34.BÖLÜM

6.8K 331 710
                                    

OKUMADAN ÖNCE YILDIZLAYALIM CİVCİVLERİM...

DEVA KİTABIMA BAKMAYI UNUTMAYIN...

BENİ TAKİP EDİN...

ALINTILARI PROFİLDE PAYLAŞIYORUM...

YORUMLARINIZI BEKLİYORUM, NE KADAR ÇOK YORUM O KADAR MOTİVE OLAN BEN :)

-----------------------------------

Karnıma konan yumuşak öpücükler beni uyutmazken yavaşça gözlerimi açtım. Yatağımızda uyanmak...

Yatağımız.

Dün gece biraz yorulmuştum ve Araf beni hemen uyutmuştu. Beni kollarının arasına alırken söylediği sözler aklıma geldiğinde bir anda tüm vücudumu sıcaklık bastı.

"Seni dinlendirmemiz lazım güzellik, balayında bayağı yorulacaksın."

"Ne oldu yavrum, oysaki daha bir şey yapmadım."

Araf'ın konuşmasıyla gözlerim hızla ona döndü. Hiç utanması yoktu bu adamın.

"Ya Araf ne diyorsun öyle?" Diye onun yerine de utanıp konuştum.

Karnıma son kez uzun bir öpücük bırakıp üzerimde yerini aldı.

"Günaydın." Dedi.

Gülümsedim.

"Günaydın."

"Artık uyanma vakti uykucu, balayına gideceğiz." Demesiyle hızla yataktan doğruldum.

" Hemen mi?" Diye hızlıca sorduğum soruyla beraber Araf konuştu.

"Dikkat etsene yavrum, bir yerine bir şey olacak." 

Kafamı olumsuzca salladığımda kaşlarını çattı.

"Sana dikkat et diyorum güzelim." 

Beni düşünmesi bana mutluluk veriyordu. Usulca yaklaşıp yanağına öpücük kondurdum. Siniri anında uçup gitmişti.

"Nereye gideceğiz Araf?" Diye sordum heyecanla.

Burnumun ucuna küçük bir öpücük kondurup konuştu.

"Güzel bir yere."

--------------------------

Araf son cümlesinden sonra beni konuşturmamış hızla hazırlanmaya başlamıştık. Şimdiyse Kadir'in sürdüğü arabayla yola koyulmuştuk.

Nereye gideceğimizi hala bilmiyordum Araf'ta söylememekte ısrarcıydı.

Kucağıma gelip yatan köpeğimle beraber Araf'ın sinirli sesini duydum.

"Şerefsiz it burada bile rahat yok."

Gülümsedim.

Köpeğimin de bizimle gelmesi için bir sürü laf söylemiştim ama Araf asla kabul etmemişti. Bunun üzerine ben de son kozumu kullanıp ağlamaya başladım tabii ki ağlamama dayanamamış kabul etmişti.

"Sırf sen üzülme diye kesmiyorum bu şerefsizi." Diyen Araf'la şaşkınlıkla ona geçti bakışlarım.

"Ne diyorsun Araf ya?" Diye hızla konuşmamla burnumun ucunu sıktı.

"Sevmiyorum bu iti." Dedi.

Araf'a cevap vermedim çünkü cevap versem de bir şey ifade etmeyecekti. Kucağımdaki minik köpeği sevmeye devam ettim.  Geçtiğimiz yollar o kadar güzeldi ki gülümseyerek izliyordum. Öğle vaktine yaklaşıyorduk İstanbul'dan çıkmıştık.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 18 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BEYAZ (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin