. Ve ben koca arıyorum.

Düşüncelerime anlamsızca güldüm. Masanın üzerindeki makyaj aynasından yansımama baktım. Evet sanırım delirmeye de başlamıştım.

**

Teyzemin mutfağından mis gibi kokular gelirken, bende banyoda yüzümü yıkamaya kovulmuştum. Avuçlarıma aldığım suyu yüzüme çarparken derin bir nefes aldım. Midem yine kötüydü. Havluyla yüzümü kurulayıp aynaya baktım.

Bir an önce toparlanmam gerekiyordu. Kendim için değil, bebeğim içindi en azından. Bir elimi karnıma götürürken gülümsedim. "Sen benim umudum olacaksın bebeğim. Her şeye rağmen..Herkese rağmen.."

Teyzemin mutfaktan gelen sesiyle gülümsedim. "Geliyorum şimdi."

Hızla saçımı toplayıp mutfağa geçtim.

"Günaydın kuzum.." dedi teyzem yanağıma sulu bir öpücük bırakırken. "Günaydın teyzem..Döktürmüşsün yine.." dedim masanın üzerindeki yiyeceklere göz gezdirirken. Hemsi çok güzel görünüyordu.

Çatalımla ağzıma bir parça peynir atarken teyzem taze sıktığı portakal suyunu önüme koydu.

"Bundan içeceksin. Sabahları çay da içmek yok artık!"

"Oo ben burada kalırsam domuz gibi olucağım desene!" Şakayla karışık küçük bir kahkaha attı.

"Çok konuşma.Yemeğini ye!"

Kıkırdadım. Ekmeği ağzımda çiğnerken söylediği cümleyle donup kaldım.

"Bu arada Enis Bey aradı..Bir saat sonra seni almaya gelecek."

Ne yapmam gerekiyordu?

"Kimi aradı?Nasıl aradı?Numarayı nerden bulmuş ki?"

Sorularımı sıralarken teyzem ofladı. "Önce bir nefes al Miray. Ben kahvaltıyı hazırlarken aradı işte beni..Ev telefonuydu üstelik..Ama numarayı nereden buldu onu bilemeyeceğim!"

BEŞİNCİ MEVSİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin