HASRETİN AĞIR GELDİ

20'- Özür Dilerim Oğlum

Ömer...

Şu adamı karşılamaya gelmiştik havalanına. Çıkmasını beklerken yanımıza yanaştı kamyonet. Hasret indi içinden. Niye bu kadar telaşlı görüyordu? Diğer tarafa geçip kapıyı açtı, oradan da Ecem'i indirdi. Çocuğun elini tutarak yanımıza geldiğinde beti benzi atıktı.

"Ecem, n'ber?" diyerek önüne çöktüm. Çocuğu yakından göremez oldum iyi mi?

"İyiyim. Sen?"

"Bende iyiyim. Ne güzel konuşuyorsun sen? Sesin de güzelmiş, kime çektin sen, anana mı?"

"Evet." Zaten şüphem yoktu, evet dedi hiç yok artık.

"Güzelim benim."

"Anne geldi" dedi Ferdi. Ayağa kalkıp arkamı döndüğümde bir dizi setinden fırlamış gibi bir adam gördüm karşımda. Havalı saçlar, güneş gözlüğü, dar tişört, elinde çanta, kot pantolon, spor ayakkabılar. Ben bunu boğarum...

Bize doğr gelip durdu. Ferdi sarıldı önce, sonra da Ecem. Kıskandım. Çok kıskandım. Aşırı kıskandım.

"Hoş geldin" dedi Hasret. O mesafesini biliyordu. Biliyi yani.

"Hoş buldum, Hasret n'ber?"

"İyi. Hayırdır?"

"Konuşuruz... Nasılsın şekerim."

"İyiyim" dedi Ecem.

"Ah şey ım Ömer, Emirşah komiser, narkotikten."

Hiç bozuntuya vermeden adamın elini sıktım ama içimden kemiklerini... Anladınız siz onu.

"Hoş geldun komser."

"Hoş buldum."

"Ferdi, kardeşini arabaya bindir canım" dedi Hasret. Benim yanımda konuşmaktan sakınca görmedi, bu iyi iyi. Ferdi annesinin dediği yapıp Ecem'i benim arabama bindirdi. Aferun.

"Ne oluyor Emirşah?"

"Bir ihbar aldım, onun için geldim ama bir de Kıvanç'ın otopsi raporu bana ulaştı."

"He!?"

"Vurulduğunda ölmemiş, ambulansla giderken bir ihmalden ölmüş."

"Efen... Ne?"

"Soruşturma açıldı, o gece ambulansı kullanandan ambulans doktoruna kadar sorgulanacak. Bakalım ne çıkacak. Kıvanç'ın torbacısnın burada olduğu tespit edilmiş. Sizi koruma görevini aldım."

"Bizim peşimizde mi yani?"

"Kuvvetle muhtemel tabi."

"Allah kahretsin ya" diyerek ellerini başına koydu.

"Ne korkayisun kizum, ben varum ha buraya."

"Ömer!" dedi ikaz ederek. Ne dedim şimdi ben. "Ne olacak şimdi?"

"Bir şubeye gideyim de süreci konuşuruz."

"Tamam, ben seni götürürüm... Ferdi Ömer abinle limana gidin, dedenin yanında kalın. Geleceğim"

"Tamam anne."

"Sakım yanından ayrılmayın, kardeşine dikkat et canım."

Ben neden gelmiyorum sizinle pardon? Nasıl yalnız bırakacağım seni ayrıca.

"Ben sürerim Hasret, ehliyetin yok senin" dedi Emirşah. Sen nerden biliyorsun lan? Aa kudururum ben.

Onlar kamyonete binerken bende arabama bindim. Çocuklar benim yanımdaydı, bu demek oluyor ki Hasret yine bana gelecekti...