Bölümlere hızla devamm💖 Oy ve yorum neredeyse yok ama... Bu beni yıkmıyor değil🥲 Lütfen ve oy ve yorumlarınızı esirgemeyinnn💖
iyi okumalar💖
Media: Matteo Romano🍃
"Sicilya'ya ailemin evine gideceğiz."
🍃
(...)
Matteo Sicilya'ya gitmemizi söyledikten sonra küçük çaplı bir şok geçirsem de gerçekleri sindirebilmiştim.
Yaklaşık 800 kilometrelik bir yola çıkacaktık ve bu neredeyse 9 saate tekabül ediyordu. Molalar ile daha bile fazla olacağı kesindi.
Uzun yolculuklardan pek haz etmesem de başka bir çaremiz yok gibi görünüyordu. Matteo'nun anlattığına göre zaten kardeşleri ve ailesi orada, Katanya'da yaşıyorlardı. O her ne kadar Roma'da doğmuş olsa da ailesinin kökenleri de oraya dayanıyordu. Bana anlatmadığı bir sebepten ötürü oranın bizim için en güvenli yer olduğunu söylemişti. Bu güvenlik kısmının içinde benim Sergio'yu görmemin ne kadar rolü vardı hiçbir fikrim yoktu.
Gece 10 gibi yola çıkacaktık. O vakite kadar Matteo hazırlanmamı söylemişti. Bütün eşyalarımı almama gerek yoktu çünkü anladığım kadarıyla bir süre sonra tekrar Roma'ya geri dönecektik. O yüzden kahvaltıdan hemen sonra Matteo'nun verdiği orta boy siyah valize bütün gerekli eşyalarımı toplamaya başlamıştım.
Matteo da bu sırada Milano'da yaptığı görüşmenin çetelesini tuttuktan sonra gerekli belgelerini toplayacağını söylemişti. Benim işim bittikten sonra kendi eşyalarını toplayıp biraz da kestirecekti. Yani en son planı bu şekildeydi.
Elimdeki pedleri de çantanın bir köşesine sıkıştırırken Maximus ilgiyle beni izliyordu. Evet o da bizimle geliyordu. Matteo burada ona bakabilecek kimse olmadığını söylemişti. Andrea bile bizden birkaç gün sonra Sicilya'ya gelecekti.
Matteo Maximus'u orada bırakabileceğimizi, kız kardeşinin köpeklere bayıldığını söylemişti. Böylece orada onunla daha çok ilgilenebilecek bir ailesi olabilirdi ama yine de... Ona şimdiden çok alışmıştım. Bu fikre kalbim dayanır mıydı bilmiyorum.
Şu sıralar hayatımda yeterince bir şeyleri kaybediyordum.
Eşyalarımı toplamayı bitirdikten sonra telefonumu kontrol etmiştim. Eda'dan ve... Erkek kardeşim Ali'den birkaç mesaj vardı. İkisi de beni merak etmişlerdi fakat her zamanki gibi iyi olduğumu söyleyerek onları geçiştirdim.
Her zamanki gibi annemden hiçbir mesaj yoktu.
İlerleyen saatlerde biraz Maximus'la oynamış ve televizyon izlemiştim. Matteo dediği gibi kendi valizini topladıktan sonra duş almış ve sonrasında uyumuştu.
Şimdi saat akşam 7'ydi ve yaptığım domates çorbasını karıştırmaya devam ediyordum. Neredeyse olmuştu. Kahvaltıda Matteo'nun kestiğim bütün domatesleri keyifle yediğini gördüğümde domatesi sevdiğini anlamıştım. Ki hoş ben de çok severdim. Zaten Türk mutfağında da çoğu yemeğin içinde olurdu. Umarım çorbayı da severdi.
Çorbanın altını kapattıktan sonra dolaptaki ekmekleri tavada ısıttım ve tabağa yerleştirdim. Çok aç hissetmiyordum ama yola çıkmadan bir şeyler atıştırmak iyi olurdu.
Matteo neredeyse 3 saattir uyuyordu ve hala kalkmamıştı. Onu kaldırmalı mıydım? Beni şu saatte kaldır tarzı hiçbir şey söylememişti ama yemek yese iyi olurdu. 9 saat araba sürececekti ve bu yolculukta ne yazık ki ben ona çok yardımcı olamayacaktım. Tüm gece dinç olmak istiyorsa bir şeyler atıştırsa iyi olurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Roma'daki Söz
ActionCemre, yeni mezun olmuş bir psikologtu ve ne kadar zor olsa da geçmişini geride bırakarak Roma'ya yerleşmişti. Burada yeni başlangıçlar için her şeye hazırdı. Ta ki yan komşusu Matteo ile tanışana kadar... Romantik ve aksiyon dolu bir hikayeye hazır...