OKUMADAN ÖNCE YILDIZLAYALIM CİVCİVLERİM...
BENİ TAKİP ETMEYİ UNUTMAYIN PROFİLDEN ALINTILARI PAYLAŞIYORUM :)
DEVA KİTABINA BAKIN :)
BÖLÜM ŞARKIMIZ / YANIMDA KAL
-------------------------------------------------------
Dün akşamdan beri şu lanet yatakta yatıyor uyanmıyordu gözlerini görmeye ihtiyacım vardı, o güzelim sesini duymam gerekiyordu. Doktorun dediğine göre şanslıydık bebeğimiz hayata tutunmuş bizi bırakmamıştı ama bundan sonra daha dikkatli olmamız gerekiyordu.
Nasıl?
Beni affedecek miydi ?
Canını çok yakmıştım, o güzel minik kalbini kırmıştım. Normal odaya alındıktan sonra evdeki kameraları izlemiş nefesim kesilmişti. Tüm konuşmalarımızı duymuş kapının arkasında hıçkırarak ağlamıştı. Elimi yumruk yapıp sıktım.
Affet, affet beni güzelim.
Uyansa, bana ne dese haklıydı. Yaptığım büyük bencillikti ama beni bırakıp gitmesinden başkalarına sığınmasından korkmuştum evet ben Araf KARAHANLI deli gibi korkmuştum.
Oturduğum yerden kalkıp yattığı yatağa doğru ilerledim. Serum takılı elini dudaklarıma götürüp minik bir buse kondurdum eli soğuktu, üşümüştü. Her zaman gülümseyen o güzel yüzü solmuş tüm neşesi gitmişti.
Kapının çalmasıyla yerimde dikleşip gir komutu verdim. İçeriye giren Işık'la Güneş'in yanından kalkmış eski yerime geçmiştim.
"Ne zaman uyanacak?" Diye sordu bitkin sesiyle. Güneş'e değer veriyordu bunu gözlerinde görmüştüm. Dün akşam defalarca aramış sonunda hastanede olduğumuzu söylemiştim apar topar buraya gelmişlerdi.
"Neden ? Neden böyle oldu birden bire ? Bu kadar üzüldüğü şey neydi Araf ?" Diye sordu isyan eden bir ses tonuyla.
Yutkundum.
Ne diyecektim?
Hafif bir mırıldanma sesiyle tüm dikkatimi yatakta yatan güzelliğime verdim. Uyanıyordu, yanına yaklaştığımda vereceği tepkiden korkuyor, incinmesini istemiyordum. Gözlerini yavaşça açtığında bir süre çevreye bakınıp duraksadı.
Gözleri dolmuş, göz yaşı yanağından süzülmüştü elini karnına götürdüğünde fısıldadı.
"Bebeğim."
Yutkunamadım.
"İyisiniz, güzel arkadaşım. Sende bebeğinde çok iyisiniz." Dedi Işık gülümseyen suratıyla. Güneş'in ağzından çıkan hıçkırıkla ellerimi tekrardan sıktım. Ağlamalarının arasından kısık sesiyle konuştu.
"Görmek istiyorum."
Işık hızla kafasını sallayıp odadan çıktığında sadece ikimiz kalmıştık. Hıçkırıklarını bastırmaya çalışıp kafasını odadaki cama dönmüştü, bana bir kere bile değmedi güzel gözleri.
"Güzelim." Dedim titrek bir sesle.
Sımsıkı kapattı gözlerini, hareket dahi etmedi. Kalbimde ki hisse sahip çıkamadım. Canım fazlasıyla yanıyordu. Böyle hissetmem normal miydi ? Yanına ilerleyip elimi saçlarına götürdüğümde hızla konuştu.
"Dokunma bana."
Sesi hissizdi.
"Güneş." Dedim bu sefer. Yaşlı gözlerini bana çevirip suratıma baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYAZ (+18)
Teen FictionOnunla tanışmamız çok farklıydı zorla ona verilmistim. Şimdiyse iyi ki onunum diyordum.